"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Başkanlık sistemleri dünya ortalamasının altında

27 Haziran 2016, Pazartesi 11:29
Prof. Dr. Emre Bağce, "Genel itibariyle görünen tablo şu: Başkanlık ve yarı başkanlık sistemleri tüm endekslerde dünya ortalamasının altında, parlamenter sistem ülkeleriyse dünya ortalamalarının üstünde." dedi.

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden Prof. Dr. Emre Bağce, verilere dayalı bir kitap (Parlamenter Sistem Mi, Başkanlık mı?/Gonca Yayınevi) hazırladı.

Kitapta hukukun üstünlüğü, siyasi hak ve özgürlükler, demokrasi, yürütmenin sınırlandırılması, insani gelişme, iyi ülke, mutluluk gibi 20 endeksle başkanlık, yarı başkanlık sistemleri ve parlamenter sistemler inceleniyor. Prof. Dr. Emre Bağce konu ile ilgili soruları Diken'e cevaplandırdı.

*Kitapta yer verdiğiniz endekslere yönelelim biraz. Baktığımızda peki nasıl bir tabloyla karşılaşıyoruz?

Bu endekslerle şu soruya cevap aranıyor: Dünyadaki ülkeleri belli ölçütlere göre sıralayacak olursak nasıl sıralarız. Nasıl puan alırlar, karneleri ne?

Ülkelerin karnesini çıkarıyoruz. Siyasal Haklar ve Özgürlükler Endeksi Freedom House’un. Demokrasi Endeksi Viyana Üniversitesi’nden. İyi Ülke Endeksi İngiltere’de, Yolsuzluk Endeksi Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nce hazırlanıyor. Buradaki 20 endeksin büyükçe kısmı da BM’nin endeksleri.

Bu şu anlama geliyor, çok sağlam verilerle ölçüm yapabiliriz.

Genel itibariyle görünen tablo şu: Başkanlık ve yarı başkanlık sistemleri tüm endekslerde dünya ortalamasının altında, parlamenter sistem ülkeleriyse dünya ortalamalarının üstünde.

*Örnek verebilir misiniz?

Mesela siyasi hak ve özgürlükler endeksinde 200 ülke sıralanıyor, parlamenter ülkelerin ortalaması 76. Dünya ortalamasıysa 60. Yarı başkanlık sisteminin ortalaması 54’ken, başkanlığın 52. Türkiye’nin sıralaması da 53.

Demokrasi sıralamasında 66 puan parlamenter sistemlerin puanı, 57 başkanlık sistemlerininki, dünya ortalaması 60, Türkiye’ninki 53.

*7 haziran seçimlerinin ardından AKP’de başkanlık sisteminin ‘yılmaz savunucusu’ hukukçu Burhan Kuzu şu sözleriyle çok tartışılmıştı: ‘Ya başkanlık ya kaos demiştik, millet kaosu seçti’. Ama kitabınızdaki Küresel Barış Endeksi’ne bakıldığında başkanlık sistemlerinin ve yarı başkanlık sistemlerinin ortalamanın altında olduğunu görüyoruz. Yani sanılanın aksine bu ülkeler mi kaosa yakın?

Bu endekste 1’den 5’e ülkeler sıralanıyor. 5 puana yakın ülkeler daha kaotik durumda. Parlamenter sistemlerin puanı 1.78, yarı başkanlık 2.14, başkanlık ülkeleri 2.182 puana sahip. Dünya sıralamasıysa 2 civarında. Türkiye’ye baktığınızda puanı 2.73. Yani Türkiye’nin durumu da parlak değil.

Türkiyenin durumu tüm endekslerde 58’inci sırayla 149 arasında değişiyor. Son açıklanan basın özgürlüğü endeksinde 152’ye geriledik. Türkiye 20 endeksin tümü değerlendirildiğinde en iyi 58’inci sırayla başlıyor.

*Bazı konulara nokta atışı yapmakta yarar olabilir…

Mesela Yürütmenin Sınırlandırılması Endeksi’nde 102 ülke arasında Türkiye 95’inci sırada.

*Ne kastediliyor yürütmenin sınırlandırılmasıyla?

Bahsedilen şey gücün parçalanması. Monarşiden nasıl ki parlamento ayrılıyorsa, yürütme iç ve dış nasıl denetime tabi tutulur bunlar ölçülüyor bu endeksle. Hangi faktörler olduğuna bakacak olursak, yürütmenin bileşenleri ne kadar hukuka bağlı, kararlar hukuka ne kadar uygun alınıyor, özgür medya var mı, yürütmenin denetleme mekanizmaları nasıl, bürokrasi hesap veriyor mu, vatandaşı işlerin içine nasıl katıyorlar, şeffaflık var mı. Bu soruların cevaplarını arayan bir endeks bu. Yasama, yargı, bağımsız denetim organları nasıl çalışıyor, hükümet dışı etkili bir medya ve sivil topljum mevcut mu ve ne kadar etkili bunlar değerlendiriliyor.

Yürütmenin sınırlandırılmasında  ‘dördüncü kuvvet’ diye tabir edilen medya önemlidir. Yasama, yürütme, yargı güçleri birbirinden ayrıldığında, belli şekilde birbirlerini frenlediklerinde aslında tüm toplumun menfaatine yapılan işler daha fazlalaşır. Kayıp kaçaklar daha az olur, dolayısıyla kişisel menfaatlerin kullanılması önlendiğinde toplumun refahı artar. Bu kuvvetler de yetmediğinde onları denetleyecek ve eleştirecek kuvvet medya olarak ifade ediliyor. Bu yüzden bağımsız bir medyanın varlığı hukukun üstünlüğü ve yürütmenin sınırlandırılması endekslerinde karşımıza çıkıyor.

Bu da yetmiyorsa sivil toplum kuruluşları devreye giriyor. Ama Türkiye’de ve dünyada şöyle bir sorun var: İktidarlar bu bağımsız alanları kendi içlerine alarak yutma eğilimi, kendilerine bağımlı kılma eğilimi gösteriyorlar.

Sivil toplum kuruluşlarının özellikle iktidar sofralarından uzak durması gerekiyor. Hayır işi dahi yapıyorlarsa, kamu kaynaklarını kullanmak yerine kendi kaynaklarıyla yardım yapmalılar. AB fonları da dahildir buna bana göre. Çünkü kamu kaynaklarını kullanmaya başladıklarında israf etmeye başlarlar ve konuşma haklarını kaybetmeye başlarlar.

*Başkanlık sisteminde iyi örnek olarak sunulan ABD’nin durumu nedir peki?

Amerika için istatistiklerdeki verilere baktığımızda durumun çok parlak olmadığını görüyoruz. Siyasi haklar ve özgürlükler açısından ABD dünyanın 44’üncü sırasında. Demokrasi sıralamasında başkanlık ülkeleri arasında lider ama dünyada 16’ıncı sırada. Basın özgürlüğünde örneğin 49’uncu sırada. Yetişkin ölüm oranları arasında 54’üncü sırada. Tutuklu mahkum oranlarına baktığımızda 196 ülkeden 193üncü sırada.

ABD özgürlükler ülkesi olarak sunulur ancak mahkum oranı yoğun bir ülke, mahkum oranları perişan bir tablo sergiliyor. Amerika’nın da ciddi problemleri var…

*Başkanlığı biz hala ‘Türk tipi’ olarak, belirsiz bir tanımlamayla bekliyoruz. Bir dönem de Güney Amerika ülkeleri örnek gösterilmişti. Ama coğrafya veya tekil örneklerden bağımsız genel tabloyu seriyorsunuz siz okuyucunun önüne…

Benim araştırmada gördüğüm sonuç şuydu… Başlangıçta bilmiyordum ama ilerledikçe daha net ortaya çıkmaya başladı. 199 ülkenin 86-87’si parlamenter sisteme sahip. 59’u başkanlıkla, 41’i yarı başkanlıkla yönetiliyor. Ağırlıklı olarak dünyanın yarısı parlamenter sistemle yönetiliyor. Herkesin bir algısı var ülkelere dair, yerini bile bilmez ama bir kanaati vardır.

Son sözünüz?

Şu soruyu tüm okurların sorması gerektiğini düşünüyorum. Tüm ülkelerin sıralamalarına baksınlar. Bu yapılabilirse hepimiz kanaatlerimizin gerçek olup olmadığını test etmiş oluruz. İnsanlar bu yapılırsa ülkelerin hangi yönetim sistemiyle dünyanın neresinde olduğunu görebilirler, o zaman Türkiye için de karar vermek kolay olur.

Okunma Sayısı: 1674
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı