Darbe girişiminden bu yana “FETÖ/PDY soruşturması” kapsamında 76 binden fazla memur açığa alındı, soruşturmalar sürüyor. 5 bin 200’ün üzerinde gözaltı yapıldı, işlemleri sürüyor. 17 bine yakın tutuklama var. Firarda olan 190 askerin yanında gözaltı kararı olanlar aranıyor, yurtdışında oldukları tesbit edilenler var.

Darbeler yaşayan bir ülke olarak darbelerin bıraktığı izlerin ve yaraların insanlar üzerindeki etkilerinin yıllarca devam ettiğini iyi bilen bir milletiz. Darbeler ülke ekonomisi ve demokrasisine de büyük zararlar verse de, en büyük etkisini insanlar üzerinde gösteriyor.

İnsanların birbirini anlamadığı, konuşmanın zorlaştığı, ispiyon, gammazlama ve jurnalciliğin had safhaya ulaştığı, herkesin birbirinden şüphelendiği, çalışanların diken üstünde olduğu, ailelerin birbiriyle telefonda rahatlıkla konuşamadığı, tam fırsatçılara gün doğduğu bir dönemden geçiyoruz.

27 gün süren demokrasi nöbetlerine her gün uğradığımızda orada darbelerden çok çekmiş, “darbeye hayır” diyen, demokrasi, hak ve hürriyetler için bulunan insanların bu hassasiyeti gördüğümüzde memnuniyet duyduk. Oradaki sohbetlerimizde insanlardaki endişeyi ve tedirginliği de gördük. İnsanların birbiriyle konuşurken rahat olmadıklarını da müşahede ettik. 

Millet darbeyi önlemede, demokrasiye sahip çıkmada görevini fazlasıyla yaptı. Şimdi iş ülkeyi yönetenlerde… 

İnsanların endişe ve tedirginlik duygularından kurtarılması için bir an önce normalleşmeye geçilmesinin gerekliliği her geçen gün daha elzem hale geliyor. Söylentilerin havada uçuştuğu, yanlışların doğrulara karıştırıldığı, belgesiz ve asılsız iddia ve isnadlar üzerinden aceleyle kesin hüküm verilmesi yanlış olduğunu yaşanan gelişmelerden ortaya çıkıyor.

Başbakan Yıldırım’ın “Önceliğimiz bilgi ve belge olacak” demesine rağmen bilgi ve belgeye dayanmayan uzaklaştırmalar, görevden almalar ve gözaltıların yaşandığı “geri iadeler”de görülüyor.

Bakanlıkların bünyesinde “mağdur komisyonu” kurulacağının açıklanması ve CHP ve MHP’de yine mağduriyetlerle ilgili birimlerin oluşturulması önemli olmakla birlikte bunların kısa zamanda sonuçlandırılması daha da önemlidir. MHP ve CHP’nin kendilerine ulaşan listeleri başbakanlığa (MHP bizzat başbakana) ilettiği de ifade ediliyor. Bir de bakanlıklarda kurulduğu söylenen, fakat henüz çalışmalara başlamayan komisyonların bir an önce çalışmaya başlaması gerektiği bu anlamda önemli.

Bu yaraların bir an önce sarılması için çalışmalar yapılırken, karanlıkta kalan hususlar soruşturmalar uzadıkça bunların ortaya çıkması da uzadığı unutulmamalıdır. Bunun için de adalet mekanizmalarında çalışanlara büyük iş düşüyor. En başta da ülkeyi yönetenlere… Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, “demokrasi ve hukuk devleti”nden taviz vermeden hareket edileceği söylense de bu tedirginlik ve endişe devam ediyor. 

Kamuoyundaki tedirginlik ve endişenin giderilmesi de normalleşmenin kısa zamanda gerçekleşmesi ile olacaktır.  Masumların mağdur olmaması için fevkalâde itidal, temkin, dikkat şarttır.

Yazımızı bir âyet meali ile bitirelim:

“Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa duyduğunuz kin, sizi âdil davranmamaya itmesin. Adaletli olun; bu, Allah korkusuna daha çok yakışan (bir davranış)tır. Allah’a isyandan sakının. Allah yaptıklarınızı hakkıyle bilmektedir.” (Maide Sûresi, 8. Âyet)