Trabzon’un Yomra ilçesinde Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Temel Karamollaoğlu’nun pankartı zorla ve baskıyla söküldü.
Aynı duvarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın afişlerine ise dokunulmadı. Afişin kaldırılmasına tepki gösteren Saadet Partisi Trabzon milletvekili adayları Cevat Kurt, Ümit Çebi, Furkan Enes Kocagöz, İbrahim Baş ve Mehmet Uz pankartın asılı olduğu bina önünde basın mensuplarına açıklama yaptı.
Korkunun ecele faydası yok
Saadet Partisi Trabzon milletvekili adayı Ümit Çebi ise, “Bir gün bunu sökenler, yüksek makamda olanlar bunların hesabı verir ve verecek. Bunu açık söylüyorum. Yomra’da işte adalet ve işte hukuk. Yomra’nın en yetkili siyasileri bu afişin sökülmesi için mal sahibine korkunç baskı yapmışlardır. Biz bunu buradan protesto ediyoruz ve lanetliyoruz. Türkiye’de seçim mi var yoksa Türkiye’de bir savaş mı var bunu anladığımız yok. İşte Türkiye, işte adalet, işte zorbalık. Korkunun ecele faydası yok. Bu korkmanın ifadesidir. Biz bu ülkede ne yaparlarsa yapsınlar iktidar olacağız. Temel Karamollaoğlu cumhurbaşkanı olacak biz adaletle hukukla hesabını soracağız” ifadelerini kullandı.
***
CHP afişleri kesildi: Saldırıya yetkili kurumlar seyirci kaldı
Seçim sürecinin eşit, adil ve hakkaniyetli koşullarda gerçekleştirilmesi amacıyla İstanbul Valiliği, kaymakamlıklar, güvenlik güçleri ve tüm partilerin temsilcilerinin katıldığı toplantılar yapıldığı belirten Canan Kaftancıoğlu İktidar partisi mensupları bu toplantılarda alınan hiçbir karara uymazken; muhalefet partilerine yönelik engellemelerin devam ettiği yönünde eleştiride bulundu. Kaftancıoğlunun mesajı şu şekilde: ‘’Seçim kampanyamız kapsamında İstanbul’un neredeyse tüm caddelerine astığımız bayraklar 4 Haziran Pazartesi gece yarısından sonra bulundukları yerlerden kesildi. Partimize yönelik sistematik bir biçimde gerçekleştirilen bu saldırıya yetkili kurumlar seyirci kaldı. Devlet gücüyle, devlet olanaklarıyla iktidarını korumak isteyen mafyavari yöntemlere başvuran bir siyasi yapıyla karşı karşıyayız. Devletin tüm kaynaklarını kendi seçim kampanyası için kullanan iktidar sahipleri, muhalefetin sesini kısmak için kamu gücünü kullanmaktan da geri durmamaktadır. Sadece Cumhuriyet Halk Partisi değil diğer muhalefet partileri de her gün benzer saldırılara maruz kalıyor. Bu böyle gitmeyecek. CHP örgütü olarak biz de kendi tedbirlerimizi alacak ve misliyle karşılık vereceğiz.