"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İhlâs Risalesi ve iki mühim sır

Mikail YAPRAK
28 Mayıs 2015, Perşembe
Çok mühim ve mukaddes iki noktaya geliniz hep beraber nazar edelim.

Hatta, sadece bir nazarla yetinmeyip “hasr-ı nazar” edelim ki, bütün amellerimizde “rıza-i İlâhî”nin nasıl elzem ve esas olduğunu ibadet ruhuyla ve iman gözüyle müşahade edelim. Risalelerdeki “sırr-ı ihlâs”ın sırlarından iki sırra daha ruhen ve fikren olabildiğince nüfuz edelim. 

Üstâd’ın lisanında sırlarıyla ve hakikatleriyle billurlaşan “ihlâs”ın iki sırrının daha âlemimizde inkişaf etmesini kim istemez ki?

Bu sırlı noktalara “hasr-ı nazar”, sizi bilmem ama, şu acizin âleminde yenidir. İlk defa geçen ay Avrupa’da nurlu ve huzurlu bir mekânda İhlâs Risalesi’nden ders yapılırken bu noktalar cemallerini şahs-ı manevimizin kemal aynasında gösterdiler.

Dersi okuyan muhlis ve salih dostumuz; daha önce bir ekip halinde bu Risaleyi anlamaya çalıştıklarını beyan ettikten sonra, soru-cevap metoduyla bazı yeni noktaların kendilerinde inkişaf ettiğini, bunları da hazirun ile paylaşmak istediğini ifade etti. 

Ekip halinde bu Risaleyi anlamaya çalışırlarken şöyle bir soruyu da biribirlerine sormuşlar:

  • Acaba, meali “Allah için namaza durup kıyamda bulunun” olan âyet-i kerime, bu Risale’nin başına niçin alınmış? Bu ihlâs dersinin namazla olan irtibatı ne olabilir?

Ekip halinde bu Risaleyi anlamaya çalışanlar, karşılıklı müzakerelerden sonra bazı hususlarda hemfikir olmuşlar. 

Onların hemfikir olduğu bir noktanın, zihnimde yer eden mânasını kalemin ucuna gelen kelimelerle yazıya döküp kıymetli tefekkürünüze havale edeyim:

Bu Risale’nin başında meali “Allah için namaza durup kıyamda bulunun” olan âyet-i kerime bize âdeta şunu ihtar ediyor:

  • Nasıl ki, Allah’tan başkası için namaza durmuyorsunuz, namazı sadece Allah için kılıyorsunuz, namazda huzurda iken, başka huzurlara, başka teveccühlere bakamıyorsunuz; dünyevî, şahsî ve hissî hiçbir şeyi o huzura bulaştırmıyorsunuz; işte bütün amellerinizde ve bilhassa bu hizmet-i Kur’ânîyenizde sadece rıza-i İlâhîyi gözetip, hep huzur-u İlâhîde olduğunuzu unutmamalısınız. Başka teveccühleri ve menfaatleri amelinize illet etmemelisiniz. 

Zaten Üstad Hazretleri, ihlâsı kazanmanın ve muhafaza etmenin bir sebebi olarak, “...Hâlık-ı Rahîmin hazır, nâzır olduğunu düşünüp, O’ndan başkasının teveccühünü aramayarak, huzurunda başkalarına bakmak, medet aramak o huzurun edebine muhalif olduğunu düşünmekle o riyâdan kurtulup ihlâsı kazanır” buyuruyor.

Ne büyük bir sır, ne büyük bir hakikat ve hususîyet!

Nur mesleğinin esası ihlâsa dayanır. Hazret-i Üstâd’ın Tarihçe-i Hayatı’nın önsüzünü yazan merhum Ali Ulvi Kurucu der ki:

“İmam-ı Gazalî’nin bundan dokuzyüz sene evvel ahlâk ve fazilet sahasında yapmış olduğu fütuhatı; bu asırda Bediüzzaman, iman ve ihlâs vadisinde başarmıştır.”

Bir diğer mühim sır ve hakikatı da, İhlâs Risalesi’nin sonundaki duâda görüyoruz.

“Allah’ım! İhlâs Sûresi’nin hakkı için bizi kendi iradesiyle ihlâslı olan ve Senin ihlâslı kıldığın kullarından eyle, âmin.” 

İhlâsı kazanmış kimselere muhlis denilir. İhlâsa erdirilmiş kimselere de muhlas denilir. Yani “muhlis” olan ihlâs sahipleri, her zaman ihlâs çizgisinden çıkma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Ama “muhlas” sırrına erenler, Allah’ın (cc) hususî koruması altındadırlar. (bk.Yusuf Sûresi 24. âyetinin tefsiri)

Kur’ân’da hem “muhlis”, hem de “muhlas” tabiri geçmekte ve âlimler tarafından bunların farklı olduğu bildirilmektedir.

Demek ki, bir büyük ihsan-ı İlâhî de, kulun son nefesine kadar ihlâslı kalabilmesidir. Yani Erhamürrahimin tarafından ihlâsa erdirilmiş olmasıdır. 

Cenâb-ı Hak, “muhlas” kelimesinin geçtiği âyet-i kerimede Hazret-i Yusuf için şöyle buyuruyor: 

“.. Çünkü o, ihlâsa erdirilmiş kullarımızdandı.” (Yusuf, 12/24)

“Cenâb-ı Erhamürrâhimînden bütün Esmâ-i Hüsnâsını şefaatçi yapıp niyaz ediyoruz ki, bizleri ihlâs-ı tâmma muvaffak eylesin. Âmin.”

Okunma Sayısı: 2914
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • İ.Hilmi Ünlü

    28.5.2015 11:50:01

    Mikail kardeşim bilirsiniz ihlas şahs-ı manevinin teşekkülü muhafazası ve devamı içinde elzemdir. Bu noktadan da bakacak olur isek bu yazıya mevzu ettiğin ihlas çok cihetlerle biz Nur Talebeleri için önemlidir. Bu cümleden olarak “Cenâb-ı Erhamürrâhimînden bütün Esmâ-i Hüsnâsını şefaatçi yapıp niyaz ediyoruz ki, bizleri ihlâs-ı tâmma muvaffak eylesin. Âmin.” duana iştiraken amin derim. Selamlar.

  • A.Basir

    28.5.2015 05:47:43

    İlgili video http://www.yeniasya.com.tr/video/ihlasli-olmak-ve-ihlasli-kalabilmek_335080

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı