İktidar kanadı seçimin 2023 tarihinde yani zamanında yapılacağını söylemesine rağmen yine de cumhurbaşkanı adaylığı üzerinden yapılan tartışmalar siyasetin birinci gündem maddesi oluyor.
Muharrem İnce’nin çıkışından sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Abdullah Gül” iması, ardından –şimdilik- sonuçsuz kalan iktidar kanadının “Millet ittifakı”nı dağıtma çabaları ve üçüncü bir ittifakın oluşturulması gayreti “erken seçim mi geliyor?” sorusunun sorulmasına sebep oluyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Millet ittifakı içinde yer alan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e “evine dön” çağrısı yapması ve AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın buna “tam destek” vermesi ile başlayan siyasetteki gelişmeler aslında Cumhur ittifakını genişletme çabasıydı. Akşener tarafından karşılık bulmayan bu girişim Akşener’in, “Partili Cumhurbaşkanlığı devam ettiği sürece başıma silâh dayasalar Cumhur İttifakı içinde yer almam” sözünden sonra da durum tersine dönmüş gözüküyor.
AKP içinden çıkan iki partinin -şimdilik- Cumhur ittifakı içinde olması zor görünürken, millet ittifakı içinde olan partiler bu partilerini de ittifaka katmaya çalışıyor. Geçtiğimiz hafta DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’a nezaket ziyaretinde bulunan Akşener, bu hafta da Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na ziyarette bulundu. Kılıçdaroğlu ise bu partilere sıcak mesajlar gönderiyor.
Bu gelişmelerin Kılıçdaroğlu ile Akşener arasındaki görüşmeden sonra hız kazandığını da not etmek gerekiyor.
Bir yandan seçim zamanında yapılacak denirken, bir yandan cumhurbaşkanlığı adaylarının isimlerini telâffuz edenlere merhum Süleyman Demirel’in, “Doğmamış çocuğa don biçilmez” sözü hatırlatılırken, bir yandan AKP ve MHP arasında kurulan ortak komisyonda Seçim ve Siyasî Partiler Kanunu’nun görüşülüyor olması, yine Demirel’e ait olan “siyasette bir gün bile uzun süredir” cümlesini akıllara getiriyor.
***
MÜJDE
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın günler öncesinden vereceğini söylediği müjde, 29 Ekim’de İstanbul’dan hareket eden Fatih sondaj gemimiz Tuna-1’nin sondajında 320 milyar metreküp doğalgaz rezervi keşfetmesi oldu.
Türkiye için büyük bir hadise… Başta Erdoğan ve Enerji Bakanı olmak üzere emeği geçenleri tebrik ediyoruz. 2023 yılında milletin kullanımına sunulacak doğalgazın Türkiye’nin 6-7 yıllık ihtiyacına cevap vereceği söyleniyor. Ülkenin tükettiği doğalgazın yüzde 99.3’ünü ithal ettiğimiz düşünüldüğünde rezervin önemi daha çok anlaşılıyor.
Cumhurbaşkanlığı yetkilileri ilk andan itibaren şu kadar gün, şu kadar saat şu kadar dakika kaldı diyerek tansiyonu yüksek tutmaya çalıştılar. Televizyonlar açık oturumlar düzenleyip konuyu enine boyuna tartıştı.
Erdoğan’ın “büyük müjde”yi vereceğini açıkladığı saatlerden Cuma saat 15.00’a kadar bu konuda öyle tahminler yapıldı ki bazıları akla ziyandı.
İktidarın “küçük ortağı” gibi davranan Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek, “biz biliyoruz ama açıklamayacağız” derken bazı televizyon kanalları doğalgazın bulunduğunu önceden haber verdiler…
Koronavirüs aşısının bulunmasından, erken seçim kararı alınmasına, hatta Erdoğan’ın istifa edecek olmasına kadar çok çeşitli tahminler yapılırken TRT’nin sabah haberlerinde görüntüye gelen ve spikerin kahkahasına sebep olan, Meclis AKP grup salonundaki Erdoğan’ın düzenlediği partiye katılım töreninde Trump’a parti rozeti takmaya varıncaya kadar absürt tahminler yapıldı.
Muhalefetin tebrik ettiği ve arkasında durduğu müjdeli haberin açıklandığı andan itibaren borsanın düşmesi ve dövizin tekrar artmaya başlaması ise akıllarda soru işaretleri bıraktı.
Böyle büyük bir keşfin ülkemize, milletimize hayırlar getirmesini temenni ederken, emeği geçenleri bir kez daha tebrik ediyoruz. Darısı Akdeniz ve Karadeniz’in başka bölgelerinde bulunacak başka doğalgaz ve petrol rezervlerine…
Erdoğan’ın da dediği gibi, “Aramakla bulunmaz, ama bulanlar arayanlardır...”