Çocuk eğitimiyle alâkalı bütün yazdıklarımızda konuşup söylediklerimizde, konferans ve seminerlerimizde dikkat çektiğimiz bir hususu, özellikle yazmamız ve dile getirmemiz gerekmektedir.
Çocuklarımıza eleştiriyi yaparken; “Nereye kadar?” sorusunu sormamız ve gereğini bu cevaba göre yapmamız gerekmektedir.
Özellikle ebeveyn olarak çocuk terbiyesinde tertip, intizam, ölçü ve yerinde; güzel, iyi, faydalı eğitimler vermektense eleştirmeyi, tenkidi ve açık arayarak ofsayta düşürmeyi yeğleriz, tercih eder ve daima uygulamaya çalışırız. Ne için diye sorsak; çocuğun iyiliği için, çocuğun iyi olması için, iyi ve güzel, faydalı fiiller yapması için deriz. Alelekser bu böyledir, böyle cevap alırız.
Ve korkulan şey ise devamlı eleştirilen ve açıkları aranan çocuklar, maalesef kendilerine reva görülen ve devamlı uygulanan bu davranışı bir huy, bir karakter ve yapılması lâzım gelen bir vazife gibi benimserler ve ömürleri boyunca da yapmaya, uygulamaya çalışırlar.
Bizlerin eğitimciler olarak, ebeveyn olarak ve eğitimin tamamlayıcısı bütün faktörler olarak yapabileceğimiz her türlü yapıcı, eksik giderici ve tamamlayıcı tutum ve davranışlarımız daima eleştirilerin ve tenkitlerin önüne geçebilirse o zaman çocuklarımızdan eleştirdiklerimizin daha düzgün, daha olumlu, daha kabul edilebilir ve eksikleri tamamlayabilir olarak yapılmasını, uygulamasını ve öğrenilmesini bekleyebiliriz.
Müsbet müsbeti, menfi menfiyi hatırlatır, akla getirir ve yaptırır kendilerince daima yapıcı olarak kendimizce kararlaştırıp veya kararlaştırmadan yapabileceğimiz tenkitlerimizin yerine tamamlayıcı ve eksik giderici, yanlışları doğru yapıcı bir davranış ve tutumda olabilirsek bu çocuklarımızın açısından daha faydalı, iyi ve güzel olacaktır inşallah.
Görmemeyi değil, görüp de farkında değilmiş gibi tabir etmeyi denemek daha iyi olacaktır… Duymamamız değil duyup da doğrusunu, iyi ve güzelini çocuklarımıza duyurabilmek daha isabetli bir hareket olacaktır.
Yoksa devamlı eleştirerek yalama haline getirilmiş bir vida gibi eğitimi, çocuk eğitimini yerli yerine ve doğru olarak oturtamaz ve iyilik zannıyla devamlı olarak çocuklarımıza kötülük yapmış oluruz.