"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

AKP'li Kan: Ablam Merve Kavakçı'nın çocuklarını okulda yuhalattılar

25 Şubat 2018, Pazar 18:08
AKP Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakçı Kan, 28 Şubat sürecinde hem Türkiye'nin, hem de ablası Merve Kavakçı'nın yaşadıklarını anlattı.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakçı Kan, 28 Şubat sürecinde yaşanılanlara ilişkin yaptığı konuşmada, o dönem ablası Merve Kavakçı'nın çocuklarının okulda yuhalatıldığını söyledi.

Partisinin Yalova Kadın Kolları 5. Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Kan, şu ifadeleri kullandı:

'BİZİ DÜNYA ALEME REZİL EDEN O CÜMLE'

O dönemin başbakanı 'burası devletin en yüce makamıdır' dedi. Halbuki bahsettiği yer Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Ama milletin meclisini de o anlayış işgal etmiştir. 'Burası devlete meydan okunacak yer değildir' der ve akabinde de o son cümle gelir. Ezberimizde olan bizi dünya aleme rezil eden o cümle. 'Lütfen' ile başlar. Ne de naziktir. 'O kadına haddini bildirin' diye biter. Bir kadın kadına haddi nasıl bildirilir Türkiye görür. 

Vatandaşlıktan çıkartırsınız, evine gece vakti başsavcı gönderirsiniz, sonra birden merhamete gelirsiniz, sanki Türkiye Cumhuriyeti'nde o dönem için hiçbir kadına haksızlık yapılmamış gibi başsavcıyı geri çekersiniz. Hakkında iftiralar atarsınız. Her sayfada ayrı haber yaparsınız. 

'BİR KADINA HADDİ NASIL BİLDİRİLİR?'

Bir kadına haddi nasıl bildirilir? Şerefine namusuna laf söylersiniz. Basit. Sonuçta kendi başına ayakta durmaya çalışan bir kadın. Öyle bir hale getirirsiniz ki; dostları onu görünce yolunu çevirir hale gelir. Korkarlar, endişelenirler ama yetmez. Bir kadını, bir anneyi nasıl üzebilirsiniz? Çocukları var iki tane. Harika fikir. Çocukları da okulda yuhalatırsınız. Onlar da haddini bilsin.

'O ANLAYIŞ İÇİN VATANDAŞ ADETA EZİLECEK BİR BÖCEK'

"Seçilmiş bir hükümet, seçilmiş bir başbakan istifaya zorlanmış, ama bu ne şekilde olmuş?" diye soran Kan, şöyle devam etti:

O zamanın Türkiye'sinde hakim olan ceberrut devlet anlayışı ile hareket eden; ki o anlayış nasıl bir anlayış, 28 Şubat ve 80 dönemi Türkiye'si ve ondan evvelki günlerin Türkiye'sinde devlet, milletin hizmetinde değil, asıl olan devletin varlığı ve milletin kendi tanımladığı kalıba uymayan kısmını, ekseriyetini yok sayan bir devlet anlayışı. O anlayış için vatandaş, millet adeta ezilecek bir böcek.

'SAĞCI SOLCU GENÇLER BİRBİRİNE DÜŞTÜ'

60 ve 80 darbesinde o devletin başı ne diyor? Sağdan- soldan şartlar olgunlaştı, sağcı- solcu gençler birbirine düştü, şartlar olgunlaşınca, yeterince kan akınca, yeterince kan akıttırılınca mecburen o dönemin devlet anlayışı, o dönemin vahşi zihniyeti, maalesef o dönemin devlete, millete hizmet etmekten çıkmış olan askeri idaresi mecburen olaya el koyuyor. ve ne oluyor, sağcı solcu deniyor. O birbirine düşürülen gençler hapishanelerde çürüyor. 80 dönemi böyle geçiyor.

Okunma Sayısı: 2592
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Toygar

    26.2.2018 09:53:58

    "..dostları onu görünce yolunu çevirir hale gelir. Korkarlar, endişelenirler ama yetmez. Bir kadını, bir anneyi nasıl üzebilirsiniz? Çocukları var iki tane ... Onlar da haddini bilsin." Tanıdık geldi bu hissiyat. Sanki şimdilerde de böyle hissediyor gibi geliyor, vatandaşlardan kimileri. Duymak isteyene, görmek, isteyene!

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı