"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Siyasal eğitim

Mustafa ÖZTÜRKÇÜ
29 Ekim 2015, Perşembe
Cumhuriyet öncesi medrese, sonrası mektep adını alan eğitim kurumlarımız, eğitim-öğretim gibi çok önemli bir unsurun mekânlarıdır.

Medreseden mektebe geçiş sürecinde, mekteplere hakim olan eğitim sistemi ruh yapısı itibariyle fıtrî bir eğitimi vermekten çok uzak hale getirildi. “Olumsuz durum”dan en fazla insanımız etkilendi.

Cumhuriyetin kuruluş aşamasında, daha çok dış temalı kaide ve esaslarla mücehhez hale getirilen eğitim sistemi, millî hüviyet ile öne çıkartılarak bu milletin evlâtlarına dayatılarak sürdürüldü. Bu vahim bir durumdu.

Büyük ölçüde Batılaştırılarak, Batı ülkelerinden ihraç edilen sistem mülâhazaları bugünkü eğitimin ruhuna hakim hale getirildi.

Bu aşamada öz kültürümüzün yanı sıra manevî değerlerimizin de tırpanlanıp farklı ruh haletleri dayatılarak, eğitim sistemini oluşturma çabalarının altında da daima bir siyasal eğitim rolü, önemli ölçüde öne çıkarıldı. Bu bağlamda, kurulan Köy Enstitüleri bu durumun müşahhas bir örneği olarak tarihte yerini almıştır.

“Tek parti” anlayışının bir ürünü olan bu sakat düşünce, eğitimin siyasallaşmasında önemli rol oynadı. Çok uzun süredir aynı hal ve vaziyetin devam edip sürdürüldüğü sistem, şekilden ibaret değişikliklerin dışında, sistem olarak halen hükmünü icra etmektedir maalesef...

Eğitimde mevcut yapının devlet politikası söylemleriyle, sistemin sürdürülmesinin bahaneleri olarak değerlendirilmektedir. Akla dayalı, hür iradeye açık ve demokratik bir eğitim siteminin oluşmasında, siyasetin eğitimde çok var olması, demokratik bir yapının dışında olan bir husustur.

Siyasal bir eğitim sisteminin, insanları sağlıklı bir biçimde mutlu etmekten uzak kaideleri, eğitimin siyasallaşması bu yüzden daima tenkit ve tartışmalara sebep teşkil etmektedir.

Sağlıklı toplumlarda, eğitim sisteminin öncelikle demokratik değerlerle beslenmesi gerekmektedir.

Yönetimlerin, eğitim sistemini oluşturmada ele alması gereken en önemli kriterin önce insan kaidesinden hareket etmeleridir. Eğitim sistemi mülâhazalarında önceliğin siyasî bir takım argümanlara verilmesi siyasal eğitimin oluşmasına sebep teşkil eder. Bizdeki mevcut eğitim sistemindeki sıkıntılar bu anlayışın mahsulleridir. 

Resmî ideoloji müdafiliği

Demokrasi tezini ileri sürerek, aslında antidemokratik ve münafıkâne bir anlayışla hareket edenlerin, insan iradesine etki ile tarihin seyrinin değişeceğini sananlar daima yanılmışlardır.

Zaman dediğimiz süreç içinde doğruların mutlak manada tezahür edeceği bir realitedir.

Bediüzzaman Hazretleri bu hususu yorumlarken, şöyle bir yaklaşımla konuya açıklık getirir ve der ki: “Zaman en iyi müfessirdir. Şerhini izhar etse itiraz istemez.” Yani vakti gelince gerçekler çok iyi anlaşılır. 

Şu resmî ideoloji hususundan, zaviyesinden ele alıp değerlendirelim. Ülkemizin idarî mekanizmasının özellikle de eğitimi, çepeçevre sararak hakim olma özelliğini taşıyan resmî ideolojinin varlığı, uzun yıllardır büyük bir sıkıntı olarak hükmünü icra etmektedir.

Okunma Sayısı: 1801
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı