MÜSİAD Dünya İdare Kurulu’nun amacı ve öneminden bahsedebilir misiniz? 

MÜSİAD 25 yılını geride bırakmak üzere olan bir kuruluş ve bir teşkilât şemamız var. Yurt içinde bugün 85 noktada temsil ediliyoruz. Yurt dışında da 63 ülkede 159 noktadayız. Biz bu faaliyeti yaparken elbette genel merkez ve yönetim olarak planlı bir şekilde olan bu büyük fotoğrafı görüyoruz. Ama; dünyanın bir tarafından öbür tarafına kadar bu faaliyetlerin içerisinde olan arkadaşlarımız zaman zaman büyük fotoğrafı bizim kadar net göremiyorlar. İstedik ki, büyük gün, 5 bin kişilik bir açılış yapacağız, ama bugün yönetim kademeleriyle, yani MÜSİAD’ın yönetim kurulu üyeleri, sektör kurulu başkanları yurt içinde ve yurt dışındaki şube başkanları, temsilcileri, birlikte hareket ettiği uluslar arası organizasyonların başkanları beraber olsunlar. O büyük yönetim kademesini, biz ona ‘MÜSİAD Dünya Genel İdare Kurulu’ dedik, bir araya getirelim, faaliyetlerimizi bir masaya yatırıp bilgi sunalım. Sonra görüş ve önerileri alalım. Bizim açımızdan, büyük aile olarak son derece önemliydi. Bugün onu gerçekleştiriyoruz.

Neler konuşuldu, ne gibi kararlar alındı? 

Amaçlanan, bundan sonra, teşkilâtlanmanın hangi noktalarda daha fazla yoğunlaşması, gerektiği bir. İkincisi de hangi alanlarda, sadece coğrafi noktada değil, yoğunlaşmalıyız. Bunları konuştuk. Çünkü 25 yılı geride bıraktıktan sonra önümüzde nice 25 yıllar var, öyle değerlendiriyoruz. Ana hatlarıyla gündemimiz buydu. 

Bölgesel risklerin konuşulduğu, uluslar arası kuruluşların risk uyarısı yaptığı bir ortamda düzenlemiş olduğunuz fuarın ülkemize ve bölgeye ne gibi bir katkısı olacaktır?

Özellikle uluslar arası kuruluşların ne düşündüğü bizi çok fazla ilgilendirmiyor. Çünkü kendi itibarlarını kaybetmiş durumdalar. İkincisi, biz fuarımızı sadece aile arasında, dost, ahbab-çavuş ilişkisi içerisinde bir faaliyet olarak yapmıyoruz. 103 ülkeden 7 bin üzerinde yabancı iş adamı katılıyor. İş adamları buraya gelirken paralarını ceplerine koydular, 3-5 günlerini de burada harcayıp gidecekler. Bu kadar insan buraya geliyorsa bir beklentinin karşılığında geliyordur. Ki, geçen fuarımıza 92 ülkeden 5 bin 200 yabancı iş adamı gelmişti. Bakın, bu defa hem ülke sayısında artış var, hem de onun karşılığında katılan kişi sayısında. Yurt içinden 150 bin ziyaretçi almıştık. Bu yıl 200 binin üzerinde ziyaretçi bekliyoruz. 
Eğer onların bahsettiği gibi büyük riskler söz konusu olsaydı, bu insanlar buraya gelmezlerdi. Ben fotoğrafın o noktada biraz çarpıtıldığı kanaatindeyim. Bölgesel risk; biz bu coğrafyada yeni değiliz, bu coğrafyada uzun yıllardır yaşıyoruz. O riskler her zaman vardı. Keşke olmasa ama biz o riske rağmen nasıl yaşanacağını öğrenmiş bir milletiz, çalışmalarımıza devam edeceğiz.

Röportaj: Murat Bağlı