"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Seçime giderken “karanlık” olaylar

Mehmet KARA
04 Nisan 2015, Cumartesi
Geçtiğimiz hafta yaşanan olaylara baktığımız zaman “Türkiye karanlık bir dönemden geçiyor” cümlesi yanlış olmayacaktır.

Genel seçimlere yaklaşık bir iki aylık bir süre kalmışken, aday listelerinin verilmesine günler varken yaşadığımız bu “karanlık”tan ülkenin bir an önce çıkması seçim güvenliği açısından son derece dönemli. Demokrasi bayramı olarak nitelenen seçimlerin bu karanlıklı ortamda geçmesi en başta sandığa gölge düşürür.

Salı günü Türkiye’de daha önce bir benzerine rastlanmayan bir gün oldu. 79 ilde aynı anda elektriklerin kesilmesi aslında kaygı duyulması gereken bir durum. Tam manasıyla hayat durdu. Metrolar çalışmadı, fabrikalar üretim yapamadı, trafik lambaları yanmadığı için keşmekeş yaşandı. Saatlerce elektriksiz kalmanın ekonomiye büyük zararları olmasının yanında Türkiye’nin böyle bir duruma karşı hazırlıksız olduğunu da gösterdi. Günler geçmesine rağmen hâlâ bu karanlığın sebebi dahi bulunabilmiş değil.

Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın her yerde aynı anda elektrik kesilmesi ihtimalinin 86.400’de 1 olduğunu söylüyor.

* * *

Salı günü sadece 79 ilde elektrikler gitmedi. İstanbul’da Çağlayan Adliyesi’nde 8 saat süren rehin tutma olayından sonra bir savcımız (Mehmet Selim Kiraz) şehit edildi. (Şehidimize Allah’tan rahmet, yakınlarına taziyetlerimizi sunuyoruz) Türkiye’nin “en güvenlikli adliyesi” olduğu söylenen Çağlayan Adliyesi’ne teröristlerin ellerini kollarını sallayarak girmesi karanlığa daha çok karanlık ekledi. Karanlık eller devrede…

Güvenlik zafiyeti olduğu kesin. Terör eyleminden günler sonra hâlâ sorular cevaplandırılmayı bekliyor. Öncelikle bu güvenlik zafiyetinin kısa zamanda aydınlatılması gerekiyor. Operasyonun başarılı olduğu söylense de başarısız olduğu da ortada. Hem savcımızın şehit edilmesi hem de teröristlerin öldürülmesinde başarı nerededir?

Böyle önemli bir dâvânın savcısının polis korumasının neden olmadığından tutun da, bu teröristlerin MİT’in listesinde olmasına rağmen neden takip edilmediğine ya da yakalanmadığına, otopsi raporunun resmî olarak açıklanmamasından savcının odasının nasıl basıldığına dair birçok soru hâlâ cevapsız. Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit olmasına sebep olan ihmaller zincirinin sorumluları bulunup soruşturma açıldı mı? Bu bile belli değil.

Bütün bu sorular arasında bir emniyet uzmanının şu sorusu dikkatimizi çekmişti. “Teröristler öldürmek için neden 5 el ateş eder? Bir kurşunla öldürdükten sonra kalan kurşunlarla kendilerini korumaları gerekmez miydi?” Evet bu sorunun da henüz cevabı yok.

* * *

Karanlıklar bununla da bitmedi…

Daha Çağlayan Adliyesi’ne yönelik terör eyleminin yankıları ve şaşkınlığı sürerken, hemen ertesi gün İstanbul’da AKP ilçe binasına silâhlı saldırı haberi geldi. Akşama doğru ise iki terörist, İstanbul’da Vatan caddesindeki emniyet binasına uzun namlulu silâhlarla saldırı düzenledi. Kadın terörist öldürülürken diğer terörist vurularak sağ yakalandı. İstanbul’un göbeğinde bu saldırının olması da karanlık bir olay.

Savcımızın cenaze töreni devam ederken politikacıların bu konuyu bile “siyaset konusu yapması” da işin vehametiydi. Savcımızın rehin alındığı sırada çekilmiş fotoğrafının basın basın-yayın organlarında yer almasından sonra akreditasyon uygulamasının bizzat başbakan tarafından verilmesi de dikkat çekiciydi. Bu görüntüyü yayınlayan bazı basın kuruluşlarına ayrımcılık yapılmazken, diğerlerine yapılması da ayrımcılığın ayrımcılığı oldu.

* * *

Yine Salı günü dikkat çeken başka bir konuda, Türkiye’nin karanlıkta olduğu günün gecesi (saat 05.20) 8 yeni üniversite kurulmasının Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilmesiydi. Bu işi ilginç kılan da yeni kurulacak bu üniversitelerden ikisinin TÜRGEV’e ait olmasıydı.

Yine ülkenin karanlıkta olduğu günün gecesinde dikkat çeken bir konuda Meclis’te Sinop Nükleer Santrali yasasının kabul edilmesi oldu. Bütün bunlara bakınca da “Türkiye nereye gidiyor?” sorusu kafalarda beliriyor.

Seçime giderken bütün bu karanlık noktaların bir an önce aydınlığa kavuşması büyük önem taşıyor. Toplumun büyük bir kesimi huzursuzluk içinde. Bu huzursuzluk da bir önce bu karanlık noktaların aydınlatılmasıyla giderilecektir.

Okunma Sayısı: 1810
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı