"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İmanın verdiği ölçü ve mikyas

Rifat OKYAY
17 Ekim 2014, Cuma 00:01
Bu kudsî hizmetin içinde olanlar veya kendisini içerisinde görenler veya bilenler, çok iyi bilsinler ki; iman, Kur’ân hizmeti kimseye muhtaç değildir.

Kendisini bu yolun yolcusu kabul edip de öyle bilenler daima kudsî iman, Kur’ân hizmetine muhtaçtırlar. Cenâb-ı Hak, Kerîm-i Mutlak daima bu hizmeti ayakta tutacak istihdam ve kuvvete maliktir.

İman, Kur’ân hizmetinde her zaman, maşallah, barekallah, aferin olmayabilir. Her halde ve her zamanda muinler, yardımcılar olmayabilir. Her hizmet ortamı normal şartlara haiz olmayabilir. Her hizmet bizlerin kabiliyetine uygun olmayabilir. Esas olan rıza-i İlâhidir ve maksatta hizmettir, dersek hiçbir olumsuz şart ve ortamdan etkilenmeyiz ve hizmette etkilenmez.
Hizmette tarafgirliğe girmemek ve iman hizmetinde kimseyi kimseye üstün tutmamak esas olduğu gibi, eğer vuku bulmuşsa fenalığa karşı da iyilikle mukabele etmek gerektir. Bizlerin vazifesi sadece imanî, Kur’ânî bir hayatı yaşayabilmek gayretidir. Yani şahsın vazifesi sadece fiilî ve kavlî tebliğdir. Netice yalnız ve yalnız Allah’a aittir. İlâhî emirlerde bile herkese ihtiyacı olanı vermek esas olduğuna göre; kimseden yapamayacağı iş ve hizmetleri beklemememiz lâzımdır. Ve mühim bir esastır.
Bu dünya hayatındaki imanlı bir hayatın güzelliklerini, lezzetlerini, zevklerini ve faidelerini anlatmak, göstermek ve yaşamaya çalışmak hizmet ehli için en mühim bir düstur olmalıdır. Menfiye, kötülüklere müracaat etmeden iyilikleri ve güzellikleri göstermek, sahip çıkmak ve yaşamak…
Bir hizmet ve vazife yapılması gerektiğinde nurun kahraman şakirdine düşen vazife o hizmette, vazifede en önde talip olmak ve sahip çıkmaktır. 
Hizmet yoldaşları daima birbirini takdir etmelidir. Eksikleri varsa görmemezlikten gelerek, incitmeden tamamlamaya çalışmalıdır.
Ehl-i hizmetin belki de en başka gelen bir özelliği de hizmette beraber ve bir olduğu, birlikte hareket ettiği ve beraber yürüdüğü arkadaşına, kardeşine, ağabeyine güvenmelidir. Güvenerek sahiplenmeli, sahip çıkmalıdır.
Olmaması gereken ve belki de en son olacak olan şu haleti: Hizmetteki sadakatsizlik ithamlarını elinden gelebiliyorsa hiç yapmamalıdır. Çünkü bunun ölçüsü, kıyası ve mikyası bizim elimizde değildir. Kimse kimseye bir elbise ve kılıf giydirmekle vazifeli değildir.
İhlâsla, uhuvvetle hakikatın kavranması için hepimizin büyük bir gayretin ve himmetin içerisinde olmamız gerekmektedir. İhlâs ve uhuvvetin birinci ve tükenmez kaynağı ise imandır, iman-ı tahkikidir, imanın verdiği ölçü ve mikyastır.

Okunma Sayısı: 1260
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı