"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hayatı hak, kalbi marifet, lisanı muhabbet

Risale-i Nur'dan
20 Ocak 2019, Pazar
Meşrûtiyet, meşveret-i şer’iyedir. O vücud-u nuranînin kuvvete bedel, hayatı haktır, kalbi marifettir, lisanı muhabbettir, aklı kanundur, şahıs değildir.

Sual: “İstibdat nedir; Meşrûtiyet nedir?”

Cevap: İstibdat tahakkümdür, muamele-i keyfiyedir, kuvvete istinad ile cebirdir, rey-i vahiddir, sû-i istimalâta gayet müsait bir zemindir, zulmün temelidir, insaniyetin mâhîsidir. Sefalet derelerinin esfel-i safilînine insanı tekerlendiren ve âlem-i İslâmiyet’i zillet ve sefalete düşürttüren ve ağraz ve husûmeti uyandıran ve İslâmiyet’i zehirlendiren, hatta her şeye sirayetle zehrini atan, o derece ihtilâfatı beyne’l-İslâm îka edip, Mutezile, Cebriye, Mürcie gibi dalâlet fırkalarını tevlid eden, istibdattır.

Evet, taklidin pederi ve istibdad-ı siyasînin veledi olan istibdad-ı ilmîdir ki Cebriye, Rafıziye, Mutezile gibi İslâmiyet’i müşevveş eden fırkaları tevlid etmiştir.

Sual: “İstibdat bu derece bir semm-i kàtil olduğunu bilmezdik. Lehülhamd, parçalandı. Onu esasıyla tedavi edecek olan tiryak-ı Meşrûtiyeti bize tarif et.”

Cevap: Bazı memurların ef’ali, adem-i ülfetten dolayı size yanlış ders gösterdiği ve şiddetten neş’et eden müşevveşiyetle hâl-i hâzırdan fehmettiğiniz Meşrûtiyeti tefsir etmeyeceğim. Belki hükûmetin hedef-i maksadı olan Meşrûtiyet-i meşruayı beyan edeceğim:

İşte Meşrûtiyet “Ve işlerde onlarla istişare et.” [Âl-i İmran Sûresi: 159]; “Onların aralarındaki işleri istişare iledir.” [Şûrâ Sûresi: 38] âyet-i kerîmelerinin tecellisidir ve meşveret-i şer’iyedir. O vücud-u nuranînin kuvvete bedel, hayatı haktır, kalbi marifettir, lisanı muhabbettir, aklı kanundur, şahıs değildir.

Evet, Meşrûtiyet hâkimiyet-i millettir; siz dahi hâkim oldunuz. Umum akvamın sebeb-i saadetidir; siz de saadete gideceksiniz. Bütün eşvak ve hissiyat-ı âliyeyi uyandırır. Uyku bes! Siz de uyanınız. İnsanı hayvanlıktan kurtarır; siz de tam insan olunuz. İslâmiyet’in bahtını, Asya’nın tâliini açacaktır. Size müjde. Bizim devleti ömr-ü ebedîye mazhar eder. Milletin bekasıyla ibka edecek; siz daha me’yus olmayınız. Bir ince tel gibi her tarafa heva ve hevesin tehyici ile çevrilmeye müstaid olan rey-i vahid-i istibdadı lâyetezelzel bir demir direk gibi, lâyetefellel bir elmas kılıç gibi olan efkâr-ı ammeye tebdil eder; siz de, sefine-i Nuh gibi emniyet ediniz. Herkesi bir padişah hükmüne getiriyor; siz de hürriyetperverlikle padişah olmaya gayret ediniz. Esas-ı insaniyet olan cüz-i ihtiyarı temin eder, azad eder; siz de câmid olmaya razı olmayınız. Üç yüz milyondan ziyade ehl-i İslâm’ı bir aşiret gibi birbirine rabteder; siz de o rabıtayı muhafaza ediniz. Zira meşveret perdeyi attı; milliyet göründü, harekete geldi. Milliyet içinde, İslâmiyet ışıklandı, ihtizaza geldi. Zira milliyetimizin ruhu İslâmiyet’tir; hakikî ve nisbî ve izafîden mürekkeptir. Başka millete benzemiyoruz.

Beyanat ve Tenvirler (İçtimaî-Siyasî Tesbitler), s. 45-48

Lûgatçe:

adem-i ülfet: Alışkın olmamak.

ağraz: Kötü niyetler; kinler.

akvam: Kavimler, milletler.

bes: Yeter, yeterli.

beyne’l-İslâm: Müslümanlar arasında.

câmid: Cansız, ruhsuz.

efkâr-ı amme: Kamuoyu.

esfel-i safilîn: Aşağıların en aşağısı.

eşvak: Şevkler, istekler.

husûmet: Düşmanlık.

ibka: Bâkîleştirme, devam ettirme.

ihtilâfat: İhtilâflar, anlaşmazlıklar.

ika: Ortaya çıkarma.

istibdat: Baskı, keyfî idare.

izafî: Göreceli.

lâyetefellel: Kırılmaz ve körelmez.

lâyetezelzel: Sarsılmaz.

mâhî: Mahvedici, yok edici.

me’yus: Ümitsiz.

müşevveş etmek: Karıştırmak.

nisbî: Kıyas ile olan; diğerine göre; göreceli.

rey-i vahid: Tek bir kişinin görüşü, arzusu.

semm-i kàtil: Öldürücü zehir.

tahakküm: Zorbalık etme, zorla hükmetme, hükmü altına alma.

tehyic: Heyecanlandırma.

tevlid: Doğurmak, ortaya çıkarmak.

Okunma Sayısı: 1943
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı