"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ruh sağlığı

Raşit YÜCEL
16 Ocak 2019, Çarşamba
Bir genel başkanın dile getirdiği mesele, geçen hafta kamuoyunda çok tartışıldı. Evet, toplum hayatımızda bir ruhî bunalım olduğu inkâr edilmez.

Bu sıkıntıyı açığa vurup, akla hayale gelmeyen olayların meydana gelmesi bunun en büyük delili sayılır. 

Hangi haneler de nasıl fırtınalar kopuyor?

Bunu ancak o hanelerde yaşayanlar biliyor.

Eşlerin son yıllarda evliliklerine son vermeleri gittikçe artıyor.

Kız çocuklarının halleri aileyi hasta ediyor.

Erkek çocukları, anne ve babaya bunalımlar yaşatıyor.

İşyerinde ahengi bozan işçi ve memurlar, idaresi bozuk müdür ve patronlar, ülkenin idaresini allak bullak eden idareciler milletin ruh sağlığını bozuyor.

İş hayatı, ekonomik sıkıntılar, vergilerin ve zamların getirdiği ağır sorumluluklar, borçlarından uykusu ve huzuru kaçan insanlar, komşusunu çileden çıkaran nezaketsiz komşular…

Siyasetçilerin yalan ve yanlışları, hukuku ayaklar altına alan hukukçular, hapishaneleri dolduran nice masumlar.

İşte daha sayılamayacak derecede hayatın bu çekilmez halleri elbette toplumun ruh sağlığını bozmaktadır.

Eğer bu insanlar, manevî hayttan uzak bir yaşantı içinde iseler daha vahim bir vartanın içindedirler demektir.

Bediüzzaman buna “aklın iz’aç ve tacizi” olarak ele almaktadır.

Tabii bundan kurtulmak için ”galiben ya sarhoşluğa veya eğlenceye kaçar”

Bunun anlamı şudur:

Aklın daima sorgulaması ve taciz etmesi, ya sarhoşluğa veya eğlenceye kaçıştır.

Daha ilerisi cinayet veya intihardır.

Bu gün, toplumun bir nebze ayakta durması, bu manevî yapının az da olsa varlığıdır.

Ruh sağlığının sağlamlığı manevî hayatın kuvvetine bağlıdır.

“Din hayatın hayatı, hem ruhu, hem esası, ihyayı din ile olur şu milletin ihyası.” sözüne dikkat lâzımdır.

Dini hayatında sağlam esaslara bağlı olması gerekir.

Bunun için çare: Risale-i Nurlar’dır.

Onun bu milletin imanı ve istikameti için verdiği mücadele, yüz seneye yakın en büyük şahittir.

Hiçbir medeniyet ve fantaziyeler bunun yerini tutamaz.

Artık bu hakikatlere kimsenin yan gözle bakmaya hakları yoktur.

“Bu millet geçmişteki mefahirini, sair milletlere karşı Risale-i Nur ile ibraz edecektir.”

Hangi siyasî görüşe sahip olursanız olun, bu hakikatlere kulak vermek mecburiyetindesiniz.

Sair ülkelerden geri kalmamalısınız.

Ruh sağlığımızı normal ayarlara getirecek Nurlar’dır.

“Bütün firaklardan gelen feryatlar, aşkı bekadan ağlamaların tercümanlarıdır” hakikatine kulak veriniz.

Ruh sağlığımız buna bağlıdır.

Yoksa ummadığımız insanlardan meydana gelecek olumsuzlukların devamını göreceğiz.

Okunma Sayısı: 1718
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı