Aziz kardeşim..
Kadir Güler..
Soyadı gibi daima gülümseyen ve tebessüm eden bir sima.
Musluklarından su akmayan bir dershanede kaldık beraber yıllarca.
Kendisi, ortaokuldan sonra memuriyete geçti.
Daha sonra askerliği aynı yıllarda yaptık.
İyi konuşan bir hatipti.
Gazetemizde o yıllarda yazılar da yazardı.
Sonra Çorum’a yakın bir köyde görevine devam etti...
O yıllarda dayımın üvey torunu ile evlendiler.
Bu memuriyet yıllarında bir açılış vesilesi ile merhum Vali Fikret Koçak köye geliyor, burada Kadir kardeşim mükemmel bir konuşma yapıyor ve Vali Beye Merhum Şaban Döğen’in o yıllarda yeni hazırladığı “Müslüman İlim Öncüleri “adlı iki ciltlik kitabını hediye ediyor.
Vali Bey kendisine:
“Yarın sen benim yanıma bir gel” dediği zaman endişesi gittikçe artıyor. Sabahı zor ediyor.
Hanımı Hülya kardeşim:
“Rastgele konuştun, ihtilâl yeni yapıldı ne olacak şimdi, vali soruşturma açarsa?”
Sabah erkenden Kadir kardeşim büroya geldi ve endişeli idi, durumu anlattı.
Bende:
“Endişe etme git bir konuş“ dedim..
Gitti ve heyecan içinde geldi:
“Vali Bey bana, ‘evlâdım senin gibi aydın bir genç köyde olur mu? Seni istersen valilikte memur yapalım’ diye teklifte bulundu”. dedi.
Ben de, “hiç düşünme hemen kabul et” dedim ve valilikte göreve başladı.
Dışarıdan liseyi bitirdi, daha sonra Uğurludağ ilçesinde yazı işleri müdürlüğü görevine başladı.
İki yıla yakın burada kaymakam vekilliği yaptı.
Bu arada açık öğretimden de mezun olmuştu. Sonra Çorum Valiliği, Yazı İşleri Müdürlüğünü yıllarca devam ettirdi.
İnsanların sevgisini kazanan cevval bir mizaca sahipti.
Vâ esefâ...
Vefatından birkaç gün önce bizim bahçeye İhsan Maden kardeşimle geldiler, sohbetler yaptık, hasretlik giderdik...
Ve bir akşam üzeri benim Çorum dışında olduğum zamanda elim bir trafik kazasında Hakk’ın rahmetine kavuştu. Hülya kardeşim de hâlen ağır yaralı.
Mekânın cennet olsun canım kardeşim..tirdin..
Bütün sevdiklerine akrabalarına ve çocuklarına Hülya kardeşime taziyetlerimi iletiyorum.