Gelin şu ahirzaman hadisatı ve sosyal hayatı içerisinde uzak durmamız, yakınlaşmamamız gerek insan gruplarından bir nebze bahis açalım, konuşalım, yazalım.
Yalan konuşanlar, yalan söyleyenler ve yalan işleri yapmaya kalkışanlar. İki dünyalarını da yakmıştır. Öyleyse bunlardan yalandan değil gerçekten uzak duralım…
Ahitlerinde, anlaşmalarında; sözlerini tutmayanlar. Kendilerini kandıran bu insanlardan uzak durmak lazım. Onlar isterse sonsuza kadar, sonsuz söz versinler aman kaçalım.
Devamlı bir şekilde menfilik, olumsuzluk, negatiflik saçanlar, yakınıp yol verenler. Bunların hayatta bir kere bile olsa kendilerine ve yaptıkları işlere müspet baktıkları vaki olmadığı için, boş vermek ve bu boşvermişlik tavrıyla onları kaale almamak, ehemmiyet vermemek insanı en azından psikolojik, ruhi ve akli olumsuzluklardan kurtarmak demektir.
Bir insanın birilerine saygı göstermesi ve hürmet etmesi demek kendisine saygı göstermek ve kendi şahsına hürmet etmek demektir. Kendisinin kendisine hürmeti olmayana hürmet etmek demek başkalarının hiçbir zaman kıymet-i harbiyesi olmamak demektir. Saygı gösterene saygı, hürmet gösterene, hürmet; hürmet ve saygının birinci basamağıdır.
Duygusuzluk ve türlü fikir, düşünce sahibi olmak ancak başkalarının duygularını sömürmekten geçiyorsa bunun adı duygu sömürüsü yapmak demektir. Kendi olumsuzluklarımızla başkalarının fikir, düşünce ve kalp kalelerini yıkmaya, onları kandırmaya hakkımız olmasa gerek.
Uzak duracağımız en meşhur ve yüksek kale ego benlik, enaniyet kalesidir. Bu kendini beğenmişliğin sonu daima hüsran ve gülerek kaleden düşerek parçalanmak olmuştur. Biz demek ve bizim tatlı, ballı havuzunda erimek evde olsa gerek diyoruz.
Kimse inanmasın kişiler yüzde yüz bir şekilde bir kişi başkasını maddi manevi suistimal ediyor. Her işi kötüye kullanıyor; milleti kandırıyor. Hayır asla belki o kendisini kandırıyor ve suistimal ederek zarara uğratıyor.
Son bir şey daha söylemek ve kendi kendimizi dinlemek istersek; sürekli biz konuşmayalım ve sürekli başkalarını dinlemeye mahkum etmeyelim. Dinlemeyi bilmek insanlığın en büyük erdemlerindendir. Dinleyen devamlı konuşanlardan daha karlı olabilir.