"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Müslüman Kardeşler’in uzlaşma çağrısı

Muhammet ÖRTLEK
04 Mayıs 2018, Cuma
Mısır’da 3 Temmuz 2013’te Müslüman Kardeşler’in (İhvan) darbe ile iktidardan uzaklaştırılmasının üzerinden 5 yıl geçti.

Darbenin gerçekleştiği anda Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve İhvan’ın ileri gelenleri tutuklanarak hapis edildiler. O tarihten bu yana birçok dâvâdan yargılanmalarına devam ediliyor.

Aslında 3 Temmuz 2013 darbesi Müslüman Kardeşler ve taraftarı siyasal unsurlara karşı yapılan ilk darbe değil. Resmî olarak 1928’de kurulan İhvan, tarihinde 3 defa kapatıldı. İlk yasaklanmaları 1948’de Kral Faruk, ikinci yasaklanmaları da 1954’te Cemal Abdul Nasır tarafından gerçekleştirildi. Son kapatılma ve yasaklanma ise 2013’te darbeden sonra yapıldı. İhvan devamında da terör örgütü ilân edilmişti.

Mısır’da, yanlışlarını ve doğrularını bir kenara bırakırsak İhvan’ın yasaklanmasının temel sebebi siyasal ve toplumsal alanda ağırlığının bulunması. 2011’de başlayan Arap Baharı süreci ile siyasî parti hüviyetine kavuşan İhvan, Hürriyet ve Adalet Partisi’ni kurarak 2011-2012 seçimlerinde hem Cumhurbaşkanlığını kazanmış hem de yaptığı ittifaklarla Parlamento’da çoğunluğu sağlamayı başarmıştı. Müslüman Kardeşler’in bu siyasal başarısı, Mısır’daki eski rejimin yılmaz bekçilerini (floul) harekete geçirmişti. Bir başka ifade ile rejim kendisine büyük bir rakip görmek istememektedir.

Ayrıca Müslüman Kardeşler’in Mısır tarihinde ilk kez demokratik, özgür, şeffaf ortamda yapılan seçimlerle iktidara gelmesi, Ortadoğu’nun Krallık, Emirlik, Şeyhlik vb. şekillerle yönetilen ülkelerinin rejimlerinde de endişeye yol açmıştı.

Müslüman Kardeşler, Mısır rejimi ve faaliyet gösterdiği diğer 16 ülkedeki yönetimlerle her şeye rağmen yakınlaşma çabasında oldu. Bu çabasında da dönem dönem başarılar kaydetti.

Müslüman Kardeşler’in rejimin bütün baskılarına rağmen 2013 darbesinden sonraki süreçte barışçıl protesto gösterileri ile dünya genelinde seslerini duyurarak ciddî bir kamuoyu oluşturduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Dolayısıyla İhvan, asker-sivil destekli darbe karşısında demokratik duruşundan taviz vermeden hukuk içerisinde kalarak barışçıl girişimlerine devam etmektedir.

Rejimle ciddî anlamda son yakınlaşma girişimi ise Müslüman Kardeşler’in Başkan Yardımcısı İbrahim Monir’den geldi. Monir, 1 Mayıs 2018’da yaptığı sürpriz açıklamada “Müslüman Kardeşler’in Mısır’daki siyasî, toplumsal, etnik, dinî/mezhepsel sorunların çözümünde ağırlığını kullanarak muhtelif kesimler arasındaki krizi çözmede samimî inisiyatif alacağını” ifade etmesi, samimî vatanseverler tarafından memnuniyetle karşılandı.

Monir açıklamasının devamında “Mısır mevcut haliyle zor şartlar altında. Dolayısıyla ülkeyi rahatsız eden krizden kurtarılmasında vizyonumuzla ve pratik çözümlerimizle hazırız” dedi. Monir, rejimle anlaşabilmenin önceliklerini “ülkenin meşrû Cumhurbaşkanı tutuklu Mursi’nin serbest bırakılması, on binlerce kişinin tutukluluk haline son verilmesi vb.” şeklinde sıralamaktadır. 

Monir açıklamalarında Mısır’daki uzlaşma ortamını gözler önüne seriyor. Bununla birlikte İhvan’ın, darbeden itibaren rejimle zaman zaman uzlaşma girişimleri başlatma gayretinde olduğu biliniyor. Ancak İhvan’ın geniş toplumsal desteği, rejimin başlıca çekincesi. Bunun en son örneği 26-28 Mart 2018’de Abdul Fettah Al-Sisi’nin ikinci defa Cumhurbaşkanı seçildiği seçimlerde görmek mümkündür. Yani Müslüman Kardeşler’in boykot ettiği seçimlere, 60 milyon seçmenden seçimlere katılımın yüzde 40 olması, rejimin çekincesini açık bir şekilde göstermekte.

Tarihî olarak incelendiğinde Müslüman Kardeşler ve rejim ilişkisini kirpilerin bir arada yaşama metaforundan yola çıkara açıklayabiliriz.

Bir kış günü kirpiler ısınmak için bir araya toplanır. Fakat yaklaştıkça okları birbirine batar ve biri diğerini yaralar, uzaklaşırlar. Ancak hava oldukça soğuktur ve yeniden birbirlerine yaklaşmak durumunda kalırlar. Ama bu sefer de canları yanar, yeniden ayrılırlar. Dondurucu soğukta birbirlerine zarar ver- meden yaklaşabilecekleri mesafeyi ayarlayana kadar bu yaklaşma-uzaklaşmalar devam e- der. Sonuçta birbirlerini yaralamadan durabilecekleri uygun mesafede bir yakınlığı bulup soğuğa karşı korunurlar. İşte tam burada Monir’in çağrısı üzerine ilerleyen günlerde rejimin uzlaşma yolunu gidip Mısır’ı soğuktan koruma hakkındaki samimiyetini gözlemleyeceğiz.

Müslüman Kardeşler 1928’den bugüne 3 defa yasaklanmış olsa da, her zaman rejimle uzlaşma yolunu aramış ve diğer siyasî unsurlarla da ilişki/ittifak içerisinde olmuştur. Mısır’da rejimin ülkeyi krizden kurtarması için, ülkedeki en büyük toplumsal yapı olan Müslüman Kardeşler’le uzlaşması kaçınılmazdır.

Okunma Sayısı: 2172
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı