"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İnsan “inkâr” ile nasıl yaşayabilir?

Risale-i Nur'dan
18 Aralık 2018, Salı

SEKİZİNCİ İŞARET

Sual: Sâbık işaretlerde ispat ettiniz ki, dalâlet yolu kolay ve tahrip ve tecavüz olduğu için çoklar o yola sülûk ediyorlar. Halbuki sair risalelerde kat’î delillerle ispat etmişsiniz ki, küfür ve dalâlet yolu o kadar müşkülâtlı ve suubetlidir ki, hiç kimse ona girmemek gerekti ve kabil-i sülûk değil. Ve iman ve hidayet yolu o kadar kolay ve zâhirdir ki, herkes ona girmeliydi.

Elcevap: Küfür ve dalâlet iki kısımdır: Bir kısmı, amelî ve fer’î olmakla beraber, iman hükümlerini nefyetmek ve inkâr etmektir ki, bu tarz dalâlet kolaydır. Hakkı kabul etmemektir; bir terktir, bir ademdir, bir adem-i kabuldür. İşte bu kısımdır ki, risalelerde kolay gösterilmiş.

İkinci kısım ise, amelî ve fer’î olmayıp, belki itikadî ve fikrî bir hükümdür. Yalnız imanın nefyini değil, belki imanın zıddına gidip bir yol açmaktır. Bu ise bâtılı kabuldür, hakkın aksini ispattır. Bu kısım, imanın yalnız nefyi ve nakzı değil, imanın zıddıdır. Adem-i kabul değil ki kolay olsun. Belki kabul-ü ademdir ve o ademi ispat etmekle kabul edilebilir. “El-ademü lâyüsbetü” [Yokluk ispat edilemez] kaidesiyle, ademin ispatı elbette kolay değildir.

İşte sair risalelerde imtina derecesinde suubetli ve müşkülâtlı gösterilen küfür ve dalâlet bu kısımdır ki, zerre miktar şuuru bulunan, bu yola sâlik olmamak lâzımdır. Hem bu yol, risalelerde kat’î ispat edildiği gibi, o kadar dehşetli elemleri var ve boğucu karanlıkları var ki zerre miktar aklı bulunan, o yola talip olmaz.

Eğer denilse: Bu kadar elîm ve karanlıklı, müşkülâtlı yola nasıl ekser insanlar gidiyorlar?

Elcevap: İçine düşmüş bulunuyorlar, çıkamıyorlar. Hem insandaki nebatî ve hayvanî kuvveleri, akıbeti görmedikleri, düşünemedikleri ve o insandaki letaif-i insaniyeye galebe ettikleri için çıkmak istemiyorlar ve hâzır muvakkat bir lezzetle müteselli oluyorlar.

Sual: Eğer denilse: Dalâlette öyle dehşetli bir elem ve bir korku var ki, kâfir, değil hayattan lezzet alması, hiç yaşamaması lâzım geliyor. Belki o elemden ezilmeli ve o korkudan ödü patlamalıydı. Çünkü insaniyet itibarıyla hadsiz eşyaya müştak ve hayata âşık olduğu halde, küfür vasıtasıyla, mevtini bir idam-ı ebedî ve bir firak-ı lâyezalî ve zeval-i mevcudatı ve ahbabının vefatlarını ve bütün sevdiklerini idam ve müfarakat-ı ebediye suretinde, gözü önünde, daima küfür vasıtasıyla gören insan nasıl yaşayabilir? Nasıl hayattan lezzet alabilir?

Elcevap: Acib bir mağlâta-i şeytaniye ile kendini aldatır, yaşar. Sûrî bir lezzet alır zanneder. Meşhur bir temsille onun mahiyetine işaret edeceğiz. Şöyle ki...

(Devamı var)

Lem’alar, On Üçüncü Lem’a, s. 161

LÛ­GAT­ÇE:

adem: yokluk, hiçlik.

adem-i kabul: kabul etmemek.

dalâlet: sapkınlık, iman ve İslâmiyet yolundan sapma.

fer’î: asılla ilgili olmayan, ayrıntı.

firak-ı lâyezalî: bitmeyen ayrılık, ebedî ayrılış.

idam-ı ebedî: dirilmemek üzere yok oluş.

imtina: imkânsızlık, olamayış.

kabil-i sülûk: yürünebilir, gidilebilir.

kabul-ü adem: yokluğu kabul etmek.

kuvve: kuvvet, güç, duyu, duygu.

küfür: inkâr; Allah’ın varlığına, birliğine inanmama, imansızlık, dinsizlik.

letaif-i insaniye: insanı insan yapan manevî duygular, hisler.

mağlata-i şeytaniye: şeytanın insanları aldatmak ve şaşırtmak için telkin ettiği, söylediği sözler.

mevt: ölüm.

muvakkat: geçici.

müfarakat-ı ebediye: sonsuz ayrılık.

müştak: aşırı isteyen, arzu eden.

nakîz: zıt, karşıt.

nefyetmek: inkâr etmek, yok saymak.

sâbık: geçen.

sâlik olmak: bir yola girmek, bir yolda gitmek.

suubetli: zor, güç.

sûrî: görünüşte.

sülûk etmek: bir yola girmek, bir yol tutmak.

zeval-i mevcudat: varlıkların yok olması.

Okunma Sayısı: 2807
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı