Türkiye'de hukuk ve demokrasinin uzun süredir rafa kaldırıldığını, 15 Temmuz hain darbe girişimi ve OHAL ilanıyla birlikte, "suskun bir toplum" oluşturulmaya çalışıldığını iddia eden Budak, "Türkiye'de demokrasi alanında, hukuk alanında, basın özgürlüğü alanında, ekonomik özgürlükte dip noktasındayız. Muhalefet eden herkes bir şekilde cezalandırılıyor. Gazeteciler cezaevinde, işini geri isteyenler cezaevinde, milletvekilleri cezaevinde. Herkes tek adam rejimine biat etsin, sussun isteniyor. Şimdi sıra Gazi Meclise geldi. İçtüzük değişikliğiyle TBMM'nin sesi kısılmak isteniyor." görüşünü savundu.

"Gazi Meclise bugün İçtüzük değişikliğiyle bir darbe daha vuruluyor"

İçtüzük değişikliğiyle muhalefetin konuşma sürelerinin azaltılması, milletvekillerine uygulanacak yaptırımların çerçevesinin genişletilmesi ve kolaylaştırılması gibi hükümler öngörüldüğünü kaydeden Budak, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

"15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında bombalanan Gazi Meclise bugün İçtüzük değişikliğiyle bir darbe daha vuruluyor. Toplumu OHAL ile sindirmeye çalışan AKP, İçtüzük değişikliğiyle de TBMM'yi susturmak istiyor. Gazi Meclis, ikinci sınıf bir Meclise dönüştürülmek, sarayın emir kurulu yapılmak isteniyor. Milletvekillerinin konuşma süreleri azaltılıyor, milletvekillerinin özgür iradeleri ceza tehdidiyle baskılanmak isteniyor. TBMM kürsüsü, özgürlüğün kürsüsü olmalı. Milletvekilleri TBMM'de özgürce konuşamayacaksa, toplum nasıl konuşacak? Bir an önce bu hatadan dönülmeli, İçtüzük değişikliği geri çekilmelidir."

AA