Ehl-i iman kuvvetli bir imana… Tahkiki imana muhtaç… İnsanların, inançlı insanların kalpleri, ruhları, akılları imana muhtaç… İmanlı gönüller Nurlar’a muhtaç…

Ve böyle bir zamanda ehl-i imanın, mü’min ve muvahhid olan ehl-i İslâmın en çok muhtaç olduğu şey: İttihad, imanî, Kur’ânî, nuranî birlik ve beraberlik... Çünkü “Zaman cemaat zamanıdır” diyor Üstad Bediüzzaman…

Bütün her yerde hizmet için aşka, şevke ve ümidle çalışmaya vesile olsun diye katıldığımız İttihad Toplantıları’nın gayesi ve yapılma sebebi de buydu… Birlik, beraberlik, uhuvvet, tesanüd ve hizmette aşk ve şevk…

İşte böyle bir İttihad Toplantısı’nı geçtiğimiz Cumartesi günü Afyon’da yaşadık…

Nur dâvâsının birinci hadimi Üstad Bediüzzaman’ın ve Nur Talebelerinin çile çektikleri Afyon ve Afyon Hapishanesi ve Afyon mahkeme müdafaaları, Afyon için unutulmayacak hatıralardır…

Afyon kalesi, adeta Nurlar’ın müdafaasının yapıldığı ve beraat kararlarının alındığı Afyon’un ortasında nuranî bir kopmaz, sarsılmaz, dimdik ve unutulmaz bir mühür gibi duruyor…

Kur’ân tilâvetinden sonra Sadettin Önal Hocamızın yaptığı Risale-i Nur dersinden sonra başlayan İttihad Toplantısı’nda ilk konuşmacı Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Yavuzyiğitoğlu’nun, bu toplantıya katılımlarından dolayı Afyon cemaati ile çevre il ve ilçelerden gelen misafirlere teşekkür ederek başlayan girişinin ardından ittihad etmenin bu zamanda hizmetimiz için, neşriyatımız için farz olduğunu, bunun devamlılığının muhakkak gerçekleştirilmesi gerektiğini dile getirerek Yeni Asya Gazetesi’nin, İttihad Gazetesi’nin devamı olduğunu ve yaptığı neşriyat hizmetinin takdire şayan olduğunu, bunun gerek cemaatimiz tarafından ve gerekse dost çevremiz tarafından memnuniyetle karşılandığını ifade etti.

Gazetemiz Genel Yayın Müdürü Kâzım Güleçyüz’ün İttihad’ın o günkü şartlarda attığı başlıklardan ve yaptığı hizmetlerden örnekler sunarak yaptığı sohbet ise memnuniyet ve sevinçle dinlendi… Güleçyüz sırasıyla Hasan Şen, Hüseyin Yasul, Mustafa Şahin ve İbrahim Şencan’ı İttihad Gazetesi ile alâkalı hatıralarını anlatmak üzere kürsüye dâvet etti… Ve bu hatıraları cemaatimiz ilgi ve dikkatle izledi.

Hasan Şen Ağabey, “Benim Ahmet Feyzi Ağabeyle 5-6 senelik beraberliğim oldu. Afyon Mahkemesi’yle alâkalı bir hatıramı nakletmek isterim” sözlerini dile getirdi. Ahmet Feyzi Ağabeyin elli sayfalık müdafaası ve mahkeme heyetine karşı parmağıyla işaret ederek “İşte Mehdi, İşte Deccal” diyerek müdafaasının sonunda ayağa kalkacak ve infial gösterecek kadar şiddetli müdafaası… Ve mahkemenin bu telâşını yine ayağa kalkarak susturan Bediüzzaman’ın “Bu mesele cerh edilmez, bu mesele cerh edilmez..” hitabı mazi kıt’asından unutulmaz bir hatıraydı… Allah Üstad’dan ve onun kahraman, fedakâr, gayyur talebelerinden ebediyyen razı olsun.

Toplantıda Hüseyin Ağabeyin Emirdağ-Afyon’da geçen hayatı ve İttihad’la alâkalı anlattığı hatıraları ve ailesinin Üstad’ın duâlarına mazhariyetleri ayrı bir güzellikti…

Daha sonra Bursa’dan toplantıya katılan Mustafa Şahin (Van’lı) Ağabey İttihad’ın ilk sayfasında Risale-i Nur’dan atılan başlıkları gazetenin ilk sayfasını keserek  Molla Hamit Ağabeyin camcı dükkânında nasıl çerçevelettiklerini ve babasının bakkal dükkânına Üstad’ın alış veriş için geldiğini ve babasına duâ ettiğini, Üstad’ın Van’daki hatıralarından bir iki bahis anlatarak, geceye ayrı bir güzellik kattı.

İbrahim Şencan Ağabey ise babasının “Sen Nurçi mi olacaksin” itirazlarına rağmen, nasıl derslere katıldığını ve günde elli İttihad Gazetesi’ni esnafa nasıl dağıttığını o güzel Arnavut şivesiyle anlattı…

Toplantının sonunda Risale okumalarına, neşriyatımıza ve Üstad’a hasreti konulu olan mensur bir şiir Rifat Okyay tarafından okundu.

Kâzım Güleçyüz yapılan İttihad toplantısının muhteşem olduğunu ifade etti… “Nice İttihad buluşmalarında buluşmak ümidiyle” diyerek toplantıyı tertipleyen Afyon’lulara teşekkür etti…