"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nahnü havuz

Rifat OKYAY
20 Haziran 2021, Pazar
Dini hizmetler ve dine hizmet gaye-i hayali ile dine hizmetlerde bulunanların iddia edenler ve vasıflarına, sadâkatleri; din açısından değil, evvelâ bu gaye, hedef ve iddia edenler tarafından çok önemlidir.

Kudsî hizmetler evvelâ adı üstünde İlâhî bir mevhibe olarak algılanmalı ve isimlendirilmelidir. Bu hizmetlerde şahıslar, fertler, kim ve kimseler yoktur.

Kat’i olarak bilinmelidir ki, bir ihsan-ı İlâhî olarak omuzlara yüklenen imanî, Kur’ânî, İslâmî topyekûn bütün dini hizmetler; fani, geçici, âciz, zayıf ve muktedir olamayan fertlerin, şahısların, kimselerin sahiplenebileceği ve “ben, ben”, “ben yaptım, ben yaparım”,  “benden başkası yapamaz…vb” diyebilecekleri bir dünyevî, makam, mevkiî,  mansıp değildir… Olmamalıdır da…

Hakikat böyle iken ve çok kere çok kalemlerle ifade edilip, ilân edildiği halde hizmet hademeleri ya kendilerince ya da başkalarınca enaniyet, gurur, fahr tuzaklarına, şeytanın ve nefsin yardımıyla düşüyorlarsa bir söyleyip bin düşünmek, milyon kere okuyup binler kere yazmak lâzım gelir.

Ehl-i dünyanın adamlarında bu haller dünya adına, dünya menfaat ve makamları adına bulunabilir, olabilir. Bu demek değildir ki, hâ tamam demek ki ehl-i dünya bu tarz işleriyle başarılı görünüyorlar. Demek ki muvaffakiyet için bu hallere girmek lâzımdır, mübahtır.

Halbuki dünya işi ayrı, ahiret işi ayrı. Ahiretin işlerinde değer, dünya, kural ve kaideleri uygulanacaksa an şart ki; benlik, enaniyet, gurur ve zafer sarhoşluğu olmadan ahirete ve ahiret işlerine kuvvet veriyor,  parlatıyor ve yine hizmete medar olabiliyorsa ve zerre kadar zarar ve yanlışlık ortaya çıkmayacaksa, olmayacaksa…

Nahnü, biz hiçbir zaman hizmete talip, aday veya ben hizmetteyim diyen adamın aklından, fikrinden, kalbinden ve bütün fiillerinden çıkmamalıdır.

Tarihinde ve gelecekte “ben” ve “tek adamların” müsbet ve faydalı bir şekilde muvaffak ve başarılı olduğu görülmemiştir, görülmezde…

Yalnız ve yalnız kendine değil; perde arkasında ve önünde hizmete uzanan ve binlerle marifetle; maddî manevî hizmetlerin bir yerinden, bir şekilde tutan, tutturan , koşan, koşturan, gayretli ve gayyur insanların hakkını yeme!.. Mesuliyetlerini alma, nahnü havuzunda kal!..

Okunma Sayısı: 1159
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı