Adeta kâinatın bir özetidir.

Vücudumuzdaki kılcal damarlar, ekvatordan itibaren dünyanın çevresini dört defa dolaşacak uzunluktadır.

Vücudumuzdaki alyuvarlar mükemmel ahenk içinde vücudumuzun dengesini korumaktadır.

Hakikaten vücudumuz, mükemmel bir sistem içinde hareket ederek hayatımızı devam ettirir.

Geçtiğimiz Pazar günü Prof. Ömer Önbaş Bey’in Bursa Yeni Asya Derneği Konferans Salonu’nda vermiş olduğu konferansta bunu daha iyi anladık.

Alyuvarlardaki bu mükemmel dayanışma ve muavenetin nurlar ile irtibatlandırılması harika idi.

İşte Nur hizmetindeki temel prensipler bize istikameti göstermektedir.

Uzun bir tetkik ve çalışmanın bir sonucu olan bu sunum için Ömer Bey’e minnettar olduk.

“Gözümüze düşen bir hedeka koca bir dağı setreder” diyen Bediüzzaman Hazretleri, Risalelerdeki satırlar arasında eşsiz prensipler ile hizmetlerin istikamet ile yapılabileceğini öğretmektedir.

Hizmetlerde en küçük bir ihmalin nelere mal olabileceğini söylemektedir.

“Siz kat’i biliniz ki Risale-i Nur ve şakirtlerinin meşgul oldukları vazife, kâinattaki en muazzam mesailden daha ehemmiyetlidir.”

“Harice bakan şeylere bakıp vazife-i bakiyenizde fütur getirmeyiniz.”

“Siyaset ve diplomatlık bu vazifeyi göremez.”

“Bu bakımda Risale-i Nur’lara ekmek ve ilâç kadar bir ihtiyaç var”

Vücudumuzda meydana gelen en küçük bir aksaklık, bazen hayatımıza mal olduğu gibi, hizmetteki en küçük bir ihmalin ve ihanetin nelere mal olacağını yaşayarak görüyoruz.

Minnet altına girmenin dayanılmaz acısı,

Cereyanlara dayanmak ile yaşanılan aksaklıkları,

Şahıslara bağlı olan gayretlerin acı sonuçları,

Muvaffakiyet arayanların hüzünleri,

Maddî menfaatler için yüz suyu dökmenin ıztırapları,

Meşveretin ve şûrânın aleyhine hareketin neticelerini,

Mukabele beklentilerinin riyakârlıklarını, hep alyuvarların sistemli çalışmalarında meydana gelen aksaklıklara benzetebiliriz. 

Alyuvarların sırt sırta vermeleri ile vücudun sistemini nasıl ayakta tuttuklarını anladık.

Nur Risalelerindeki biribirini tamamlayan ifadeler, istikamet ile hizmetin devam edeceğini gösteriyor.

Demek ki hizmetlerimiz, vücudun mükemmel işleyen organlarına benziyor.

Bir meseledeki inhiraf bizim sukutumuza sebep olabiliyor.

Ömer Bey kardeşimize çok teşekkür ediyoruz.

Gayretlerini tebrik ediyoruz.

Ve, anlıyoruz ki, istikamet oldukça önemlidir.

İşte Yeni Asya’nın yaptığı budur.

Menfaatin değil hak ve hakikatin yılmaz savunucusu olduğundandır.

İnşallah bu ideal kıyamete kadar devam edecektir.

Ve, tarihe altın harflerle yazılacaktır bu serüven.

Her ne kadar sıkıntılar çeksek de…

Bizi ezmeğe çalışanlar da sonunda pişman olurlar mı bilemiyorum?