"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Vahdet ve ittifakı muhazafa etmeli

Risale-i Nur'dan
25 Ağustos 2015, Salı
..Risale-i Nur şakirtlerinde fevkalade bir sadakat ve sebat ve uhuvvet ve ihlas ve kahramanlık var ki, bu acip zamanda binler esbab-ı fesat ve ifsat içinde vahdetlerini ve ittifaklarını ve hizmette ciddiyetlerini muhafaza ediyorlar.

Aziz, sıddık, müteyakkız, samimi, müttehid, mübarek kardeşlerim, 

Ben de sizi tebrik ediyorum ki, şeytan-ı cinnî ve insînin desiselerini akim bıraktınız. Cenab-ı Hak sizi bu hizmet-i Nuriyede daima muvaffak eylesin, âmin. Ve sizden ebeden râzı olsun, âmin. 

Eskide, bir zaman Barla’da, bütün tarikatların şecere-i külliyesini tanzim ve istinsah etmek için Hafız Ali ile Hüsrev o vakit o işte bulundular, çalıştılar. Tâ o vakitte bu iki zat, ileride Risale-i Nur’a ehemmiyetli hizmette bulunacaklarını ve başta iki göz gibi, iki bakar bir görür diye kuvvetli bir temenniyle ümit etmiştim. Cenab-ı Hakka hadsiz şükür olsun ki, o ümidim o zamandan beri tahakkuk etti ve ediyor ve şimdi tam oldu. 

Kardeşlerim, sizde vuku bulan küçücük kusurları çok i’zam etmeyiniz. Yalnız ben değil, belki zannediyorum ki, hakikate muttali olan herkes tasdik eder ki, Isparta ve havalisindeki Risale-i Nur şakirtlerinde fevkalade bir sadakat ve sebat ve uhuvvet ve ihlas ve kahramanlık var ki, bu acip zamanda binler esbab-ı fesat ve ifsat içinde vahdetlerini ve ittifaklarını ve hizmette ciddiyetlerini muhafaza ediyorlar. 

Bu kadar fırtınalı hadiseler içinde Risale-i Nur’u muattal bırakmadınız, söndürmediniz; belki öyle parlattınız ki, bizi de ışıklandırıp gayrete getirdiniz. Ve bilhassa bahar mevsiminde, umumî gaflette ve derd-i maişetin verdiği dehşetli bela içinde böyle kemal-i şevk ve gayretle Risale-i Nur’a çalışmak, hakikaten bir inayet-i İlahiyedir. Sizleri bütün ruhumuzla tebrik ediyoruz. Ve kalemlerini bizim hesabımıza çalıştırmaya karar veren altı müttehid, kahraman bir ruh, altı ceset ve altı yeni Said yerinde ve yirmi bir kardeşimi, yirmi bir Abdurrahman ve Abdülmecid yerinde kabul ediyorum. Cenab-ı Hak, o kalemlerin siyah nur olan mürekkeplerini, hadis-i sahihin nassıyla, herbir dirhemini, yüz dirhem şehid kanı kıymetinde yevm-i haşir ve mizanda defter-i hasenatlarına ilâve eylesin. Amin. 

Nakkaş Mehmed ve Âsım’ın vârisi Babacan, hem hayatta, hem Risale-i Nur hizmetinde bulunmaları beni mesrur eyledi. 

***

Aziz, sıddık kardeşlerim!

Merhum Mehmed Zühdü’nün vefatı hakikaten Risale-i Nur cihetinde büyük bir zayiattır. Fakat, Cenab-ı Hakka hadsiz şükür olsun ki; o mübarek zat, az bir zamanda Risale-i Nur’a pek çok hizmet eylemiş. Kırk elli sene vazife-i nuriyesini, sekiz on senede tamamıyla yapmış. Ve manen içimizde, dairemizde, o fevkalâde hizmetiyle parlak bir surette yaşıyor. Hasenat cihetinde ölmemiş, daima defter-i a’maline, daha kesretli hasenat yazılıyor. Hatta ben de, eskide, sarih ismiyle birkaç defa, Risale-i Nur talebesi ünvanıyla yüzer defa onu ve onu Risale-i Nur’a veren merhum pederini manevî kazançlarıma şerik ettiğim gibi; şimdi sarih ismiyle bazı gün elli defaya yakın hissedar oluyor. Demek, onun hayat kazancı ziyadeleşmiş. Cenab-ı Hak, onun akaribine sabr-ı cemîl ve ona mağfiret-i kâmile ihsan eylesin, âmin.

O mübarek, kalemini bize vermişti; ben de onu, hem Abdurrahman, hem Abdülmecid yerinde kabul etmiştim. Onu vefat etmemiş gibi, daima kalemi işler hükmünde kabul ediyoruz. İki yüze yakın masumları, hanesinde Kur’ân’ı ve Risale-i Nur’u ders veren o mübarek zat, aynen Abdurrahman gibi, az bir zamanda uzun bir ömrün vazifesini çabuk görmüş; bitirmiş, gitmiş. Kardeşimiz Kâtip Osman’ın onun hakkında yazdığı parlak fıkra, lâhikaya girdi. Hakikaten o zat, o fıkraya lâyıktır. İnşaallah Isparta’da o sistemde çoklar daha çıkacak, bu acıyı unutturacak. Benim tarafımdan onun validesini ve çocuklarını tâziye ediniz.

Kastamonu Lahikası, s. 350, 152. ve 153. mektuplar

Okunma Sayısı: 1821
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı