"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

STK’lar bu kadar politize ol(ma)malı mı?

Mehmet KARA
29 Mart 2015, Pazar
Genel seçimlere 70 gün kalmışken partiler YSK’ya verecekleri aday listelerini belirlemeye çalışıyor. Her parti adaylarını değişik usûllerle belirlerken, “milletin vekili” beklentileri bu seçim döneminde de gerçekleşemeyecek.

Yine son sözü genel başkanlar başkanlığındaki parti yöneticileri belirleyecek ve seçmenin önüne de bu listeler çıkacak. Liste sıralaması bile o heyetten çıkacak. Siyasî Partiler Kanunu ve seçim kanunu değişmediği sürece de bu böyle sürüp gidecek.

Bu girizgâhtan sonra asıl konuya gelirsek... Aday belirlemede garip bir uygulamayı ilk defa bu dönemde “aday belirleme süreci”nde yaşıyoruz.

İktidar partisi 7 Haziran’da yapılacak olan genel seçimler öncesinde milletvekili adaylarını belirleme noktasında “sivil toplum örgütleri temayül yoklaması” gibi garip bir uygulama başlattı. Geçtiğimiz hafta sonu sivil toplum kuruluşları (vakıf, sendika, dernek, meslek örgütleri) kurulan sandıkları gidip oylarını kullandılar. Ve istedikleri adayları işaretleyip seçim sandıkları attılar.

Burada garip olan sivil toplum kuruluşlarının (STK) bir partinin teşkilâtı gibi temayül yoklamasına katılmalarıdır. (Bu arada bunun yanlış olduğunu düşünüp sandığa gitmeyen “dâvetli STK’ları” burada ayıralım. Bizim sözümüz temayül yoklama sandığına gidip oy verip bir de sandık başında fotoğraf çektirenlere…)

Bize göre STK’lar partiler üstü olmalıdırlar. Bunu iktidar partisi değil, hangi parti yaparsa yapsın etik ve şık değildir. Doğru da değildir.

STK’ların bu kadar politize olmalarının, siyasete bu kadar yakın durmalarının en başta demokrasiye zarar vereceğini düşünenlerdenim. Çünkü üyesi çok olan STK’lara baktığımızda üyeleri arasında başka partilere oy verenlerin de olduğu rahatlıkla görülebilir. 

Sivil toplum kuruluşlarının görevleri aslında bir bakıma muhalif olmaktır. Yapılanları değil, yapılmayanları söylemektir. Oysa son yıllarda bu yapılmıyor. Siyasî partilerin yan kuruluşu gibi hareket ediyorlar. İşçi ya da memur sendikalarını sınıflandırırken şu partinin yanında diğeri bu partinin yanında denilmesi aslında sivil toplum örgütlerinin görevlerini tam olarak yapamadıklarını ve yapamayacakları anlamına geliyor.

STK’lar böyle yapınca da siyaset kurumu onları oy deposu olarak görüyor. 

Şimdi burada “STK’lar her dâveti icap edebilir. Burada yanlış olan nedir?” diye soranlar da olabilir. Yanlış olan STK’ların bir partiye yakın görüntüsü vermektir. Maalesef o hale geldi ki, her partiye yakın STK’lar oluştu. Bu da STK’ların etkisini ve yaptırım gücü azalttı. 

En başta demokrasinin gelişmesini isteyen siyaset kurumlarının buna dikkat etmesi gerekiyor. STK’lar da bu neviden dâvetlere gitme konusunda daha dikkatli davranmalılar.

Kimseyi kınamıyoruz, ayıplamıyoruz. Sadece yanlış gördüğümüz bir durumu ortaya koyuyoruz.

MANİDAR!

Cumhurbaşkanı Erdoğan göreve geldiği günden bu yana konuşmadığı bir güne rastlamak mümkün değil. Eski partisinin genel başkanından daha çok meydan mitingleri yapıyor. Salon toplantılarında konuşuyor. “Başkanlık sistemi”ni anlatıyor ve 400 milletvekili istiyor.

Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Sarayında 400’lü gruplar halinde 4 sefer muhtarları topladı ve konuştu. Burada da ön plana çıkan başkanlık sistemi oldu.

Bu hafta ise muhtarları toplamadı, ama pazarcılara konuştu ve onlara seslenirken, “Varsa aradaki çürük elmaları ayıklayıp yola öyle devam edin” diyerek ilginç bir çağrıda bulundu.

Bu söze normal bir zamanda bakılsa, “hile yapan pazarcıları aranızdan atın” olarak değerlendirebiliriz.

Ancak bu sözü kullandığı gün Arınç ile Gökçek arasındaki polemik devam ediyorsa, kavgaya bitirmek adına Başbakan Davutoğlu araya giriyorsa insanın aklına başka şeylerde geliyor.

Son günlerdeki tartışmaları ve polemikleri “Aradaki çürük elmaları ayıklayın” sözü ile beraber değerlendirirsek “bu söz bir mesaj mı” sorusu akla gelebiliyor.

Hem de bu söz bize çok da manidar geldi…

Okunma Sayısı: 1144
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hüseyin İLHAN

    29.3.2015 07:11:32

    BALIK BAŞTAN KOKAR,ata sözünü uygulasa daha isabetli olur.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı