"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kazanma azmi

Merve İRİYARI
14 Ağustos 2016, Pazar
Gökyüzündeki bulutlara dokunmayı deneyen bir çocuk gördüm. İstediği olmayacak olsa da o kolunu ısrarla uzatıyordu.

Kolu acısa da durmuyordu. Çünkü durursa mücadeleden vazgeçmiş olacaktı. Ve yenilmiş hissedecekti. O an üstten bir kâğıt eline geldi. Kâğıdın üzerinde bir bulut çiziliydi. Kâğıda bağlı ipi tutan kadın: “Aferin sana bir bulut yakaladın” dedi.

Hayatımızda böyle değil mi diye düşündüm. Hep birşeylere ulaşmak isteriz. Meselâ ben gökyüzünde olan bir buluta değil de yerin altında olan hayali hazinemi bulmak için günlerce toprağı kazmıştım. Sonra kazarken bir kolye bulmuştum ve hazine yerine onu koyarak; eve getirmiştim. Sonradan öğrenince onu da ablamın koyduğunu öğrenmiştim. Ama o kolye ucu bana mücadele etmeyi öğretmişti.

Üniversite sınavlarının sonuçlarının belli olduğu bu hafta çoğu kişi amaçlarına ulaştı, ama kazanamayanlar da oldu. Kazanmamak üzücü. Ama bu her şeyin sonu demek değildir.  Anne babalar çocuğunun başarıslığında kendi paylarını da hesaba katmak zorundadır.

Bu zamanın anne ve babaları kazanmayan çocuğunun sonucunu söylemeye de utanıyor. Bunun sebebini çocuğuna yüklüyor. “Bizim çocuk çok bilgisayar oynadı…” gibi bahaneler ile kendilerini temize çıkarıp, bütün kabahati çocuklarına yüklüyorlar. Kader kısmına hiç inanmıyormuş gibi davranıyorlar. Ve bunu muhafazakâr ailelerin yapması da beni gerçekten çok üzüyor.

Bir çocuk robot değildir. O zaman Allah bizi duygusuz yaratır ve beynimizi bir işlemci gibi donatırdı. Ama bizler duygular ile donatılarak doğduk. Eğer kabahat çocukta ise o zaman şunu söylemek istiyorum. Bir anne ve baba olmak çocuğunun yanında olmak değil midir? Üzüntüsünü paylaşmak değil midir? Çocuk, ille okuyunca mı seviliyor?

Bir anne yeri geldiğinde kendisini göstermeden çocuğunun buluta ulaşmasına yardım eden bir el olmalıdır. Ben bugüne kadar en büyük desteği ailemden gördüm. Evet, derslerim çok iyi oldu, ama başarısız olduğum da oldu. O zaman bana ders çalışmaktan uzaklaş, kafanı dağıt diyen kişiler olmasa idi okuduğum bölüm hayatımın en önemli parçası olmazdı.

Şimdi kazanmayan çocuklarınızın yerine kendinizi koyun. Empati yapın. Sizler onun yerinde olsanız, kalbiniz nasıl acırdı, anne babasına karşı nasıl mahcubiyet duyardı hissedin. Ve sevgili muhafazakâr veliler, kadere inancınızı tazeleyiniz. Çünkü ne kadar çalışırsanız çalışın, Allah sizin için ne yazmışsa o olur.

Okunma Sayısı: 1560
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı