Peşpeşe gökyüzünün maviliklerinden uzaklara, çok uzaklara süzülen bulutlar, suya muhtaç gönülleri serinletmeye giderler, Barla semalarından. 

Çetin kış mevsimine benzeyen küfür ve zulmet devrinin fırtınaları insanlara korku, kuşku, umutsuzluk ve acılarla karanlık dehlizlere sürüklendiği menhus bir devri kalemleriyle yırtıp kapatan, cennetasa bahar renklerinin gül kokulu rayihasını, Kur’ân güneşinin aydınlığını müjdeleyen kahramanların, serdarların, yiğitlerin harman olduğu, destan yazdığı yerin adıdır, Barla.

Barla, anadan, yardan, serden geçmiş kahramanların alın teri, göz nuru, el emeği ile bir davaya adanmış hayatların hatıra izlerinin gönüllerde yaşadığı bir sevda mekânıdır. Fedakâr talebelerin, Nur postacılarının, hizmet gönüllülerinin, Kur’ân âşıklarının ömürlerini vakfettikleri hakikatler ummanının yeridir. 

Cennet bahçesi kadar bereketli, çiçekli, kokulu, berrak, tatlı, güzel Kur’ân hakikatleri oradan her tarafa dağılmış, dağlardan, yollardan geçmiş, dalga dalga her eve girmiş, her gönle ulaşmış selamların, sevgilerin, sevdaların membaıdır Barla. 

Beyaz bulutlar gibi ulaştığı her mekânda rahmet bereketiyle kurumuş toprağın hayat bulması misali yeni bir hayatla canlanmış âlem, insanlıkta her şey yeniden anlam kazanmış, bakışlar değişmiş,  düşünceler tazelenmiş, idrakler imanla Sahibini, Malikini tanımaya başlamış. 

Dünyanın her tarafından nura gönül vermiş, imanla huzur bulmuş, İslamiyet’le müşerref olmuş, Peygamberimizi (a.s.m.) tanımış, inanmış, aydınlığa kavuşmuş bahtiyarların hayat bulduğu Risale-i Nurlara işaret eden bir levha, bir alemdir, bir semboldür Barla.

Yürekleri hayaliyle, hissiyatıyla, hatıralarıyla süsleyen Barla, nur talebelerine saff-ı evvel kuşaklardan miras kalan ihlâs, sıdk, sebat, sadakat, uhuvvet ve hakiki muhabbetleri ders verip telkin eder. 

İç içe gurbetlerin, hasretlerin, hüzünlerin, hicranların, eseflerin, teessüflerin ayrılık ateşiyle kalplerin derinliğinde izlerle hissiyatlara hükmünü icra ettiğinde sabırla, tevekkülle ve kadere teslimiyetle katlanan bahtiyarların nur meşalesini tutuşturduğu yerdir Barla.

Yokuşbaşı’nda coşkun akan çeşme suyuyla, Uluçınar gölgesiyle, Üstadın evi dersleriyle, sohbetleriyle, Cennet Bahçesi muazzam ve muhteşem manzaralarıyla ziyaretçilerin hayallerini, duygularını, hislerini, heyecanlarını mazinin nezih ve lahutî derinliklerine alır, götürür.

Barla’yı hatırlamak, Peygamber (a.s.m.) aşığı, İslam mücahidi, Kur’ân müfessiri, asrın imamını, Üstad Bediüzzaman’ı tanımaktır. Onun yokluklar, sıkıntılar, imkânsızlıklar içinde Barla’dan asırlara ve beşeriyete : “Ümitvar olunuz! Şu istikbal inkılabâtı içerisinde en yüksek, gür seda İslam’ın sedası olacaktır.” hitabı, dünyanın her tarafında yankılanıyor….