"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Medrese talebelerinin siyasete karışması endişesi

Orhan DİNDAR
02 Temmuz 2015, Perşembe
Bediüzzaman, medrese talebelerinin siyâsete karışarak âsâyişi ihlâl etmelerinden endişe etmiştir.

Şerif Mardin de eserlerinde Kara’nınkine benzer tahliller yapmıştır. Onun değerlendirmelerine göre de, en çok “Üvey evlât” muâmelesi gören kurum olarak İlmiye kendi yağıyla kavrulmaya bırakıldı ve yavaş yavaş çökmesine karşı hiçbir tedbir alınmadı. Sultan Abdülhamid ulemâdan son derece kuşkulandığı için sokakta Şeyhülislâm’a rastlayanlar dahi onu görmezlikten gelmek mecburiyetinde kalıyordu. Medrese talebeleri askerlikten istisna edilerek medreseler bir asker kaçağı yuvası ve bir cehalet ocağı haline getirildi. Mardin’e göre Abdülhamid, kendisinin kurmuş olduğu Mekteb-i Mülkiye-yi Şâhâne gibi yeni, modern meslek okullarında din eğitimine özel önem verilmesini istemesine rağmen, dinî eğitim veren kurumlara karşı ilgisiz, soğuk bir tavır takınmıştır.

Bu sahada yapılan çalışmaların nerde ise tamamında medrese talebelerinin durumu mevzu edilmiştir. Bediüzzamanın da, medrese talebelerinin Bayezit’teki içtimâlarına müdâhil olması bu bakımdan dikkat çekicidir. O, talebelerin siyâsete karışarak âsâyişi ihlâl etmelerinden endişe ettiği için müdâhale etmiştir.37 Binden ziyâde medrese talebesinin 28 Şubat 1909’da Bayezid Camii’nde bir miting yapmalarına sebep olan husus çalışmamız açısından önemlidir.

Medrese talebelerinin askerlikten muâfiyet için girdiği ve 1853 yılından beri tatbik edilmekte olan “Kur’a imtihanları” vardı. Bu imtihanlarda muvaffak olanlar askerlikten muâf tutuluyorlar, diğerleri ise askere alınıyorlardı. Sultan Abdülhamid döneminde medrese talebelerinin toplu olarak bir yerde biraraya gelmeleri muvafık görülmediğinden kur’a imtihanları kaldırılarak bütün medrese talebeleri askerlikten muâf tutulmuştu. Bunun neticesinde ise, bütün asker kaçakları da başlarına bir sarık sararak medreselere sığınmaya başlamıştı. Meşrûtiyetin îlânından sonra bu suistimâle mâni olmak için kur’a imtihanlarının tekrar tatbikatına geçilmesi üzerine, medrese talebeleri imtihanlara hazırlanmak için kâfi miktarda zamanları olmadığını söyleyerek itiraz etmiş ve Bayezit’te bir içtima/miting tertip etmişlerdi.

II. Meşrûtiyetin îlânından sonra, “Cemiyet-i İlmiyye-i İslâmiye” tarafından çıkarılan  “Beyân’ül-Hak” ile Eşref Edip, Ebül’ula Mardin ve arkadaşları tarafından çıkarılan “Sırat-ı Müstakim” (1912’den sonraki ismi Sebilürreşad), devrin meşhur ulemâsı ve mütedeyyin münevverlerinin makâle neşrettiği iki önemli mecmuadır. 

Beyân’ül Hak’ın başyazarı Mustafa Sabri Efendi (Şeyhülislâm) olup, Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Ermenekli M. Safvet, Ömer Nasuhi Bilmen, Tâhirülmevlevî, İskilipli Mehmet Atıf v.b. isimler makale neşretmişlerdir. Sırat-ı Müstakim’de de; başta Mehmet Âkif olmak üzere Abdülaziz Çaviş, Babanzâde Ahmet Naim, Ferit Kam, İzmirli İsmail Hakkı, Tâhir’ül-Mevlevî, Aksekili Ahmet Hamdi, Mehmet Şemsettin (Günaltay), Manastırlı İsmail Hakkı gibi isimler yazmışlardır.

Bu mecmualarda neşredilen makalelerden bazılarını, münâsebeti ve ehemmiyeti dolayısıyla muhtelif kaynaklardan iktibas etmekte fayda mülâhaza ediyoruz.38

Dipnotlar:

37- Divân-ı Harb-i Örfî, 125.

38 - İslâmcıların Siyâsî Görüşleri, İsmail Kara, Dergâh yayınları, 1993.

-  “II. Meşrûtiyet Döneminde Beyânü’l-Hak Dergisindeki Bazı görüş ve Düşünceler Üzerine”, Doç. Dr. Ramazan Boyacıoğlu, http://eskidergi.cumhuriyet.edu.tr/makale/249.pdf;  “

- Beyânü’l- hak’ta Ulemâ, Siyâset ve Medrese”, Doç. Dr.  Ramazan Boyacıoğlu,  http://eskidergi.cumhuriyet.edu.tr/makale/214.pd;  

- Ulemâ-Siyâset ilişkilerine dair önemli bir metin I ve II, İsmail Kara,  www.academia.edu; 

Okunma Sayısı: 1813
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı