"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sarık konusuna gelince (10)

Rifat OKYAY
23 Ağustos 2017, Çarşamba
Son olarak Sünnet-i Seniyye konusunda Bediüzzaman Said Nursî’nin ifadelerinden bazılarını okuyarak; Sünnet-i Seniyye‘nin ehemmiyetini anlamaya çalışalım inşallah… “Evet, Cenâb-ı Hâk’ka iman eden, elbette O’na itaat edecek… Ve itaat yolları içinde en makbulü ve en müstakimi ve en kısası, bilâşüphe, Habibullahın gösterdiği ve takip ettiği yoldur…”, “Sünnet-i Seniyye’yi esas tutan, Habibullahın zılli altında makam-ı mahbubiyete mazhardır…”

“Elhasıl; Muhabbetullah, Sünnet-i Seniyye’nin ittibaını istilzam edip intac ediyor… Ne mutlu o kimseye ki, Sünnet-i Seniyye’ye ittibaından hissesi ziyade ola. Veyl o kimseye ki, Sünnet-i Seniyye’yi takdir etmeyip bid’alara giriyor…”,

“Sünnet-i Seniyye’nin içinde en mühimi, İslâmiyet alametleri olan ve şeaire de taalluk eden sünnetlerdir. Şeair, adeta hukuk-u umumiye nev’inden, cemiyete ait bir ubudiyettir. Birisinin yapmasıyla o cemiyet umumen istifade ettiği gibi, onun terkiyle de umum cemaat mes’ul olur. Bu nev’i şeaire riya giremez ve ilân edilir. Nafile nev’inden de olsa, şahsî farzlardan ehemmiyetlidir…”,

“Evet, Şeriat-ı Muhammediye ve Sünnet-i Ahmediye’de hiçbir mesele yoktur ki, müteaddit hikmetleri bulunmasın…”, 

“Sünnet-i Seniyye, saadet-i dareynin temel taşıdır ve kemalatın madeni ve membaıdır…”,

“Sünnet-i Seniyye edeptir. Hiçbir meselesi yoktur ki, altında bir nur, bir edep bulunmasın…”,

Bizlere düşen vazife ise her Sünnet-i Seniyye gibi “sarık” sünnetinde de hikmetiyle, maslahatıyla ve alâmetiyle kabullenmek ve hayatımızda uygulayabilmektir… “Evet, Şeriat-ı Muhammediye ve Sünnet-i Ahmediye’de hiçbir mesele yoktur ki, müteaddit hikmetleri bulunmasın…” Yine bize düşen uygulayabilmek ve yapabilmektir… Yoksa da engelleyenler düşünsün…

Elimizden geldiği kadar teferruatlı olarak sarık konusuyla alâkalı bilgileri, tarihi gelişimi ve kudsî kaynaklardaki ifade anlatımlarıyla aktarmaya çalıştık… Son söz ve kanaat olarak ahirzaman şartları gözönüne alındığında bile bir Sünnet-i Seniyye olarak sahip çıkılan ve tatbikine çalışılan sarık konusu; Müslümanların amel-i salih esasları çerçevesinde istimal edebilecekleri, namazlarında kullanabilecekleri olmazsa olmaz değil; olursa iyi olur, ahsen olur, sevap olur. Bir sünnet yerine getirilmiş olur, şeklindeki kabullenmeleri ve uygulamaları noktasından; dinî bir vazife ve dinî bir kıyafetin tamamlayıcı olması noktasından ehemmiyetlidir… Zaten önemli olan dinin esasları ve farzlarını ayakta tutmak ve sahip çıkmak noktalarından bid’alardan kaçınmak ve sünnetlere ehemmiyet vermek bu zamanın ehl-i irşadı için kaçınılmaz bir vazifedir…

Ne bahtiyardır ki o kimseler; Sırf Allah rızası için dinin esaslarına ve sünnetlerine sarılırlar ve sahip çıkarlar… Allah muvaffak etsin ve ecrini ihsan etsin, inşallah…

-S O N  -

Okunma Sayısı: 1359
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı