Şöyle ki: Trump, bir basın toplantısında Müslüman göçmenler ve Suriyeli sığınmacılar hakkında konuştu. Ve hiç çekinmeden, eğer başkan seçilirse ülkedeki bütün Müslümanların, Müslüman olduklarını belli eden özel bir kimlik kartı taşıma zorunluluğu getireceğine dair bir açıklama yaptı.

Bu açıklamalar, Yahudilerin ve diğer azınlıkların baskı altında olduğu Nazi Almanya’sını akıllara getirdi. Nazilerin kontrolü altındaki Yahudilere, üzerinde Nazi dillerinde söylenen ‘Jew’ (Yahudi) yazan ‘Davut Yıldızı’ zorla takıldı.

Trump, Yahoo’ya verdiği röportajda; ‘Daha önce hiç yapmadığımız şeyleri yapmak zorunda kalabiliriz’ dedi. Ayrıca ‘Bazı insanlar buna tepki gösterecek, ama artık herkes güvenliğin öneminin farkında.’ diye de ekledi.

Tarih, Yahudilerin katledilmelerini aklamaya zemin hazırlamak için hükümet kontrolünde uygulanan metodları, Nazi Almanya’sında ve soykırımında kullanıldığını açıkça göstermektedir.  

Hitler’in hakimiyeti boyunca Nazilerin politikası olan Avrupa’daki Yahudileri insanlıktan çıkarmayı, tecrit etmeyi amaçlamış psikolojik yöntemlerden biri olan zorla kimlik rozeti takmak, açıkça Yahudileri herkesten farklılaştırarak damgalamıştır.

Bu yöntem, milyonlarca Yahudi’nin ve aşağı görülen diğer ırkların ölümlerini, sınırdışı edilmelerini ve toplumdan ayrışmalarını kolaylaştırdı.

Trump ayrıca, bütün camilerin gözetim altında tutulması gerektiğini, güvenlik tehdidi şüphesi olduğunda mahkeme kararı şartı olmadan kapatılması gerektiğini söyledi. 

Ve ‘Düşman hakkında bilgilere ulaşmak için yapılması hiç düşünülmeyen katı kurallar koyulmalıdır’, ‘Bir yıl önce açıkça hiç düşünmediğimiz şeyleri artık yapmak zorundayız.’ ifadelerini kullandı.

Trump sözlerine, ‘Bir çok şeyi didik didik etmek zorundayız. Özellikle camileri çok dikkatli bir şekilde inceleyeceğiz.’ diyerek devam etti.

Haddini bilmez Trump, genel olarak Müslümanlardan ve göçmenlerden nefret eden, yobazlığını devletin gücüyle kullanmayı isteyen çok tehlikeli bir aday.

Amerikalı Müslümanlara karşı artan gözetimleri, izinsiz aramaları arzulayıp arzulamadığı sorulduğunda ise, bir dizi ciddî tedbir üzerinde düşüneceğini söyleyerek cevap verdi.

Trump ayrıca Müslümanların inançlarını belirten özel kimlikleriyle bir veribankası oluşturulup özel testlere tabi tutulması gerektiği görüşünde. Ayrıca fikirlerini açıklarken ‘yapmak zorundayız’, ‘çok dikkatli olmamız lâzım’ ifadelerini de bolca kullanıyor.

Sonuç olarak, Hitler Almanya’sının şeytanî fikirleri, Amerika’da yeniden doğdu. Canavar, yobazlığını ve şeytanî fikirlerini destekleyen birçok ahmak Amerikalının desteğini alarak Birleşik Devletler başkanı olmak için adaylığını koydu.

Amerikalılar bu insî şeytanı görebilecekler mi bakalım? ‘Zaman, en büyük müfessirdir.’ deyip bekliyoruz.

Çeviri: Ömer Faruk Güleçyüz