"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ruhun şâd olsun Aziz Üstâdım!

Mustafa ÖZTÜRKÇÜ
25 Mart 2016, Cuma
Arş-ı âzamdan süzülen Kur’ân hakikatlerine mazhar oluşunla tanıdık seni Üstadım.

“Ahirzaman” vasfına haiz yaşadığın asırda “Dehşetli hadiselere” mazhariyetin seni öne çıkaran unsurlar olarak bilindi.

Daha çocukluk yıllarında farklı ve özellikli bir insan oluşun, harika hal ve vaziyetlerden anlaşılmıştı.

Siz, hakikat noktasında, küçük yaşlarda dahi, büyük ve deha şahsiyet oluşunuzun ışıltılarını vermiştiniz.

Yaşadığınız tavizsiz, mert, cesur ve hareketli bir çocukluk hayatı, devrin âlimlerinin dikkatini çekmiş olmalı ki, “Bu çocuğa iyi bakın! Bu ileride din-i mübine hizmet edecek” tesbitine muhatap olmuştun.

Büyük evliya zatlar senin o garip, zeki ve istikbâl vadeden halin karşısında, müjdeler vermişlerdi.

Dünya ve ahiret ekseninde tertemiz geçmişe ve asil bir aileye mensubiyetin, haram lokma yedirmeyen babanızın, sevgili anneciğinin abdestsiz yere basmaması bereketli bir hayata sahip oluşunun işaretlerini fısıldamıştı.

Gençlik yıllarınız hakeza Üstadım...

Edep ve terbiyede örnek, ilimde namdar, cesarette üstün meziyetiniz dillere destan olmuştu.

“Meşhur Said” lâkabını alışınız henüz genç yaşlarda almıştın. Bütün bu yüksek meziyet ve üstün vasıflarınız sizi “İla-yı Kelimetullah” uğruna çalışmaya sevk etti.

İmanı tutuşarak yanan bir milletin imanını kurtarmak için,  “Milletin imanını selâmette görürsem, cehennemin alevleri içinde yanmaya razıyım” diyordunuz.

Aziz Üstadım! Sizin bu haliniz karşısında korkanlar, kızanlar ve sevenleriniz olmuştu. İslâm ve imanın taptaze esaslarına insafsızca saldıran ehl-i dalâlete karşı yıkılmaz bir kale oldunuz. Bu hususiyetinden dolayı, vatanını size “Yasaklar mekânı” ettiler. Siz ise, imansızlık cereyanı karşısında küfrün direklerinin çürük olduğunu haykırdınız. “Milletin iman selâmeti uğruna bir Said değil, bin Said feda olsun” diyerek yürüdünüz, yürüdünüz...

Bütün bu çalkantılar içinde, sizi öz yurdunuzda garip bıraktılar. Te’lif ettiğiniz Kur’ân hakikatleriyle milyonların kalblerinde taht kurdunuz. 

Size hasret ve iştiyak duyuyoruz Üstadım! Size rahat vermeyen bedbahlar unutulup gittiler. Siz ise gönüllerde hâlâ yaşıyorsunuz. Milyonlar sizi rahmetle anıyor. Mevlidlerle, hatimlerle, eserlerinizi tahsil ederek duâlarla, rahmetlerle yâd ediyorlar.

Vefatının 56. sene-i devriyesinde de size rahmet diliyoruz.

Ruhunuz şâd olsun Aziz Üstadım.

Okunma Sayısı: 1212
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Rüstem Garzanlı

    25.3.2016 09:21:52

    Üstadı güzel ifade etmişsiniz, elinize sağlık... Allah, sizden de ebeden razi olsun...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı