"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir tefekkür yolculuğu

Muzaffer KARAHİSAR
09 Ağustos 2016, Salı
Kâinatın sonsuzluğu içinde uzay boşluğunda, fezanın, semanın derinliklerinde burçların uzaklıklarından seyyar yıldızların heybetli ve sayısız kütlelerinden aşağıya doğru başlayan bir tefekkür yolculuğuna ne dersiniz?

Masmavi gökyüzünde hayat, şuur, ruh sahibi varlıklarla dolu olan uzay boşluğundaki geniş sonsuz âlemlerden bir noktadan daha küçük görünen arzın ziynetli, süslü, hayat sahibi varlıklarla şenlenmiş güzel yüzüne bakmalıyız. Gökyüzünden kuşbakışı süzülerek, her bir yağmur damlasını ya da kar tanesini indiren meleklerin seyahati gibi zeminin canlılarla, çiçeklerle, nimetlerle süslenmiş zemin yüzünü büyükten küçüğe seyredelim.

Gözümüzü açtığımızda hayatımız, varlığımız, kabiliyetlerimiz, ihtiyaçlarımıza cevap verecek nimetlerle donatılmış olan zeminimiz, Kur’ân’da küçüklüğüne rağmen, içindekilerin önemine ve kıymetine binaen göklerin cesameti, azameti ve sonsuzluğuna “Semavat ve arz” tabiriyle eşit tutulmuştur.  

Bütün kâinata, gökyüzünün derinliklerine bedel yeryüzündeki sonsuz sanat, estetik ve güzellikler Allah’ın rahmet eserleridir. Her biri nizam, intizam ölçüleri içerisinde işleyen, hikmetle yapılan, rahmetle yaratılan, cihazlarla donatılan, ihtimamla, imtiyazla idare edilen mahlûkatı, varlıkları, canlıları dikkatle, tefekkürle keşfedelim. 

Her birinin manalarını, sırlarını, vazifelerini mana-yı harfiyle, yani yaratanı adına, onlardaki Rabbimizin tasarruflarını, isimlerinin tecellilerini görüp, düşünüp anlamalıyız.

Meselâ: Hayatın yaratılmış mahlûka bakması, neticesi bir ise, hayatı verene bakması, neticesi, hikmeti bindir. Bu sebeple yokluk ve hiçlik âleminden yaratıldığı için bir an bile hayat sahibi olması, kıymet kazanması, muhatap olması yeter.       

Bahar bir deste gül, yeryüzü sofra-i nimet olması hasebiyle bütün varlıklar, zenginlikler, ikramlar insanların emrine verilmiştir. Halife-i arz olan insan, kendisine verilen hayat, akıl, şuurla maddî organlar ve manevî cihazlar, lâtifelerle Allah’ın rahmet eserlerini, âyetlerini, işaret ve beşaretlerini keşfetmeli, idrakle, şuurla, her şeyi bir mektup gibi imanla mütalâa edip anlamalıdır. 

Kâinattaki yıldızlardan, kürelerden, arzdaki zerrelere, hayat sahibi canlılara bakalım. İnsan olarak bizlere verilen kabiliyetlerle gözle görülmeyen mikroskobik hayat sahibi canlılara ibretle göz gezdirelim. Mademki hayata malik bir zerre koca dağdan yüksek kıymeti var, bin cihetle Rabbine aynadarlık etmesi, o kıymet ve imtiyaza mazhar olan küçük, büyük her şeyin az ya da çok keyfiyetine, kemiyetine ve yaşamasına bakılmaz.

“Görülmüyor mu ki, gözle görülmeyen hurdebinî (mikroskobik) bir hayvanın ne kadar keskin duyguları var ki, arkadaşının sesini işitir, rızkını görür, gayet hassas ve keskin hisleri vardır.”1  

“Bir hurdebinî (mikroskobik) huveyn (mikroorganizma) havass-ı hamsesiyle (Beş duyu), insanın havassını muvazene edersen, görürsün; insan ondan ne derece büyükse, havassı o derece onunkinden aşağı. O huveyne işitir kardeşinin sesini. Hem de görür rızkını…”2

Kâinat kitabının satırları arasında bulunan, gözle görebilmek için mikroskopla binlerce kat büyütülerek varlığı fark edilen canlıların sanat harikası olarak varlıkları, yaşamaları, rızıkları, çoğalmaları, muhafaza edilmeleri, kendi cirmi ve cismine göre insandan kuvvetli olan beş duyularıyla konuşmaları, haberleşmeleri, rızıklarını bulmaları…

Kürelerden zerrelere kadar görülün nizam ve intizamla işleyen sistem içinde hiçbiri unutulmadan eksiksiz donatılan, idare edilen, ihtiyaçları karşılanan ve çalıştırılan her şey, Allah’ın rahmet eseri olduğunu imanla gösteriyor, tanıttırıyor, anlatıyor. 

Okunma Sayısı: 1573
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı