"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Terör

Mehmet KARA
25 Temmuz 2015, Cumartesi
Hükümet kurma çalışmalarını yürütürken, şu anda ülke istifa etmiş bir hükümetle yönetilme durumda kalıyor.

Seçime giderken “tarafsız” olması gereken İçişleri Bakanlığı da eski müsteşarın bakan olması ile yönetiliyor.

Bayram dönüşü artan terör olayları ürkütücü boyutlara geldi. Salı günü Türkiye hain bir saldırı ile sarsıldı. Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde Kobani’ye gitmek için toplanan kişilerin basın toplantısı yaptığı sırada patlayan bomba 32 kişinin ölümüne onlarca kişinin yaralanmasına yol açtı.

Aynı gün bir askerimiz şehit düştü.

Ertesi gün yine Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde iki polis evlerinde ölü bulundu.

Daha şehit cenazeleri kaldırılmadan Diyarbakır’da iki trafik polisine saldırı oldu, biri şehit düştü.

Patlamaların ardından Suruç’taki hadisenin IŞİD, Ceylanpınar’daki hadisenin PKK’nın yaptığını açıklanması şüpheleri azaltmıyor. Saldırıların arka plânları çözülebilmiş değil.

Bu saldırıları bölgedeki yangının Türkiye’ye sıçraması olarak da değerlendirmek mümkün. Bölgeyi bilenler ve son gelişmeleri takip edenlerde bunda hem fikir. Türkiye’nin o bölgedeki yanlış politikalarından dolayı bu noktalara gelindiğini söyleyenler çoğunlukta.

***

Suruç’taki facianın ardından birçok soru işareti hâlâ cevaplandırılmayı bekliyor. Canlı bombayı yönlendiren kimler? Saldırının arkasında IŞİD mi var, başka terör örgütleri olabilir mi? Bunların bilinmesi ölenleri geri getirmez, ama olabilecek birçok olayı engeller. Ceylanpınar’daki polislerimizin şehit edilmesi Suruç’taki olaylara bir misilleme mi? Bu soru da zihinleri kurcalıyor.

300 kişi Suruç’ta basın açıklaması yaparken, hiçbir polis ve istihbaratçının olmaması, arama yapılmasını, -söylendiği gibiyse- canlı bombanın fark edilmemesi ve kimsenin dikkatini çekmemesi de zihinleri hâlâ kurcalıyor. Hem konu Kobani olunca, hem polisin hem de istihbaratçıların orada çok dikkatli olmaları gerekmez miydi? Kameralar neden çalışmıyordu?

Daha pekçok soru…

Bunun yanında, Suruç’taki olayda yaşanan tedbirsizliğin de affedilecek bir tarafı yok.

Küçük bir basın toplantısına bile onlarca polis izler, fotoğraf çeker, kameraya alır. Polisler de genellikle sivil olurlar. Aralarında istihbaratçılar da olur. Bunu Ankara’daki birkaç kişilik eylemlerde dahi görmek mümkün. Basın açıklamalarından gazeteciden çok polis olur. Burada neden yoktu? 

***

Suruç vahşetinin olmasından itibaren siyasetçilerin birbiriyle yaptığı karşılıklı atışmalar da kimseye bir yarar getirmeyeceği gibi olabilecek olayları da engellemeyecek tam tersine terör örgütlerini cesaretlendirecektir.

Sağduyu ve sakin olması gereken siyasetçilerin böyle yapması da tepkiyle karşılanmalıdır. “Kınama yayınladın, yayınlamadın” sözleri bir yere kadar önemlidir, ancak bunu eleştirmenin şu aşamada kime ne yararı vardır?

Hele hele, “silâhlanın” anlamına gelecek “halk kendini savunsun” çağrılarının yapılması, hoşgörü ile ifade özgürlüğü ile savunulabilecek bir durum değildir.

***

Geldiğimiz noktada terörün neden arttığı iyi analiz edilmeli, edilebilmeli. Son aylara baktığımızda Roboski (33), Reyhanlı (52), Suruç (32), Çağlayan Adliyesi, Bingöl’de polislerin şehit edilmesi terörün artış eğiliminde olduğunu gösteriyor.

Öncelikle kafalardaki bütün soruların cevaplandırılması, diğer yandan da bir an önce hükümetin kurulup meselenin üzerine ciddiyetle gitmesi gerekiyor. Buradan “olayların üzerine gidilmiyor” anlamı çıkarılmasın. Şu anda görevde bir hükümet olsa da istifa etmiş bir hükümet var ve bu görüntü hakim.

İşte bu yüzden de, hükümetin bir önce kurulması ve kararlılık göstermesi gerekiyor.

TAZİYE: Gazetemizin yazarlarından muhterem ağabeylerimiz Halil Uslu ve Kasım Ali Göngör’e Cenâb-ı Hak’tan rahmet ve mağfiret niyaz ediyoruz. Yakınlarına sabır temenni ediyoruz. Mekânları Cennet olsun inşallah…

Okunma Sayısı: 2277
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı