Uysal, “Geçmişte şiir okumaktan suç çıkartan süreç bugünkü Cumhurbaşkanına yaptı. Ama bu sürece maruz kaldığını iddia eden insanların talimatla terör örgütü icat ettiklerini görüyoruz. Bunların milletin vicdanında kabul edileceği kanaatinde değilim.“ dedi.

Düzenlenen 'Yeni Türkiye, Sivil Tavır’ konulu panele, DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, BBP Genel Başkan Yardımcısı Bayram Karacan, Gazeteci Yazar Servet Avcı ve 21. Dönem İstanbul Milletvekili Emre Kocaoğlu katıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın AB için sarf ettiği sözlerini hatırlatan Uysal, “Türkiye’de ara dönemlere rağmen demokrasi mücadelesinde devam etmiştir. Bu günü Kopenhag kriterleri diyenler eğer AB bizi kabul etmezse Ankara kriterlerine döneriz dediklerinin ne anlama geldiğini gördük. Bu çıkan hukuksuzlukların Ankara kriterlerinin adeta ‘Yeni Türkiye’ propagandasıyla her yenin iyi olduğu fikrine kapılarak böyle bir sıfır denetim sınırsız yetki mantığıyla artık hukuksuzlukların sistematik bir hale geldiği bir sürecin içerisindeyiz.” diye konuştu.

14 Aralık’ta özgür medyaya yönelik yapılan operasyonun yolsuzlukları unutturmak için yapıldığını aktaran Uysal, iktidarın kendi üzerine yapışmış, aynileşmiş yolsuzluk, hukuksuzluğun artık bunların en zirve noktasına çıktığı bir zeminde gerçeklerin milletimizin fark etmemesi adına bir medya operasyonu, piyer operasyonu nereden bakarsak kabul edilmeyecek vicdanların reddettiği bir teşebbüs. Ama bu yeni bir şey değil herkes bunu bir demokrasi nöbeti olarak ifade etti bende ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“Geçmişte şiir okumaktan suç çıkartan süreç bugünkü Cumhurbaşkanına yaptı. Ama bu sürece maruz kaldığını iddia eden insanların talimatla terör örgütü icat ettiklerini görüyoruz.” diyen Uysal şunları dile getirdi: “Bunların milletin vicdanında kabul edileceği kanaatinde değilim. Maksat bellidir 17-25 Aralık operasyonlarını milletin bir zehri bütün vücuda yaydığı gibi böyle bir zeminde yayıldığı gibi bunun yayılmasını engellemektir. Bütün sivil ve demokratik kesimler buna sahip çıkmalı. Bu mesele sadece Samanyolu ve Zaman gazetesinin meselesi değildir. Türkiye’de kademe kademe sivil toplum ve 4. güç medyanın da havuz operasyonlarıyla, TMSF darbeleriyle ve cezalarla nasıl sindirildiğini ve bu kervana katıldığını biliyoruz. Mesele sarı öküzü vermeme meselesidir.”

Mağduriyet yaşayan farklı kesimlerin yapılan operasyonlarda iyi bir sınav verdiklerini vurgulayan Uysal, “Ama önümüzde seçimler var. Bu o noktada milletimizin hadiseleri görmesi noktasında hepimizin bu kanalları iyi kullanarak ortak payda da, hukuk ve demokrasi paydasında ki bugün hukuk ve demokrasi bu kadar mağduriyet yaşamış farklı kesimlerin bir olgunluk göstererek Zaman ve Samanyolu’na yapılan operasyonlar çerçevesinde önemli bir sınav verdikleri kanaatindeyim. Bu olgunlaşmanın daha da derinleşmesini sağlamak lazım.” şeklinde konuştu.