BRICS ekonomik bloğuna yeni katılan üyelerden 4’ünün Ortadoğu ülkelerinden olması, Çin’in Ortadoğu’da artan nüfuzunun bölgeyi Batı’dan ve özellikle ABD’den uzaklaştırılması biçiminde yorumlanıyor. Ayrıca BRICS’in genişlemesi, çok kutuplu ve çok yönlü bir hâle gelen uluslararası yapıda, Ortadoğu ülkelerinin Doğu merkezli ekonomik, diplomatik ve güvenlik sahalarında arayışlarının bir parçası olarak da değerlendiriliyor.

Uluslararası sistemdeki Kuzey-Güney ayrımında, BRICS küresel piyasalarda Güney’in daha fazla temsilini hedefliyor. Petrol kaynaklarıyla orta güç durumundaki BAE de petrol, sermaye, ticaret ve iş bağlantılarıyla BRICS’e katkı yapma talebinde.

BAE Dışişleri Bakanı Abdullah Bin Zayed El-Nahyan ülkesinin BRICS’e girişini “BAE’nin gelişmekte olan ve yükselen ekonomileri temsil ve yapıcı diyalogu teşvik etme taahhüdünün, BAE’nin uzun vadeli ekonomik refahının sürdürülebilirliğine odaklanmasının bir parçası” olarak belirtiyor. Birde El-Nahyan “sürekli gelişen dünya düzeninde uluslararası kuruluşlarla dengeli, stratejik ve ekonomik ilişkileri; küresel barışı, güvenliği ve kalkınmayı desteklemede çok taraflılığın devamlılığını” savunuyor.

Dolayısıyla BAE’nin BRICS’e girişini, ABD’nin nasıl algıladığı bir kenara, Abu Dabi’nin cesur ve bağımsız kararlar almada güveninin arttığının ispatıdır. Başka bir anlamda, BAE için BRICS’e katılmak stratejik özerklik ve eşit mesafeli ilişkilerin geliştirilmesinin somut örneğidir.

ABD liderliğindeki G-7 ülkeleri gelişmiş ekonomileri ve demokratik seviyeleri sayesinde bir nevî seçkinler kulübüdür. Uzun süredir G-7’ye yeni katılım olmuyor. Ancak BRICS’in ideolojiyi bir kenara bırakarak, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerine ek olarak küçük ülkelere de kapısını açtı.

BRICS üyeliği, BAE’nin bir yandan Çin’le, diğer yandan Hindistan (I), İsrail (I), BAE (U) ve ABD (U) yani “I2U2”nin bir parçası olarak ABD’yle de çalışma becerisini göstererek çok yönlü stratejisini geliştirmesine vesile olabilir.

Bununla birlikte BAE ekonomik bir merkezdir. Stratejik konumu, havaalanları, limanları, karayolları ve demiryollarıyla hem BRICS üyelerinin hem de Çin’in Kuşak-Yol Girişimi için küresel bağlantıların tekliflerinden yararlanmak üzere uyum sağlıyor.

Yeni katılımlarla G-20’nin 7 üyesi BRICS bloğunda yer alıyor. Birde OPEC üyesi Suudi Arabistan, BAE ve İran’ın BRICS’e de üye olmalarıyla aralarındaki gerilimin azalarak bölgesel istikrara katkı sunması bekleniyor.

BAE’nin BRICS üyeliği, Abu Dabi’nin son yıllarda yöneldiği Güney Amerika Ticaret Bloğu (Mercosur) ve Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi’yle (AfCFTA) ekonomik vd. ilişkilerini geliştirmesine imkân verecektir.

ABD her ne kadar BRICS’i rakip görmese de, bir dönem süper güçler tarafından şekillenen uluslararası sistemin, artık çok kutupluluğa evrildiği tartışılıyor. Bu tartışmada küçük ve BAE gibi orta güçlerin de konumlarını belirlemeleriyle çok kutupluluk şekilleniyor. BAE uluslararası ilişkilerde sıfır toplamlı oyundan ziyade, BRICS’e katılımıyla dış politikada stratejik özerklikle yeni ilişkiler arayışında.