"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Biz kocaman bir kabineyiz”

15 Temmuz 2018, Pazar
Pazar Ola Sayfası'ndan...

Eyylence

Değerli kardeşlerim, 

Yemin törenleri haricinde hiç kullanmadığım, 1982 model anayasa kitapçığımı ihtiyaçtan satıyorum. Şirketimin verdiği yeni kitapçığı kullanacağım için boşa çıktı. Bu fakir kardeşinizin borçları var, ödemelerimin zamanı gelmese asla satmazdım. 

Kapağı bir kez olsun açılmadı. Üstünde en ufak bir çizik yok, tertemizdir. Tam bir kütüphane kitabıdır, rafların dışına çıkarılmamıştır. Yüzde yüz yerlî ve millîdir, içinde tek bir yabancı madde bulamazsınız. Bakımları yeni yapılmış, yürütme aksamı yenilenmiştir. Yürütmesinde hiçbir sorun yoktur. O kadar hafiftir ki kafaya atılsa bile kriz çıkarmaz. Yetki kısımlarında keyfe keder boyama yapılmıştır, değişeni yoktur. Ustanızla birlikte gelin, görün, alın. Gayet muhayyerdir, 2023 yılına kadar muayenesi yoktur. Full artı full AKsesuarlıdır.

Ciddî alıcılar arasın, boya takıntısı olanlar hiç aramasın. İhtiyaçtan sattığım için lütfen takas teklif etmeyin. Pazarlık sünnettir, ama dozunu da aşmayın. Alana şimdiden hayırlı olsun…

***

''Pool''luk

Yeni Şaplak: “231 km’lik ray hattının sadece 3 metrelik kısmı bozuktu.”

Taktakvim: “Yabancılar yeni hükümet sistemimize güvenmeseler, Dolar ve Euro değer kazanır mıydı?” 

Bihaber: “Maduro’nun aşırı Erdoğan sevgisi, ‘Yoksa bizden borç mu isteyecek?’ dedirtti.”

***

Çedile Hanım

THE İNGİLİZCE BAKANI!

Hayırlı Pazarlar değerli Pazarola okuyucuları! Bu Pazar ne gibi planlar yaptınız? Bu soruya tabiî olarak bir cevap alamayacağım, muhtemel cevaplarınıza hazırladığım cevabım şudur ki: “EVDEN ÇIKMAYIN!” Evde her şey güzel, konforlu, serin, üstelik bedava! Benim bu haftaki planım Bakan olmak. Evet evet yanlış duymadı- ay aman, yanlış okumadınız! Bakan olmak için hiçbir engelim olmadığını fark ettim. Sonuçta biliyorsunuz, hâkim olmak, rektör olmak, efendime söyleyeyim devlet başkanı olmak falan bunlar için özel bir eğitime gerek duyulmuyor artık. Öyle ben de bir şansımı denemek istedim. Bilenler bilir ben Harvard’da İngilizce Öğretmenliğinden Yüksek Lisans Mastır Doktorası yapıyorum. Ama gösteriş olmasın diye bugüne kadar hep gizli tuttum. Belgelerim de vardı, ama bir ara bizim okulu Oxford’a dönüştürdüler sonra baktılar olmuyor herkesin kafası karıştı geri döndük falan derken benim transkriptleri sen gel elektrikler gittiği bir sırada kardeşim de tam üzerine su dökerken sokaktan geçen köpek ye! OLACAK İŞ Mİ BU ŞİMDİ YAZIKLAR OLSUN KOSKOCA AMERİKA BİR TRANSKRİPTE SAHİP ÇIKAMIYOR! Sonra gelmiş yok efendim NATO’ya girmeler, bi el sıkışmalar bi artistlikler… Neyse diyeceğim şuydu ki, ben bir ara İkinci Dil Edinimi dersinden kaldım. BÜTe girdim, ondan da geçemedim. Ama yani sonuçta o ders anlatılırken ben o sınıfta değil miydim? Uyuyordum belki, ama bedenen orada olduğumu inkâr edeni hemen şimdi az önce bana fax gelen bir KHK ile ihraç ettiririm. Hem sonraki haftalarda öğretmencilik de yaptık. E! Bu konuda artık ülkemizde benden kalifiye bir eleman olmadığına göre; Vatana, Millete, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine, Suriye'deki patateslere, Ay’daki Uzay İşleri Tarım Bakanı’mıza, Sivas’taki akrabalarıma, tepemdeki sinirlerime hayırlı uğurlu olsun! KARŞINIZDAA ÇEDİLE THE İNGİLİZCE BAKANI!

***

Nüktedan

SINIFIN EN ÇALIŞKANI KİM?

Zamanın padişahı âdet olduğu üzere ara sıra medreselere ziyarete gider, eğitimin kalitesini kontrol eder, onların ihtiyaçlarını yerinde tesbit ederek gereğini sür’atle yerine getirirdi.

Yine bir gün vezirini ve maiyetini alarak bir medreseyi ziyaret eder. Eğitimcilerle görüştükten ihtiyaçlarını dinledikten sonra bir sınıfa girerler. Padişah sınıfa girince herkes ayağa kalkar. Padişah talebelere çeşitli sorular sorduktan sonra, Hoca’ya ;

“Bu sınıfın en çalışkanı kimdir.” diye sorar. Hoca eli ile işaret ederek;

“Şu talebedir, efendim" der, Padişah.

“Evlâdım, demek bu sınıfın en çalışkanı sensin”der. Çocuk;

“Efendim kişi yüzüne karşı övülmez” diye cevap verir.

 Bu cevap padişahın çok hoşuna gider ve vezirine;

 “Bu çocuğa iki altın verin” diye emreder. Fakat çocuk bir türlü altınları kabul etmek istemez.   

“Efendim ben bunu kabul edemem.”

“Evlâdım niye kabul edemezsin.”

“Çünkü anam bana bunu nereden bulduğumu sorar. Hayretler içerisinde kalan padişah;

“İyi ya sen de 'Padişah verdi' dersin.” Çocuk:

“İnanmaz ki efendim.”

“Evlâdım niye inanmasın?” Çocuk zekâsını konuşturur;

“Çünkü padişah verse iki tane vermezdi” der.

Bu cevap karşısında padişah bir kese altını çocuğa hediye eder.

NÜKTENİN NOKTASI

Bu kıssa inşallah Wİ-Fİ şifresinden başka derdi olmayan çocuklarımıza ibret olur. Okumayan, düşünmeyen, Allah’ın verdiği zekâyı kullanmayan bir nesil yetiştiriyoruz. Elbette iyileri tenzih ederiz.

Gerçi gençlere de haksızlık etmeyelim.

Son okuduğu kitap “CİN ALİ” olan anne-babalardan ve evlere şenlik eğitim sistemimizden ancak bu beklenebilir.

Allah encamımızı hayreyleye…

Derleyen: Haydar AÇIKBAŞ

[email protected]

***

VESİKALIK

Ayak değmeyecek yere

Seneler evvel, (1959 olabilir) Isparta Bozanönü’lü ‘Vahşi’ lâkaplı Şaban Ağabey merhum (Şaban Akdağ), Bediüzzaman Hazretleri’nin hizmetinde bulunurken, Üstad yemeğine veya içeceğine sıktığı limonu ona verir ve;

-Bunu ayak değmeyecek bir yere at! Der. Şaban Ağabey de, hemen arkasını döner ve elindeki limon kabuğunu ağzına atar. Bir güzel çiğneyerek midesine indirir. (Böylece limon kabuğunu ayak değmeyecek yere atmış olur.) Vesselâm.

İsmail Hakkı Avcı

[email protected]

Okunma Sayısı: 1928
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • KEMAL REFET AKAY

    15.7.2018 09:49:40

    S.A... Yeni Asya Pazarola Ekibini tebrik ediyorum.Ülke gündemini mizahi bir dille ele alıyorsunuz.Bazı yazıların kısaltılarak sayfa muhtevasının daha zenginleştirilmesini temenni ediyorum.Ayrıca İsmail Hakkı Avcı'nın köşesi de çok güzel devam etmeli.Kaleminize ve yüreğinize sağlık...HOŞÇA KALIN...ALLAH'A EMANET OLUN...Öğretmen :Kemal Refet AKAY (BURSA)

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı