"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nerde o eski espriler?

17 Haziran 2018, Pazar 00:49

EYYLENCE

Aziz kardeşlerim, 

Bu seçim döneminde biliyorsunuz, daha çok demokrasi, daha çok özgürlük ve bağımsız yargı vaadi verdik. Bugün geldiğimiz noktada, bu konuların hepsinde en ileri seviyedeyiz. Daha fazlasını nasıl yapabileceğiz, ben de merak ediyorum. 

Bugün dünyanın hangi ülkesinde bürokratlar, devlet memurları ve bilhassa yargı mensupları çıkıp, serbest bir şekide hangi partiyi desteklediğini söyleyebiliyor? Hamdolsun bizim Danıştay üyemiz gönül rahatlığı ile çıkıp konuşabildi. Eyyy, “ihsas-ı reyyy” yaptı diyenler! Buna ihsas-ı rey denmez, olsa olsa ihsas-ı Reyis denir!

Başbakanımızın da dediği gibi, seçim dönemlerinde hepimiz bir şeyler söylemek zorundayız, fazla takılmayın bunlara. Bulut bilişim teknolojisi gibi düşünün. Herkes oraya bir şey atıyor, gelen oradan işine yarayanı alıyor kullanıyor. Şey yok artık, böyle sistematik bir şey yok. Abur cubur dolduruyorsun, herkes ihtiyacını oradan alıyor, ama hiç de karışmıyor… Bu bilişime de, seçim vaatlerine de fazla kafayı yorarsanız sıyırırsınız. Bazıları izotop, endüstri dört sıfır falan deyip hava atıyor ya... Yahu, endüstri dört sıfır dediğiniz şeyin dördü bize ait! Ne dedik biz, “rabiat-ül endüstriyye”: tek işletim sistemi, tek programlama dili, tek platform, teknokentsel dönüşüm! Sen daha, “seher yeli uçuşurken izotopla bizim için!”

***

''Pool''luk

Taktakvim: “Kapak oldu! Der Spiegel’in Otokratlar devri liderleri başlıklı kapağında Merkel’in değil Erdoğan’ın resmi var.”

Sabbah: “Büyüme rakamlarımız büyüledi: % 7.4!” 

Karaşam: “Başbakan, MR ile selfi çekip yayınlayanlara seslendi: Arkadaşlar yapmayın, çeken vaar, çekemeyen var”

***

ÇEDİLE HANIM

Bir cisim yaklaşıyor!

Hayırlı Bayramlaar efenim, Çedile Hanım ayağınıza geldi. El öpüp, varsa bir tabak baklava yiyip, gözünüzde her daim küçük kalacaksam bir miktar da harçlık alıp gideceğim. Gelmişken bayram ziyaretlerinin olmazsa olmazı, siyaset muhabbetine de gireceğiz. Beni biliyorsunuz Oxford’da Siyaset Bilimi bitirdim, doktora tezimi yazıyorum. O sebeple bu konuyu konuşmak en çok bana düşer. Geçtiğimiz günlerde Eski Merkez Bankası Başkanı Sn. Yılmaz vatandaşlarımızın ibret alması gereken bir açıklama yaptı. “Kriz demiyorum, ama bize doğru yaklaşan bir cisim var” dedi. Biz öğrencilerin bu açıklamadan çıkaracağı ilk ders şu, gerçekleri sesli bir şekilde söylemediğiniz sürece insanları sakinleştirebilirsiniz. Meselâ uzaktan akrabanızın uzaktan akrabası bayram ziyaretinde derslerinizi mi sordu? Diyorsunuz ki “F demiyorum, ama bize doğru yaklaşan bir büt var.” Sn. Yılmaz bu açıklamayı bu tip bir amaçla yapmadı elbette. Altında bir mesaj yatıyor bu açıklamanın. “Bir cisim yaklaşıyor” Ne demek bu? Ne cismi? Bir düşünün Bayram ziyareti dedik. Ziyaretlerde insanlar birbirine ne götürür? BORCAM! Borcam neyden yapılır? BORDAN! Eee, kriz gelmiyor, borcam yaklaşıyor. Yani gönlünüz rahat baklavanız fıstıklı olsun, kriz mriz yok, bizim Bor madenlerimiz olduğu sürece sırtımız yere gelmez.

Okunma Sayısı: 2651
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı