"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sosyal yaralarımız!

Mehmet KARA
11 Nisan 2015, Cumartesi
Seçimlere iki aydan daha az bir zaman kaldı.

Partiler milletvekili aday listelerini Yüksek Seçim Kurulu’na teslim ettiler. Önümüzdeki haftadan itibaren seçim meydanları ısınmaya başlayacak. Partiler seçim vaatlerini açıklamaya başlayacaklar. 

Günlerdir adaylarla ilgili kritikler yapılıyor. Gidenler, kalanlar… Yeniler, bayan adaylar, vs. hep tartışılıyor. 

Partiler vaatleri arasında neler olacağını şimdiden bilemiyoruz. Bunları meydanlarda göreceğiz. Ancak şu anda kimsenin gözünde ve gündeminde toplumun büyük çoğunluğunu ilgilendiren pek çok mesele yok. Ya seçimden sonraya öteleniyor ya da görmezden geliniyor.

Burada hangi partinin kaç oy alabileceği ile ilgili tahminlerimizi ya da adaylar hakkında görüşlerimizi anlatabiliriz. Önümüzdeki iyi ayda bunları daha çok yazar, çizeriz. Ancak bundan çok daha önemli meselelerimiz var.

* *  *

Bir çırpıda söyleyebileceğimiz ve çok önemli olarak gördüğümüz sorunları şöyle sıralayabiliriz.

İnternet bağımlılığı, uyuşturucu bağımlılığı, kitap okumama, boşanmalardaki artış, maneviyatın gerilemesi gibi konular hep birbiri tetikleyen çok büyük sorunlarımız…

İnternet bağımlılığı, son yıllarda her yaş düzeyinde ciddî sorun haline dönüşmüş durumda. Çocukların elinde telefon, devamlı internetteler. Birbiriyle konuşmayı unuttular. Hatta çocuklar oyun oynamayı unuttu. Özellikle çocuklar ve gençler arasında giderek artan internet bağımlılığı ve alınabilecek tedbirler hakkında çok yoğun çalışılması gerekiyor. Şu anda artık yasaklamak mümkün değil. Zira çocuk her ortamda internete girebiliyor. Bu yüzden zararlarını önce aileler, sonra öğretmenleri, daha sonra da bu devlet anlatmalıdır. Çünkü, depresyondan tutundan da uyku bozukluklarına, ailesi ile okuldaki sorunlarından kitap okumamaya kadar birçok sorunu beraberinde geliyor.

* *  *

Çarpıcı ve üzüntücü verici bir bilgi paylaşalım. Yapılan bir araştırmada günde 6 saat televizyon, günde 3 saat internete girilirken, kitap okumaya ancak yılda 6 saat vakit ayrılıyor. Ayda 213 lira cep telefonuna yılda 6,5 lira kitaba harcanıyor. 1 milyon kütüphane abonesine karşın 71 milyon cep telefonu abonesi var.

Uyuşturucu, terör kadar hatta terörden çok büyük bir sorun haline gelmiş durumda. Kurumların bu konuda araştırma yapmamaları ya da önleyici tedbirler almamaları bu büyük sorunun olmadığını göstermiyor.

Emniyet Genel Müdürlüğünün verilerine göre uyuşturucu kullanımı ve bağımlılığının 2014 yılında yüzde 17 artması bu sorunun ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. En acısı tablo uyuşturucu kullanma yaşının 10’lara inmesi. Geçen yıl birisi 13 yaşında olmak üzere 648 kişinin uyuşturucudan ölmesi acilen tedbir alınmasının gerekliliğini ortaya koyuyor.

Devletin bir kurumu olan TÜİK’in 2014 verilerine göre, evlenenlerin sayısı bir önceki yıla göre yüzde 0,1 azalırken, boşananların sayısı yüzde 4,5 artmış. Bunun temeline inildiğinde yine bu sorunların olduğunu görülüyor.

* *  * 

Aslında bütün sorunların temelinde maneviyatın geri kalmasından kaynaklanıyor. Maddî sorunlar bir şekilde halledilir, ancak maneviyattaki eksiklikler bütün sorunları da beraberinde getiriyor.

Burada, Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ın itiraf niteliğinde olan bu yöndeki sözlerini hatırlatmakta yarar var. Ülkemizde alkol ve uyuşturucuya başlama yaşının küçüldüğünü belirten Başbakan Yardımcısı Arınç, “Bu bir alarm değil midir, kötü bir iş değil midir? Maddî anlamda ülkemize çok büyük hizmetler verdik. Ama aynı gelişmeyi, manevî alanda yaşayıp yaşamadığımızı gözden geçirmemiz lâzım… Maalesef Türkiye’de suçlu üreten bir bataklığın olduğunu hepimiz bilmeliyiz” demişti…

Evet, gerçekten de bu eksiklik her alanda hissediliyor. İçi boşaltılmış manevî eğitim, okullarda okutulan din derslerinin yetersizliği hep bu sorunların artmasına sebep oluyor.

Gözümüzü kapatınca gece olmuyor. Bu yüzden bunların saklanmadan bütün veriler ortaya konularak, acilen tedbir almanın yolları bulunmalıdır. Yoksa her geçen gün bir kayıp oluyor. Bu sorunlar katlanarak gidiyor. 

Siyasetçiler seçim meydanlarında bunlardan bahsetmeliler, nasıl çözeceklerini anlatmalılar. Bu sorunlara dikkat çekip, insanları uyandırmalılar. 

Tabiî en başta da aileler çocuklarına sahip çıkmalılar…

Okunma Sayısı: 1611
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Rüstem Garzanlı

    11.4.2015 12:51:01

    Memleket sefalet içinde, alkol yaşı gittikçe düşüyor, bir yılda 648 kişi uyuşturucudan ölmüş, evlenmeler düşmüş; boşanmalar çoğalmış hangi siyasetçinin umrunda? Parlemento da parlementer olmayı düşünmekten ve şahsi menfaatlerini düşünmekten milletin ahvaline sıra gelmiyor ki!.... Millet vekili seçilmek için dört senenin toplam maaşını seçim meydanında sarfeden siyasetçiden birşey beklemek te hatadır. Dah..... Daha ve daha da söyleyecek birçok kelâm.......

  • Abdurrahman KOÇAK

    11.4.2015 08:32:31

    Mehmet Bey bu konular memleketin geleceğini ciddi şekilde ilgilendiren konular.Teşekkürler....

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı