"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Öğretmen-talebe münasebetleri

Naci TEPİR
19 Ekim 2017, Perşembe
İDEAL ÖĞRETMEN -4-

Öğretmen ve talebe münasebetlerinin iyi yönden gelişmesi, eğitim ve öğretimin başarısı açısından şarttır. 

Aksi halde, başarısızlıkla birlikte bir çok zararlı durumların ortaya çıkabileceğini gözden uzak tutmamak lâzım. 

Öğretmen – Talebe münasebetlerinin başlıca geliştiği yönler:

1-)  Hissi Yönden:      

Öğretmen ile talebe arasındaki ilk yakınlık, hissi yönden başlar. Bu da umumî olarak sevgi, saygı, şefkat, itaat, acıma v.b. gibi müsbet duygular ile kin, nefret, öfke, korku ve sair menfi duygulardır. Bunun içindir ki öğretmen, talebeleriyle ilk tanıştığı anda çok dikkatli ve ölçülü olmak durumundadır. Meselâ soğuk bir tavır takınmak, sertlik, aşırı ciddiyet, asık suratlılık ve sair görüntüler talebeler tarafından hiç de hoş karşılanmaz. Bu hal aynı zamanda, daha başta diyaloğun kopmasına, sebep olabilir. 

Öğretmen, talebelerinin yaş ve seviye durumlarını her zaman göz önünde bulunduracak, onları azarlamamaya ve kırmamaya dikkat edecektir. Çünkü, talebelerin de birer insan olduklarını ve birer şahsiyet geliştirdiklerini hiçbir zaman unutmayacaktır. Ayrıca, onları tanımaya çalışırken, problemlerine eğilmeli, mümkün oldukça onlara yardımcı olmaya gayret edilmelidir. 

Talebeler tarafından sorulan bütün sorular cevaplandırılmaya çalışılmalıdır. Bütün soruların bir anda cevaplandırılması mümkün olmasa da, en azından alâka gösterilmesi, talebeye değer verilmesi bakımından mühimdir. Aksine olarak, öğrencilerin meseleleriyle ilgilenmemek ve sorularına ehemmiyet vermemek, baştan savma cevaplarla geçiştirmeye çalışmak, hiç hoş olmaz. Hatta, “sus, şimdi soru sormanın zamanı mı, kasıtlı soru soruyorsun, zaten sen hep böyle yaparsın” v.b. gibi sözlerle azarlamak çok hatalıdır. Çünkü, bu tarz, talebenin çalışma azmini kıracağı gibi, aradaki diyaloğu da menfi yönden etkiler. 

En başta insan sevgisini, dolayısıyla çocuk sevgisini geliştirmiş bir öğretmen, eğitim ve öğretim çalışmalarında birçok zorlukları yenebilecek güçtedir. Dolayısıyla rehberlik için hazır durumdadır. Öğrencilere karşı gerçek manada gösterilecek bir sevgi ve şefkat, eğitim, öğretim ile rehberlik alanında biricik rolü oynar. Bunun aksine olarak, sevgi ve şefkatten uzak durmak ya da yapmacık bir sevgi ve şefkat göstermek, eğitim açısından zararlıdır. İster çocuk yaşta, isterse yetişkin olsun, yaratılışı gereği insanın her zaman için sevgi ve şefkate ihtiyacı vardır. Onun içindir ki her insan, sevgi ve ilgi gördüğü kimselere karşı içten bir yakınlık duyar. Bu da sevgi ve şefkatin eğitim ve öğretim ile rehberlik konusunda ne ölçüde önem taşıdığını göstermektedir. Bu konuda ilköğretim çağındaki çocuklara daha çok titizlik gösterilmesi gerekmektedir. Çünkü, bu çağdaki öğrenciler çok daha duyarlı olduklarından, kendilerine karşı yapılacak hatalı tutum ve davranışları hazmedemezler. Dolayısıyla, bu çağın talebelerine ne kadar sevgi ve şefkatle yaklaşılırsa, onların seviyesine ne kadar inilebilirse, onların iç dünyalarına ne ölçüde girilebilirse, o ölçüde onlara faydalı olunur ve başarı sağlanır.     

Daha ileri yaş ve seviyedeki talebelerle de belli ölçüler içerisinde yakın münasebet kurulmalıdır. Fakat arada mutlaka belirli bir mesafe bırakılmalıdır. Aksi halde ölçüyü kaçırmak, öğretmeni talebe karşısında küçük düşürür! Bu duruma düşen öğretmenin otorite ve saygınlığı sarsıldığı gibi, kendisinin de faydalı olamadığı, hatta,  bizzat problem olduğu tecrübelerle görülmüştür.

2- Şahsiyet Yönünden:           

Talebeleriyle devamlı münasebet halinde bulunan öğretmen, kendisinin bir şahsiyet sahibi olduğunu hiçbir zaman unutmamalıdır. Talebelerine kendini saydırması, sevdirmesi, kabul ettirmesi ve onlar üzerinde otorite kurması gibi hususiyetler, ancak şahsiyetle mümkün olabilir. 

Öğretmenin, Talebelerine karşı katı bir tavır takınması, kendisini onlara kapalı bir kutu veya bilmece gibi tanıtması da   çok yanlıştır. Çünkü, talebeleri tarafından iyi tanınamayan, onlara alâka göstermeyen, kendisiyle konuşmaya cesaret edilemeyen bir manzara sergilemek, ideal öğretmenlikle asla bağdaşmaz. Yani, öğretmen yerine göre otoriter, yerine göre ciddî ve ağır başlı, yerine göre olgun, yerine göre de neşeli ve şakacı olmasını bilecektir. 

Yaşı ve seviyesi ne olursa olsun, öğrencinin saygısı, öğretmenine karşı duyduğu ilgi ve anlayışı, öğretmenin şahsiyetinin bir görüntüsüdür! Öğretmen, talebelerinin nazarında olgun bir rehberlik statüsü kazanabilirse, aralarında iyi münasebet geliştirme fırsatı elde etmiş olur. 

Aslında talebenin eğitim ve öğretime intibak edebilmesi ve şahsiyet kazanabilmesi de iyi münasebetlerin gelişmesiyle mümkün olabilir. Bu münasebetler geliştirilirken, talebenin yaş ve psikolojik durumu (ruh haleti) her an göz önünde bulundurulacaktır. 

Ayrıca ideal öğretmen, eğitim ve öğretim faaliyetleri sırasında talebelerine şu hususiyetleri kazandırmaya çalışacaktır:

a) Bütün kötülüklerden, bilhassa zararlı alışkanlıklardan uzak duracak.

b) Eğitim ve öğretimle ilgili çalışmalarının dışındaki meşguliyetini azaltacak.

c) Hangi dersle ilgili olursa olsun, hiçbir bilgiyi küçümsemeyecek.

d) Hiçbir zaman kendisini öğretmeninden üstün görmeyecek, hürmette kusur etmeyecek.

e) Halk arasındaki fikir ayrılıklarından, -bilhassa siyasî fikir ayrılıklarından- uzak duracak. Aksi halde zararlı yönlere sürüklenebilir.

f) Dersleri ya da ders konularını sırasıyla öğrenmeye çalışmalı. Birkaç dersi ya da birkaç konuyu bir anda öğrenmeye kalkışmamalı.  

g) Ders ya da konuların önem sırasını bilmeli. Bunun konu kavramada önemi büyüktür. 

h) Öğrenmenin asıl gayesinin, kişinin kendi iç benliğini aydınlatmak olduğunu bilecek. 

(Devam edecek)

Okunma Sayısı: 1648
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı