"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Risale-i Nur’da teşbih cümleleri ve ibret dersleri

Nejat EREN
28 Kasım 2014, Cuma
“Arzı böyle kendine sâcid ve âbid ve ibâdına mescid ve mahlûklarına beşik ve kendine müsebbih ve mükebbir eden Zât-ı Zülcelâle, yerin zerrâtı adedince hamd ve tesbih ve tekbir edip ve mevcudatı adedince hamd ediyoruz...”

Emsâlsiz Kur’ân tefsiri Risale-i Nur Külliyatı’nda uzun zamandır üzerinde çalıştığım, fakat henüz çok az bir kısmına vakıf olduğum inanılmaz, harika bir “benzetme cümlesi” âhengi var. Bu tâbir bana ait. Ama tam olarak makamına oturup oturmadığından da emin değilim. Buna erbabı; “teşbih, tasvir, ifade, anlatma, mecaz… vb.” ifadeler de diyebilirler. 
Birinci bölümde “halisiyet ifadelerinin” şaheseri Barla Lâhikası’ndan bazı misaller vermeye çalışalım:
“Hulusi’nin tabiriyle telsiz telgrafın âhizeleri hükmünde olan, Sabri’nin tabiriyle Nur fabrikasının elektriklerini yetiştiren makineler hükmünde olan o mübarek cemaat.”  
“Şahs-ı mânevîninin kuvvetiyle ve kalemlerle hâsıl olan fütuhattaki inâyât.”
“Adeta cesetleri muhtelif, ruhları bir hükmünde, hakikî manevî vereseler olmak.” 
“Eczahane-i mukaddese-i Kur’âniyeden alınan ilâçlar.”  
“Adüvv-i ekber olan nefsin hilesinden ve cin ve ins ve şeytanların mekrinden emin olabilmek.”  
“Ahmakların hezeyanına, iğfallerine ve zahiren süslü lâflarına kanmayarak, iman ve itikadlarında sâbit-kadem olmak.”
“Lâfzî bir üstadı kaybedip, mânevî müteaddit mürşidleri bulmak.”
“Hakikatteki sönüklüğe rağmen, Nurların komşuluğundan, aynadarlığından hisse-mend olup nisbî bir parlaklık arz edebilmek.”
“Habîs olan nefisle mücadele edebilip, hevâî elem verici arzularını yapmamak ve dinlememek.”  
“Sözler sayesinde; şevkle taallüm, inayetle tefeyyüz, tergible tenevvür, hâhişle telezzüz, işaretle tahallûk, tedriçle tekemmül tarikinde ilerleyebilmek.”  
“Hayatın felâket girdaplarını ve saâdet-i ebediyeye giden mânevî deryanın selâmet yollarını gösteren kalb dolusu bir nur ve ziya bulmak.”
“Felsefe zincirleri ile muteriz efkârları birer birer kırılan, dâvâlarının ve iddialarının haksız olduğunu anlayan filizoflar...” 
“Ruhun karanlık köşelerini nâkabil-i târif bir surette tenvir eden namaz...”    
 “Aklen Hulûsi, kalben Sabri, vicdanen Hüsrev hükmünde olan Refet Bey...”   
“Mühlik bir silâhhane; yıkılmaz, aşılmaz, geçilmez bir sur; burç ve barûsu muhkem, mahûf ve müthiş bir kal’a-i polat ve beden olan Yirmi Beşinci Söz…”
“Gaybûbet içinde hâzırâne bir musâhabe dairesini açmak...”  
“Ruhuyla sevdiğiyle yaşarken, cismen uzak bulunduğuna ağlamak...” 
“Aklı gözlerine inmiş olan maddiyyunlar...”  
“Sarsılmaz azmin, kahraman metanetin, ârâmsız sa’yin semeresiz kalmaması…”
“Asrın kuru kafalı, müflis, felsefeci şeytanlarını gemleyen; Beşinci, Sekizinci ve Dokuzuncu Nükteler...”  
“Hayatın her safhasından kıymetli ve o hayatı, pervâne-misâl, bir emrinin infâzına ateşte yakmaya her an hâzır olunan kıymetli Üstadım...”  
Şimdi de şaheser diğer bir eser olan “Mesnevî-i Nuriye”den bazı benzetme cümlelerinden birkaç örnek vermeye çalışalım:
“Ağaç dallarından sallanan tatlı, ballı, nazif, lâtif kudret mu’cizeleri...”
“Ağır yük ve hastalıklı kalb ve hacâletli yüz...”
“Aklın haşmet-i imaniyesi...”
“Âlem ve anasır tarla gibidir...” 
“Âlem, İlâhî bir dükkân ve bir mahzendir...”
“Arının başındaki sandukça… O sandukçanın anahtarı, sandukçayı açmak, programını okumak, emri anlamak ve hareket etmek…” 
“Arının dimağını, mikrobun gözünü tanzim eden Zat...”  
“Arz sefinesi...” 
“Arzı böyle kendine sâcid ve âbid, ibâdına mescid, mahlûklarına beşik, kendine müsebbih ve mükebbir eden Zât-ı Zülcelâl...”
“Arzı kendisine ve zürriyetine has ve halis bir mescid yapmak...”
“Arzın sathında yapılan nebatî haşirler...”
“Basiret gözüyle dinlemek...” 
“Başın bir batman taşı kaldırması, gözün bir saçı kaldıramaması...”
“Başında çok süt konserveleri taşıyan Hindistan cevizi...”
“Bir üzüm yedirip, yüz tokat vurdurmak...”
“Bulutla arz arasında cereyan eden su alış verişi...”
“Bütün saadetlerin ve medeniyetlerin düsturlarını havi bir şeriat...”
“Câmid cirimler, lisan-ı halleriyle telsiz telgraf gibi birbiriyle konuşup, yekdiğerine arz-ı ihtiyaç etmeleri...”
“Dağlar; suların mahzeni, havanın tarağı, tasfiyeci, toprağın hâmîsidir. Denizin istilâsından vikaye edici olması...”
“Elem verici günahlar, zillet verici elemler, dalâlet verici vesveseler…”
“Fısk çamuruyla mülevves olan medeniyet, insanları da o çamurla telvis ediyor olması...”
“Gaflet serinliği…”
“Garip garip haşirleri, acip acip neşirler...”
“İnsan-ı kebir denilen kâinat...”
“Kâinat bir şecere; anasır dalları, nebatat yaprakları, hayvanat çiçekleri, insanlar semereleridir...”
“Kokmuş olan zevk..”
“Küre-i arz bahçesi...”
“Küre-i arz mağazası...”
“Küre-i arz ofisi...”
“Muhabbetin ihlâsla bir zerresi, batmanlarla resmî ve ücretli muhabbete tereccuh etmesi...”
“Mü’minlerin mağara-misal ağızlarında havada temessül eden zikirler...” 
“Nar ağacı sâfi bir şarabı hazine-i rahmetten alıp meyvesine yedirmesi, kendisinin çamurlu ve bulanık bir suya kanaat etmesi...” 
“Semâvat sayfasını güneş ve yıldızlarla yazan kudret...”
“Tükenmez servet...”
“Ubudiyetinin şevketi...”
“Ucuzlukla kıymetli olmak...”
“Yuvasını çorap gibi yapan bülbül gibi hayvânât…”
“Zaafın kuvveti...”
“Zehirli dünya okları...”
“Zerrelerin mevlevî gibi devretmeleri ve dönmeleri ve ihtizazları...”
Misalleri çoğaltmak mümkün. Külliyat üzerinde bu konudaki çalışmamız devam ediyor. Şimdilik ummandan bir katre… Selam ve duâ ile…

Okunma Sayısı: 1982
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı