"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ortak akılla yürüyelim

27 Nisan 2018, Cuma 00:14
Ortak aday belirleme tartışmaları devam ederken süreci değerlendiren Prof. Dr. Cihangir İslam, “Ülkemiz için, toplumumuz için alacağımız kararlar duygusallık kaldırmaz. Ortak işlerimizi ortak akıl ile halletmek en iyi, doğru ve sağlam yoldur” dedi.

Hak ve Adalet Platformu üyelerinden aynı zamanda OHAL’de çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevinden ihraç edilen akademisyen Prof. Dr. Cihangir İslam’la ilân edilen 24 Haziran erken seçimlerini konuştuk. İslam KHK ihraçlarına dikkat çekerek oluşan mağduriyetlerin çözümü için yetkililerin bir an önce harekete geçmesi gerektiğini vurguluyor. İslam, suçları kesinleşmediği halde aylardır cezaevlerinde bulunan insanlar için çağrıda bulunurken, çocuklu annelerin tutuksuz yargılanması gerektiğinin altını çizdi.

Bir programda ‘Bir takım suçluların aramızda gezmesi, masumların içeride yatmasından daha iyidir’ dediniz. Bu konuyu biraz açabilir misiniz?

OHAL Döneminde ciddî derecede hukuksuzluklara şahit oluyoruz. Her gün medyada oldukça fazla sayıda hak ihlâli ile karşı karşıya kalıyoruz. Şöyle bir yol izleniyor. İnsanlar her ihtimale karşı gözaltına alınıyor. Suçsuzsa nasıl olsa salınır mantığıyla. İktidar gözdağı vermek için de muhtemelen bu kadar hoyratça davranıyor. Ancak yargı üzerinde de bir baskı var ve savcılar da önlerine gelenleri salıvermekte muhtemelen sıkıntı yaşıyorlar. Çünkü iftiraya uğrama ihtimalleri de var. Onlar da her halde suçsuzsa nasıl olsa hâkim salıverir diye düşünüyor ve tutuklama talebiyle mahkemeye sevk ediyor. Savcıların yaşadığı iftiraya uğrama korkusunu hâkimler de yaşıyor. Onlar da muhtemelen tutukluyor. Süreç içerisinde nasıl olsa tahliye kararı çıkar diye düşünüyor olabilirler. Bunlar sadece gözleyerek, hissederek anlamaya çalıştıklarımız. Ortada bir açıklık, şeffaflık yok. İnsanlar iddianame olmaksızın uzun süre yatıyor. İçeride kaç masum insan var bilemiyoruz şu anda. Her gün yığınla mesaj, e-mail geliyor bu konuda. İnsan eziliyor bunların altında, ama yapabileceğimiz bir şey yok ortada. Benim söylemek istediğim insanların suçsuz yere özgürlükleri kısıtlanacağına yani içeride az veya çok masum yatacağına, dışarıda az ya da çok suçlu dolaşması tercih edilmelidir. İnsanın özgürlüğü aslolandır. Bu söylediğim adalete daha yakındır.

Bediüzzaman’ın “Ey mü’mine kin ve adâvet besleyen insafsız adam! Nasıl ki, sen bir gemide veya bir hanede bulunsan, seninle beraber dokuz mâsum ile bir câni var. O gemiyi gark ve o haneyi ihrak etmeye çalışan bir adamın ne derece zulmettiğini bilirsin. Ve zalimliğini, semâvâta işittirecek derecede bağıracaksın. Hattâ birtek mâsum, dokuz câni olsa, yine o gemi hiçbir kanun-u adaletle batırılmaz.” (Risale-i Nur Mektubat 22. Mektup) şeklindeki sözleriyle örtüşen bir yaklaşım. Buradan da yola çıkarak yöneticilere neler söylemek istersiniz? Seçimler yaklaşırken ve mağduriyetler bu kadar büyükken, adayların bu konulara yönelmesi gerekmez mi?

Kendilerini bir kez daha rahmetle ve şükranla anıyorum. Şunu söylemek istiyorum. İnsanları tabir caiz ise yığınlar halinde toplayarak içlerinden masumları ayıklar salarız demektense elinizde işlenmiş suça yani kanunlarda tanımlanmış suça dair kesin kanıt varsa insanlar hakkında yasal işlem yapın. Böyle yapın diyorum. Çünkü yasalar bunu söylüyor. Ya da kuvvetli şüphe durumu gibi daha ender kullanılabilecek yetkiler. Bu insanlar bir yere kaçamaz ki. Zaten pasaportları alıyorsunuz. Aileleri burada. Hem anneyi hem de babayı tutukluyorsunuz, çocuklar dışarıda sefil. En azından anneleri tutuksuz yargılayabilirsiniz. Öğretmen Gökhan Açıkkollu’yu hatırlayın. İşkence altında öldü ve birbuçuk yıl sonra masum olduğu anlaşıldı. Bu durumu tazmin edebilecek bir makam, bir mevki, bir değer, bir para var mı? İnsan hayatı bu. Üstad insanlara mal muamelesi yapamazsınız diyor. Suçun şahsî olduğunu hatırlatıyor. Cezanın da şahsî olduğunu hatırlatıyor. Bunlar çok temel ilkelerdir.

Sizde OHAL’de KHK’larla ihraç edilmiş isimlerden birisiniz. KHK’lıların durumları ve yaşanan mağduriyetler konusunda milletvekili adaylarının veya Cumhurbaşkanı adaylarının çalışmalar yaptığını veya bu sorunlara yönelme eğilimleri olduğunu düşünüyor musunuz?

Sadece duyumlar alıyorum. Yani gündelik çevremden, devletin içerisinden falan değil. Ama tahmin ediyorum böyle bir şeyi. İktidardakiler için bunlar sadece birer araç mesabesinde. Kaygının adalet olduğunu zannetmiyorum, ama anket yapıp ölçerler muhtemelen, eğer oy getirisi varsa düşünebilirler. Adalet kaygısı taşısalardı daha önceden durumu düzeltmek en azından adil bir zemine oturtmak için çaba harcarlardı.

Aday belirleme sürecindeyiz ve ittifak süreçleri devam ediyor. Bazı isimler üzerinde uzlaşı partileri zorlayacak gibi görünüyor. Siz bu problemlerin aşılacağını düşünüyor musunuz? Topluma bu yönde bir çağrınız olur mu?

Aşılmak zorunda bu durum. Eğer şikâyetçiyseniz gereğini yapacaksınız. Ülkemiz için, toplumumuz için alacağımız kararlar duygusallık kaldırmaz. Ortak işlerimizi ortak akıl ile halletmek en iyi, doğru ve sağlam yoldur. Hak ve Adalet Platformu olarak vatandaşlara, sivil toplum örgütlerine ve siyasî partilere çağrımız oldu birkaç gün önce. Bugün tekrarladık çağrımızı. Herkesi sorumlu davranmaya ve elini taşın altına koymaya dâvet ettik. Hepimiz arzularımızı, duygularımızı bir kenara koymalı ve gerekeni yapmalıyız.

Hak ve Adalet Platformu olarak bir bildiri yayınladınız ve ‘Bu fırsatı kaçırmayalım’ dediniz. Platform olarak seçim sürecinde ne gibi çalışmalarınız olacak?

Adalet, eşitlik, özgürlük, insan hakları, demokrasi ve hukuk devletinin yeniden inşası için ne gerekiyorsa yapacağız. Önemli olan “birarada, saygı ve sevgi çerçevesinde insanca” yaşamak.

RÖPORTAJ: ÜLKER YILMAZ CABA

[email protected]

FOTOĞRAF: MURAT SAYAN - YENİ ASYA

Okunma Sayısı: 3735
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı