"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“En büyük tehlike, ‘adaletsizliğin hafife alınması’dır!”

Orhan GÜLER
27 Haziran 2017, Salı

19 HAZİRAN 2017 PAZARTESİ

* “Sormak lâzım: Bir şehidin bedeli on terörist mi ki iktidardakiler ‘Terörle mücadele bire on gidiyor.’ diye övünüyor! Sonra, başka önleyici tedbirler almadan, terörü türeten terör bataklığı kurut[ul]madan salt terörist öldürmekle terörün sona erdiği nerede görülmüş! Ve hani ‘referandumdan evet çıkması hâlinde terör bitecek, ülke güllük gülistanlık olup uçacak’tı!..” (Cevher İlhan)

20 HAZİRAN 2017 SALI

* “Sekiz sene önce örgütün adı sadece ‘ETÖ’ idi, ‘Ergenekon’du; şimdi başında ‘F’ var, olmuş ‘Fergenekon!’ / ‘Mağdurlar var, adalet lâzım, merhamet iyidir.’ diyecek olanın ağzına kurşunu döküveriyorlar: ‘Demek sen de Fergenekoncuları savunuyorsun, demek sen de …öcüsün!’ ‘Yok kardeş, ben …öcü filan değilim. Darbecileri de alkışçılarını da Allah kahretsin; devlet de cezalarını versin! Ben mâsumları savunuyorum. Allah’ın dağındaki 30’luk öğretmenden veya uçsuz [bucaksız] ovadaki tüysüz imamdan terör örgütü üyesi olmaz—hele gencecik anadan… Bunlar ne üstü ne ortası, bunlar işin en altı; ama çoğunlukla onlar kurşun yemiş gibi kodeste ya da dut yemiş gibi ortalıkta. Bunlar sadece muhalif. Bu işte bir yanlışlık var…’ diyorsunuz. Diyorsunuz, ama nafile! Kulaklar kurşun dolu ve sağır; kapılar duvar, hem de kurşun geçirmez cinsten…” (Ahmet Battal)

21 HAZİRAN 2017 ÇARŞAMBA

* “Kur’ân’ın nurundan ve İlâhî emirlerden istifade eden ‘Birinci Avrupa’ adalete öncülük ederken Müslümanların geride kalması ‘büyük bir noksanlık’ olarak önümüzde duruyor…” (Ersin Acar)

* “En büyük tehlike, adaletsizliğin garip karşılanmaması, ‘Olur böyle şeyler!’ denilerek hafife alınmasıdır. Adalete bunca vurgu yapılan, vaazlarda/hutbelerde adalet misalleri anlatılan bir cemiyette ‘adaletsizlikler’e [topluca] itiraz edilmemesi olsa olsa ‘kıyamet alametlerinden biri’ olur!” (Faruk Çakır)

22 HAZİRAN 2017 PERŞEMBE

* “(…)Son hâlde ayakta duracak [olan], Risalelerin (Ehl-i Beyt’i temsilen) ‘tecdit’ dili ve anlayışıdır—İslâm’a ‘saykal vurmak’ bu olsa gerektir…” (Caner Kutlu)

* “İçlerini saran, ruhlarını okşayan ve vicdanlarını rahatlatan asude huzurun bir sebebinin de ‘İslâm’ olduğunu kabul eden İsevilerin sayısı az değildir. (…) Hz. İsa’dan ve semavî fermanlardan gücünü alan ‘Birinci Avrupa’nın ‘İkinci (sefih ve bozuk) Avrupa’yla mücadelesinde İslâm’la el ele birlikteliğin[in] ilmî ve manevî boyutları çeşitli vesilelerle anlaşılır hâle geliyor…” (Mikail Yaprak)

23 HAZİRAN 2017 CUMA

* “Ey merhametlilerin en merhametlisi, ‘Erhamürrahimîn’ olan Allah’ım! Mazlûm ve mâsumları çektikleri eziyet ve işkencelerden kurtarmak için artık takatsiz kaldık! Yalnız Sana sığınıyoruz, yalnız Sana yalvarıyoruz, yalnız Senden yardım diliyoruz…” (Ali Ferşadoğlu)

* “[Zındıka komitesi ve Kemalist güçler] (…) ideolojilerini ayakta tutmaya devam edecek sol siyasî güçlerin iktidarı mümkün değilse, ‘Demokratlar’ yerine bu işe razı olan ve yönlendirmeye kabil, ‘dindar’ görüntülü siyasi güçlerin yönetimde olmalarını tercih ederler!” (İbrahim Ersoylu)

* “Bilhassa AKP’nin tek başına iktidarını kaybettiği 7 Haziran [2015] seçiminden sonra terör tırmandırılarak ülkenin içine sokulduğu ‘korku atmosferi,’ 15 Temmuz [2016] ve OHAL ortamında iyice had safhaya vardırıldı. (…) Devletin en tepe noktalarından yapılan teşviklerle gaz verilen ‘ihbar furyası’ hem tasfiyelerin zaten ciddi boyutta kan kaybettirdiği yargının yükünü artırdı, hem de devlet ve toplumda kimsenin kimseye güvenmediği bir atmosfer oluşturdu. Artık hiç kimse geleceğinden emin değil, olup bitenler hakkında fikir [beyan] etmekten dahi çekiniyor—dağa taşa korku sinmiş...” (Kâzım Güleçyüz)

* “Bediüzzaman, Meclis’te kendisine yapılan ‘mebusluk, Şarkta Şeyh Sünusi’nin yerine vaiz-i umumilik, bir köşk tahsisi’ gibi teklifleri kabul etmez. ‘Mebusluk, umumî vaizlik gibi imkânları kullanıp daha iyi hizmet yaparım, bu dehşetli gücü karşıma almak yerine yanıma alayım!’ demez; bunları hizmete fayda verecek imkânlar değil, esasatını bozacak ‘rüşvet, ayakbağı, göbekbağı’ olarak görür…” (M. Yusuf Akbaş)

* “(…)Şöyle bir anekdot nakledilir: Yaverlerinden birisi Birinci Reis’e ‘Said isyan etti.’ demiş, o da hemen ‘Hangi Said?’ diye sormuş. Yaver ‘Şeyh Said…’ deyince, [o bu kez de] ‘Eyvah!’ demiş—çünkü Said Nursî’nin isyan etmesini bekliyormuş. Said Nursî isyan etsin ki onu imha etmek için bahane olsun…” (Şemsettin Çakır)

24 HAZİRAN 2017 CUMARTESİ

* “Kalbe İlâhî ilhamların gelmesini isterseniz, kalbi kötü düşüncelerden ve kalbi hasta eden kötü huylardan temizlemeniz gerekir.” (M. Ali Kaya)

25 HAZİRAN 2017 PAZAR

* “Acıklı ve bir o kadar travma yaşayan; haksız hukuksuz, vicdanları sağır [eden], akılları dumura uğratan uygulamalar altında inceleyen yüz binler ailelere bayram geldi mi, ‘adalet’ nerede?..” (Ömer Faruk Özaydın)

***

Not: Yukarıdaki tesbitler, gazetemizin (yılın 25. haftasına tekabül eden) 19-25 Haziran 2017 tarihli nüshalarından derlenmiştir.

Okunma Sayısı: 4742
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı