2015-2016 Eğitim Öğretim Yılı başladı. Aileler kırtasiye malzemesi telâşını henüz bitirebilmiş değil. Bir çok veli okuldan eline tutuşturulan kırtasiye malzemesi listesiyle kırtasiye ve zincir marketlerin kırtasiye reyonlarında listesini tamamlama telâşesini sürdürüyor. Biz de sektörde 12 yıldır istikrarlı bir şekilde ve kırtasiyecilik sektöründe yeni konsepti ve özenli bir Ar-Ge ile hazırlanmış ürünleriyle öne çıkan KIDEMLİ Kırtasiye’nin Genel Müdürü Selim Varıcı’dan, kırtasiye tüketicisi velilerin dikkat etmesi gereken konuları ve sektörün durumunu sorduk. Buyrun...

Tüketici kırtasiye ürünlerinde nasıl yanıltılıyor?

Kırtasiye ürünleri genelde eğitim sezonu başında tek seferde alındığı için tüketici çoğu zaman yanılabilmektedir. Çünkü tüketici diğer alış verişlerde olduğu gibi kırtasiye sektöründeki fiyatları pek bilemez. Alış verişler de genellikle çocukla birlikte ve yoğunluk içerisinde olduğundan fiyatları karşılaştıracak bilgiye de sahip olmaz. Okuldan verilen listeyi tamamlamaya çalışır. Sektöre geleneksel olarak baktığınızda, kırtasiyecilik dönemsel bir iş olarak yapılagelmiştir, bir bakıma bırakın alıcıyı, satıcının da aslında çok tanımadığı bir sektördür. Kırtasiye’de ürünlerde müşterinin dikkatini çekebilecek birkaç üründe uygun fiyat politikası uygulanır. Yan ürünlerde ise veliyi yanıltacak şekilde üç dört kat fazla fiyatlar oluşturulur. Bu manada ciddî altyapısı olmayan satış noktalarında satıcı, ürünü tanımazsa, kalitesini bilmezse sonuçta müşterisine verimsiz bir alış veriş sunmuş olur. Çünkü kırtasiye sektöründe yılda üç dört gün satış yapıp vurgun vurmak gibi bir anlayış yerleşmiş. 

Müşteri, gereksiz tüketime zorlanıyor mu?

Biz KIDEMLİ olarak, raflarımızda gereksiz ve lüzumsuz ürün bulundurmuyoruz. Çünkü çocuk bazen albenisine kapıldığı ürünlere meylediyor. Gereksiz ürüne yönelebiliyor. Biz bunu ölçüler içinde tutuyoruz. Hem çocuğun zevkine, hem de ailenin bütçesine hitap eden, ihtiyacı da tam karşılayan bir strateji izliyoruz. Hatta bazı ürünleri ihtiyaçtan ziyade çocuğun albenisine kapılacağı ürünler ise ve ihtiyaç dışı ise aile bütçesini de gözeterek bazen rafımıza dahi almıyoruz. Müşterinin ürünü yanlış almaması ve gereksiz ödeme yapmaması için gereksiz ürün çeşidi yapmıyoruz. Ürün portföyünü ona göre ayarlıyoruz. Fakat bu da yanlış anlaşılmasın. Raflarımızda A’dan Z’ye ihtiyaç duyulan tüm ürünler var. 

Yani ekonomi anlamında veliyi de düşünüyorsunuz...

Biz, KIDEMLİ olarak bu handikap ve dezavantajı bildiğimiz için sezon öncesinde veliye azamî destek vermeye çalışırız. Sonuç olarak veli, öğretim yılı başında okul ihtiyacı olan kırtasiye ürününü dışarıdan temin ettiği ile KIDEMLİ’den temin ettiği arasında yarı yarıya fark oluşur. Bizim oluşturduğumuz bu özenli fiyat ve ürün politikamızla velinin lehine ciddî bir kazanç sağlar. Biz Kıdemli olarak daha istikrarlı ilerleme ve büyümenin peşindeyiz. Bu sebeple tüm yaptırdığımız ürün portföyü, çeşidi, fiyatlandırması hep bu ideal çerçevesinde oluşuyor. 

Ürünlerinizde sağlık açısından nelere dikkat ediyorsunuz?

Defterler başta olmak üzere birçok kırtasiye ürünü çocukların tenine temas ediyor. Bu ürünlerde standartlara dikkat etmek gerekiyor. Meselâ defter konusunda veli, uygun olduğunu düşünerek kilo ile defter alıyor. Çocuk sayfayı her çevirdiğinde parmağını diline sürüyor ve defterin yaprağını çeviriyor. Ve bu defteri yıl boyu kullanıyor. Bu kâğıdın üretiminde kullanılan kimyasallar, boyalar cidden önemlidir. Buna dikkat edilmesi gerekir. Biz bu konuda sağlığa zarar vermeyecek şekilde ürün kullanarak üretim firmalarını tercih ediyoruz. 

Üretim aşamalarının neresinde yer alıyorsunuz?

KIDEMLİ grubu olarak bu hassasiyetlerimizden dolayı ürün imal ve temininde, sektördeki kalıcı firmaları tercih ediyoruz, üreticinin üretim tesisine ve iş kalitesine bakıyoruz. İmalatından ambalajlanmasına kadar müdahil oluyoruz. Kalitesiyle arkasında duramayacağımız, fiyatıyla müşteriyi memnun edemeyeceğimiz ürüne ve imalatına girmiyoruz. Üretimine müdahil olamayacağımız ürünü raflarımıza almıyoruz.

nPerakende tecrübeniz size nasıl bir katkı sağlıyor?

KIDEMLİ’nin bağlı olduğu grup şirketlerinin satış noktalarının çok olması sebebiyle bir perakende satış ve müşteri algısı tecrübesi de var. Kıdemli kırtasiye ürünleri, Bağcılar ve Pendik’te iki adet merkez satış noktası dışında gruba bağlı 450 şubeden tüketiciye ulaşıyor. Şubelerimizde, perakende satış personelimiz de önceden bu eğitim aldığı ve ürünler hakkında önceden bilgilendirildiği için tüketiciyle faydalı bir iletişim halinde oluyor. Bu işin perakendeci de, market kanalı da üretici de nasıl satılacağını bilmiyor çünkü. Diğer firmalarda üreten ve satan ayrı kurumlar olduğu için bu tecrübe oluşmuyor. Dolayısıyla, Kıdemli Kırtasiye olarak aynı zamanda satış noktalarımızla perakendenin de nabzını tutuyoruz. 

nKıdemli markası nasıl doğdu?

Kıdemli Kırtasiye markası nereden geliyor diye sorarsanız, ürünlerimiz piyasayla kıyaslandığında kalitemizi üst seviyede tutmamıza rağmen fiyatlarımız da çok uygun olduğu için, biz bu işte kıdemliyiz diyoruz. 12 yıldır bu işte uzmanlaştık. Markamız buradan doğdu diyebilirim.

nKırtasiye sektörüne yenilik anlamında katkılarınız oldu mu?

Kırtasiye sektörüne özellikle eğitim ürünleri bazında gerek ürün ve gerekse ambalajlama olarak bir çok yeniliğe imza attık. Örneğin bir sayı boncuğu seti ürünü oluşturduk. Daha önce her biri ayrı ayrı satılır ve ciddî bir israf ve kargaşaya sebep olurdu. Şimdi bu ürünü geliştirerek bu ürünü çok da işlevsel bir hale getirmiş olduk. Aynı zamanda, Sadece Türkiye’de Kıdemli’de satılan 40’a yakın ürünümüz var. Bunları kendimize özel yaptırıyoruz ve başka bir noktada satışı da yok. Biz bu tecrübeyi oluşturarak sektöre ciddî yenilikler ve maliyet avantajları da getirmiş olduk. Zaten tüketicimiz yani müşterilerimiz de artık Kıdemli’nin ürün ve arz politikasını bildiği için zamanı geldiğinde gönül rahatlığı içinde alış verişini yapıyor.

nKırtasiye işini marketlerde nasıl yapıyorsunuz? Bu, size ne gibi avantajlar sağlıyor?

Tabi genel olarak marketlerde kırtasiye ürünlerini satmak çok zordur. Yerel marketler olarak bu işi profesyonel anlamda yapan market sayısı çok az. Daha çok ulusal marketler ve discount mağazalar bu işi yapıyor. Bu organizasyonu yapamayan yerel marketlerin müşterileri bu dönemde bu noktalardan kırtasiye alış verişini yaparken genel alış verişini de yapıyor. Bu da yerel marketlerde hem ciro hem de müşteri kaybına sebep oluyor.

Bizim markette kırtasiye satışı üzerine 12 yıllık deneyimimiz var. Bu konuda birçok çalışma yaptık. Marketleri kırtasiye cirosuna göre kategorilere ayırdık. Mağazanın metrekaresi ve cirosuna göre yapabileceği maksimum kırtasiye satışlarını ölçtük ve bunları da uygulayarak başarılı olduk.

Bu yıl kırtasiye işini yaptığımız 450 nokta var. Bunların yeni olanların da kırtasiye cirosunu ortalamaya göre 7-8 kat artırdık. Daha önceki yıllarda satış yaptığımız noktaların da cirosunda % 70-80 civarında artış kaydettik. Sadece kırtasiye cirosunu arttırmadık. Bununla birlikte toplam genel cirosunu da arttırdık. Haliyle müşteri sayısı da ortalama % 40 oranında yükseldi. Ayrıca 7 ulusal gazetede Türkiye genelinde tam sayfa gazete ilânları vererek satışlara ciddî reklâm desteği verdik. İş yaptığımız tüm noktalar da bu konuda tam destek oldular ve karşılıklı verim aldık.

Gelecek yıl kırtasiye ile çalışmalara başladınız mı?

Genel olarak bu yıl çalışmalarımıza daha erken başlayacağız. Yaptığımız başarılı çalışmalar sonucu bir çok noktadan talep geliyor. Gelecek sezon da beraber çalışmak istiyorlar. Genel olarak aynı bölgelerde tüm noktalara hizmet verme şansımız yok. Bundan dolayı her bölgeden bir ya da iki noktada çalışma yapmak istiyoruz. Bunun içinde 10-11-12. aylarda gelecek yıl çalışabileceğimiz noktalarla görüşüp anlaşmalarımızı yapacağız. Buna göre de yeni sezon hazırlığına başlamak istiyoruz. Firmalarımızdan gelecek talepleri de bu doğrultuda değerlendirerek sonuçlandırmak istiyoruz.

Röportaj: Reyhan KESER / [email protected]