Halen iktidar da bulunan AKP’nin temelleri çok eskilere dayanır.

1969 yılı genel seçimlerinin öncesiydi.

Nurlar ile ilgisi olan Kahramanmaraş AP Senatörü Tevfik Paksu, Isparta AP milletvekili Hüsamettin Akmumcu, Arif Hikmet Güneri, Süleyman Arif Emre Adalet Partisi’nden ayrılarak  yeni bir parti kurmak isterler.

Böyle bir teşebbüsün ciddî olduğunu duyunca, merhum Zübeyir Ağabey telâşa kapılır.

Eski Isparta Milletvekili Tahsin Tola, Bayram Yüksel, Mustafa Sungur ve bu teşebbüste adı geçen, Hüsamettin Akmumcu, Said Özdemir ve Tevfik Paksu’yu İstanbul’a çağırır.

Bekir Berk Ağabey’in yazıhanesinde üç gün üç gece bu mesele müzakere edilir. 

Risale-i Nur’dan Zübeyir Ağabey’in ilgili bölümleri kendilerine okuması sonun da şöyle bir karara  varılır:

“Böyle bir partinin kurulmasına Nur Talebeleri taraftar olamaz, kurulduğu zaman da oy vermezler” diye toplantı sona erer.

Heyet bu bahislerin derlenip kendilerine verilmesini ister.

Bunun üzerine Zübeyir Ağabey, Nazilli’ye gider ve kısa zamanda Risale-i Nur’dan ölçüleri  “Beyanat ve Tenvirler” ismiyle toplar. Bu metin önce teksir halinde heyete ve arzu edenlere dağıtılır. Daha sonra kitap halinde basılır.

Fakat heyet Ankara’ya döndüğü zaman, Adalet Partisi’nden ayrılan milletvekillerinin desteği ile, yeni bir parti kurmaya karar verilir. Bunu duyan Demirel heyetteki kimseleri listeye aldığı halde bunları veto eder.

Seçimler olur, AP’den veto yiyen Erbakan, Konya’dan bağımsız olarak seçilir. Hacı Tevfik Paksu’nun kurulacak olan partinin başına geçmesi için Erbakan’a teklif götürdüğünde, onun da, “Ben şeyhime danışmadan böyle bir şeye karar vermem” deyişini anlattığında Zübeyir Gündüzalp şöyle der:

“Allah senden razı olsun Hacı Tevfik kardeşim! Bana Üstadıma sadâkat dersi öğrettin. Bir profesör, şeyhine sormadan bir iş yapmıyor. Bu olay bana müceddid ve cihanşümul bir hüviyeti olan Üstadıma sadâkatta ne kadar mesafe kat etmem gerektiğini çok güzel ders verdi. Allah senden razı olsun.” Neticede Millî Nizam Partisi kurulur ve Genel Başkanlığına da Necmettin Erbakan getirilir.

Bu  parti 71 muhtırasının sonunda Anayasa Mahkemesi’nce kapatılır ve Erbakan İsviçre’ye kaçar. Bu durumun ne kadar sakıncalı olduğunu bile derin güçler 1973 yılında genel seçim öncesinde askerî uçakla Erbakan’ı tekrar getirirler ve bu defa Millî Selamet Partisi’ni kurdururlar.

Bu parti seçimlerde 48 milletvekili alır ve CHP ile koalisyon kurar.

İşte AKP’ye kadar uzanan serüven bu şekilde devam etmiştir.