* “Hürriyeti/demokrasiyi özümseyip hazmedemeyenler—dünyevi ahkâm, ilmî seviye ve faziletleri ne kadar büyük olursa olsun—istibdat yapıyorlarsa karşı çıkmak hakkımızdır…” (Ali Ferşadoğlu)
11 NİSAN 2017 SALI
* “(…)Hakikatleri korkusuzca haykıran ‘Yeni Asya’ya taşların atılmasını normal karşılamak lazım! Burada bizleri üzen, bu hücumları yapanların içinde daha önce beraber olduğumuz (…) kardeşlerimizin olmasıdır. Üstadımız bunlar için ‘Bize düşman olan dinsizlik kuvvetine bilmeyerek yardım etmek ihtimali var.’ diyerek uyarısını yapmıştır. Oysa düşmanımızı ortak kabul ederek (…) hizmetlerin onda birini yapsalar en fazla desteği biz veririz…” (Çetin Acar)
* “Mütedeyyin insanların ve yöneticilerin düştüğü büyük hata [ş]uradadır: AB’nin ‘kötü[/]lük’lerini görüp ‘iyi[/]lik’lerini örnek almamak…” (Faruk Çakır)
* “(…)Diyanet İşlerinde görevli ve diğer ‘profesör’ unvanlı kişilerin Risale-i Nur aleyhine olan ve hiçbir ilmî yönü olmayan üzücü açıklamalarını anlamak mümkün değildir. (…) Yasal olarak, bir kitap hakkında dava açılıp, tüm yasal süreç tamamlanıp beraat kararı verildikten sonra tekrar aynı kitap için ithamlarda bulunmak öncelikle mahkemeleri aşağılamaktır ve suçtur.” (Mustafa Özbek)
12 NİSAN 2017 ÇARŞAMBA
* “Bundan önceki referandumlarda da önemli kilitleri [biz] aç[mış]tık! Özellikle 1987 referandumunda siyasi yasakların kalkmasında ‘Referanduma Doğru’ broşürüyle, yüzde 50 küsur oyla yasakların kalkmasında ‘Yeni Asya’ önemli görev ifa etmişti. O broşürü okuyan insanımız mes’eleyi anlamıştı…” (Raşit Yücel)
13 NİSAN 2017 PERŞEMBE
* “(…)Kastamonu’dan Bediüzzaman, Şaban-ı Veli’nin manevi mirasçılarını buldu çıkardı, ‘Ayetü’l-Kübra’ ile müthiş bir ‘kâinattan Halık’ını soran seyyah’ olarak yıldızlara ulaştı; aynı yerden Rıfat Ilgaz [ise] ‘Hababam Sınıfı’nı ve maalesef ‘İnek Şaban’ karakterini çıkardı…” (Caner Kutlu)
* “‘Diğer yarı cinayet,’ [yani] Bediüzzaman Hazretlerinin ‘15 sene sonra, 28 senedir müellifin sebeb-i hapsi olan Siracunnur’un ahirindeki bahse bakınız, tam o yarı cinayeti bileceksiniz.’ dediği ders, Beşinci Şua’dır.” (Süleyman Kösmene)
14 NİSAN 2017 CUMA
* “Farklı ve hiç umulmadık durum şudur [ki] Risale-i Nur’u benimseyerek okuyan ve Bediüzzaman Hazretlerini ‘üstad’ olarak kabul eden mühim bir kesim ne yazık ki ‘Nur’a muarız’ (…) şahısların takip ettiği ‘tarz-ı siyaset’e perestiş etmiş, hattâ bir kısmı zebunu olmuş durumdalar!” (M. Latif Salihoğlu)
* “Camilerimizde açıkça ‘evet’ propagandası yapıldı ve dinî argümanlar ‘evet’e âlet edildi!” (Ömer Faruk Özaydın)
* “En kötüsü (…) ‘şeriat’ libası giymiş istibdattır. Çünkü Allah’ın dinini ve adaletini de âlet ve istismar ediyor demektir ki bu, zulümlerin en çirkinidir!” (Şemsettin Çakır)
15 NİSAN 2017 CUMARTESİ
* “‘Devlete güvenmek’ demek, ‘yönetici durumundaki insana güvenmek’ demek değil[dir;] ‘halkın yöneticiyi yönlendirip denetlemesini güvence altına alan bir sisteme güvenmek’ demek[tir].” (Ahmet Battal)
* “(…)Bediüzzaman Said Nursi ‘üsve-i hasene’dir, Zübeyir Gündazalp ve Mehmet Kutlular’ın te’[sis] ettiği ‘meşveret sistemi’ önemlidir…” (M. Ali Kaya)
16 NİSAN 2017 PAZAR
* “(…)‘Yeni Asya’ya dil uzatanların bir kısmı ‘Lahikalar’ı okumazlar; çünkü Üstad’ın siyasi tespitleri ekseriyetle [orada] yer alır!” (Hasan Hüseyin Uçar)
* “[İkinci] Abdülhamid’i dilinden düşürmeyenlerin 15 Temmuz gecesindeki tavrını, Şefkatli Sultanın tahttan indirilmeyi dahi göze alarak sergilediği ‘Müslüman’ı Müslüman’a kırdırmama’ hassasiyeti bağlamında yeniden değerlendirmenin zamanı gelmedi mi?..” (Kâzım Güleçyüz)
***
Not: Yukarıdaki tespitler, gazetemizin (yılın 15. haftasına tekabül eden) 10-16 Nisan 2017 tarihli nüshalarından derlenmiştir.