"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Terör örgütüyle Peşmerge bir tutulamaz

22 Ekim 2014, Çarşamba 23:49
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, NTV canlı yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kobani'ye (Ayn el-Arap) Peşmergelerin geçişiyle ilgili bir soru üzerine Akdoğan, Kobani'de gerçekten bir insanlık dramı yaşandığını, Türkiye'nin meseleye siyasi perspektifle bakmadığını belirtti. Akdoğan, PYD'nin süreçte çok ciddi yanlışlıklar yaptığını, PYD'den, yaptığı yanlışlıklardan ve Türkiye'ye karşı hasmane tutumundan bağımsız, olaya insani perspektifle baktıklarını söyledi. 

Kobani'de yaşayan 200 bine yakın insanın hepsine Türkiye'nin kucağını açtığını ifade eden Akdoğan, "Türkiye Kobani konusunda duyarsız, sessiz, seyirci kaldı" gibi uluslararası toplumda yapılan dezenformasyonun doğru olmadığını vurguladı. 

Kobani ile ilgili birileri bir şey yapıyorsa bunu yapan ülkelerin başında Türkiye'nin geldiğini kaydeden Akdoğan, şöyle devam etti: 

" Kobani şu anda Suruç'ta.Kobani diye bir şey varsa orada yaşayan 200 bin insan Kobani'yi temsil ediyorsa bu insanları biz aldık. Bu yüzden Türkiye hiçbir şey yapmıyormuş gibi bir yorumda bulunmak haksızlık olur. İnsani olarak insanları kabul ettik hem orada hem burada insani yardımı Türkiye yaptı. Türkiye üzerinden gitti. 700'e yakın tır, gıda, ilaç, vesaire. Hem Kobani'ye hem Suriye'nin kuzeyindeki diğer taraflara insani yardımı gönderen biziz. Farklı vakıfların, derneklerin, belediyelerin yardımlarına da sınırlarımızı açtık. Daha önce de yaptık. Ama bunun karşılığını HDP'liler çok fazla dile getirmediler. Sanki hükümet hiçbir şey yapmıyormuş gibi bir tavır içine girdiler. Bir sürü olaylar yaşandı, insanlar öldü. Ondan sonra yaptıkları açıklamalarda, 'hükümetin olumlu çabalarının devamını istiyoruz.' Demek ki bir olumlu çabası var. Sen bunu niçin daha önceden söylemedin. Bu kadar olayın mı olması gerekiyordu. Türkiye burada olumlu bakan ve katkıda bulunan taraf. Bir: İnsanları biz kabul ettik. İki: İnsani yardımı biz yaptık ve yapıyoruz. Üçüncüsü: Orada Özgür Suriye Ordusu'yla (ÖSO) yakınlaşmalar, işbirlikleri, bir kısım rahatlamalar oldu. Neticede ÖSO ile PYD birbirini seven gruplar değil, birbiriyle mücadele eden gruplar. Bunlar arasında bir işbirliği oluşmasında Türkiye'nin teşvikinin önemli bir payı vardır."

"Kobani'ye gitsinler dedik. 285 kişiden 64'ü kabul etti" 

PYD militanları meselesi gündeme geldiğinde, PYD Eş Başkanı Salih Müslim'in, "100 PYD militanının sınırdan geçmesi" gibi konuları gündeme getirdiğini anlatan Akdoğan, şunları söyledi: 

"Oysa biz, 'Türkiye'ye geçmiş PYD militanları var veya kaçmış ne derseniz deyin. Madem öyle açalım sınırları gitsinler, Kobani'ye gitsinler, mücadele ediyorlarsa etsinler' dedik. 285 kişiden 64'ü bunu kabul etti. Bir taraftan bütün dünyayı neredeyse üzerimize saldılar, 'Türkiye sınırlarını açmıyor, insanların topraklarına gidip savunmalarına izin vermiyor, neden sınırlarını açmıyor' diye birileri sürekli açıklama yapıyordu. Bu da bir tenakuzdur. Bir taraftan diyeceksiniz ki: 'Türkiye yabanca savaşçılar konusunda daha katı bir tutum içine girmeli, kesinlikle bunları geçirmemeli, sınırlarını kontrol etmeli.' Bu anlayışla Türkiye gerçekten yabancı savaşçılar konusunda ciddi duyarlılık sergiledi. Birçok geçmeye çalışan insan deport edildi, müdahale edildi. Bir taraftan 'Savaşçıları sınırdan geçirmeyin', diğer taraftan da 'Niye açmıyorsunuz sınırları' deniyor. Bunları geçtik. 'Burada bu kadar adam var madem öyle gitsinler Kobani'ye' dedik. Gitmediler. Şimdi Türkiye zorla oraya gönderse bu sefer 'Bunları ölüme gönderiyorlar' diyecekler. 'Oraya gitmiyorsanız öbür taraftan Kamışlı'dan Haseki tarafından gönderelim' dedik. 'Oraya da gitmeyiz' dediler. 'Ne yapacaksınız', 'Türkiye'de kalacağız'. Niye, 'Türkiye'de huzur, barış var. Bu konuda yapılan şeylerin çoğunu Türkiye yaptı."

"Terör örgütüyle Peşmerge bir tutulabilir mi?"

Yalçın Akdoğan, koalisyon güçlerinin bölgedeki bombardımanları konusunda da Türkiye'nin ciddi temasları ve çabası olduğunu belirterek şunları bildirdi: 

"Koridor tartışması geçti daha önce. Ben daha önce PKK sorulduğu için 'Bizim PKK'ya bir koridor açmamız, buradan geçirmemiz veya silah geçişini sağlamamız, bu söz konusu değildir. Bunun hukuki ve siyasi meşruiyeti yoktur' demiştim. Şimdi bazıları, 'Hukuki meşruiyeti yok demiştiniz şimdi niye açıyorsunuz' diyorlar. O zaman hemen arkasından şunu demiştim: 'Bu PKK konusunda öyle ama Peşmerge'nin durumu, statüsü farklı.' Terör örgütüyle Peşmerge bir tutulabilir mi? Peşmerge orada Kuzey Irak yönetiminin, meşru, tanınmış bir yönetimin ve Irak ordusunun bir parçası. Peşmerge denilen şeyler, Irak ordusunun sadece Kuzey'de bulunan, maaşını da merkezi yönetimden alan bir parçası."

Etiketler: peşmerge, hükümet, terör
Okunma Sayısı: 719
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı