"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gençler süpürgeyi eline alıp, üretime yönelmeli

08 Ocak 2015, Perşembe
Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği Başkanı Yaşar Küçükçalık, iş beğenmeyen üniversite mezunu gençleri eleştirerek, “Bence işsizliğin sebebi Türkiye’deki ekonomi değil. Gençler kendilerine bir bakmalı. Ellerine süpürgeyi alıp, rozetlerine bakmaksızın işin içinde olmalılar. Herşey sıfırdan başlar” dedi.

Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği Başkanı Yaşar Küçükçalık, Türkiye’nin tekstil sektörünü 2014 yılında iyi bir durumda kapattığını, ihracat hedeflerini ise yüzde 5-8 ilerisinde gerçekleştirdiğini söyledi. Yaşar Küçükçalık, komşu ülkelerdeki iç savaşların satışları olumsuz etkilediğini belirterek, “Biz bu komşularımıza kendi markamızla mal satıyoruz. Onun için onlarla aramızı çok iyi tutmalıyız” dedi. Yaşar Küçükçalık, sorularımıza şöyle cevap verdi:

Türkiye ev tekstili sektöründe 2014’ü nasıl kapattı?

İyi kapattı. Çok büyük bir problem yok. Tektstil sektörü  muhakkak ki dünyadaki ekonomik gelişmelerle çok ilintili bir sektör. Fakat, bizim tekstilcimizin bir avantajı var. Pazarı kendi kreit edebiliyor. Bunu da yeni ürünlerle kreit edebiliyor. Onun için bizde işler çok fazla ekonominin en azından getirmiş olduğu dezavantajları kapatabilecek elimizde enstrümanlar olabiliyor. Onun için bizde işlerin arasındaki farklar çok büyük değil. Bizim çok stabil gidişatımız var. O stabilimizi 2014’te de koruduk. Her geçen gün Türkiye’nin tekstil sektörünün bilgimizin ve içinde bulunduğumuz coğrafyanın konumu ile beraber daha çok artacağı kanaatindeyim. Nasıl ki, bugün Avrupa üretim yapmasa da kendi özgün kreasyonlarıyla, farklılıklarıyla birşeyler yapabiliyor. Bugün bile baktığınız zaman İtalya’nın, Almanya’nın ihracatları çok ciddî rakkamlar. Bunun sebebi nedir? Kendi konseplerini dünyaya satabilmek. Biz artık sadece mal satmayla o söylediğimiz cirolara gelemeyiz. Malla beraber, hizmet ve belli bir hikâyenin kapsamında o malları satmak işin artık olmazsa olmazı. Zaten bizim maliyetlerimizde sadece mal üretmek idare etmez. 

TEKSTİLDE RAKİBİMİZ ÇİN DEĞİL, HİNDİSTAN

Ev tekstilinde Türkiye dünyada iyi bir yerde mi?

Ev tekstilinde Türkiye dünyada ne durumda dediğiniz zaman Türkiye’nin şu anda dünyadaki rakibi Hindistan.  Çin değil. Şunu da bildirmek isterim ki, Çin eski Çin değil. Gayet güzel mallar üretiyor. Sadece ev tekstilinde değil, genel tekstil konusunda da Çin bizim fersah fersah ilerimizde. Onu herkes bilsin. Bizim Uzakdoğu’yu yakalamamız lâzım. Bilhassa doğal elyaf dışındaki yapay elyaflarda Türkiye dünyanın çok gerisinde. Doğal elyaflarda bir yerde olduğumuzu söyleyebilirim. Ama sadece pamuk. Yapay elyaflarda polyester ve naylonda Türkiye işin çok gerisinde. Daha çok katetmesi yol var. 

Komşu ülkelerdeki iç savaşlar satışlarımızı etkiliyor mu?

Etkilemez olur mu. Şu an bizim en önemli dinamizmimiz komşularımız. Çünkü biz bu komşularımıza kendi markamızla mal satıyoruz. Onun için onlarla aramızı çok iyi tutmalıyız. Onlar ülkelerimize geldikleri zaman kendilerini iyi hissetmelerini sağlayabilmeliyiz. Bu işin olmazsa olmazı. Burada neleri bahsedelim. Kuzey Afrika ülkelerini, Ortadoğu’yu, Rusya’yı, Balkanları. Bunlar bizin çok önemli oyuncularımız. 

Türkiye’de aileler evdeki tekstil çeşitlerini kaç yılda bir değiştiriyor. Bir istatistik tuttunuz mu?

Evet, istatistikler yaptırdık. Eskiden aileler 8 yılda bir perde değiştirirdi. Şimdi bu 2-3 seneye indi. Bundaki en önemli faktör maliyetlerin ucuzlaması, çeşidin fazlalaşması. Zaten çeşitlilik ve fiyattaki makulleşme pazarda derinlik meydana getirir. Bu işin olmazsa olmazıdır. Siz ev parası kadar perdeye para verirseniz perdeye 10 sene gözünüz gibi bakarsınız. 

Bazı sanayiciler Türkiye’nin az üretip, çok tükettiğini ileri sürdü. Bu durum Türkiye için bir tehlike mi?

Türkiye’nin son 10-12 senelik konjonktöründe gençlerin yönlendirilmesi maalesef üretime değil. Gençler kolay nasıl bir şeyler yapabiliriz ona bakıyorlar. Kolay yoldan nasıl olur diye düşünüyorlar. Ama gençlerin şunu bilmesi gerekir ki, hayattan zevk alabilmeleri için meslek sahibi olmaları gerekiyor. Önce bunu gençlerimizden başlatmamız lâzım. 

İŞSİZLİĞİN TEK SEBEBİ EKONOMİ DEĞİL

Üniversite mezunlarının büyük bir bölümünün işsiz olmasını neye bağlıyorsunuz?

Şöyle söyleyeyim. Bence işsizliğin sadece sebebi Türkiye’deki ekonomi değil. Gençler kendilerine bir bakmalı. Rozetlerine, marufluğa bıkmayı bırakmalılar. Ellerine süpürgeyi alıp, rozetlerine bakmaksızın işin içinde olmalılar. Herşey sıfırdan başlar.

2023 hedefi olan 500 milyar dolar ihracat hedefi size göre gerçekleşecek mi?

Olacak, olacak. Bir defa Türkiye şunu görecek ki, üretmekten başka çaremiz yok. Gençliğimiz de iş sahibi olmaktan, üretmekten başka çarelerinin olmadığını görecekler. Türkiye bir defa potansiyelli bir ülkedir. Bu potansiyelimizin ortaya çıkması için birbirimize kenetlenmeliyiz.

Röportaj: Erol Doyuran / [email protected]

Okunma Sayısı: 1313
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • rıdvan yıldız

    8.1.2015 10:03:28

    sayın erol doyuran ewet 2 yıllık iki üniversite bitiren oğlum askelik bitmiş iş bulamıyor bursa gibi bir yerde otomotiv bölüm mezunu lütfen yardımcı olun

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı