"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yeni Asya markalı yayınlara ihtiyaç çok fazla

21 Eylül 2017, Perşembe
Muharrem Okur: “48 yıllık yayın hayatı boyunca kimseye eğilmeyen, çizgisinde kırıklık olmayan kahraman cemaatimizin yayınlarına olan ilgisinin ve alakasının, bu dik duruşumuzun devam etmesi için artması gerekiyor. Bu hususta bizlerin ve cemaatimizin mutlaka gayret göstermesi gerekiyor. Bugün de Yeni Asya markalı yayınlara dün olduğu gibi çok daha fazla ihtiyaç var.”

Hasan Muharrem Okur, 1956 Isparta Sütçüler Kesme doğumlu. İzmir’e ilk defa 1967 yılında geldi. Ortaokulu İzmir’de, liseyi  Isparta’da, üniversiteyi de İzmir’de okudu ve 1981 yılında bitirdi. Maden Mühendisi olan Okur, o yıllarda okul sonrası üniversitede kalmayı düşünür. Fakat tamamen istihdam-ı İlâhî olarak 1982 yılından itibaren neşriyat hizmetlerinin içine dahil edilir. “Cenâb-ı Hak neşriyat hizmetlerinin birçok çeşidi ile meşgul olmayı nasip etti” diyen Okur, son 5 yıldır da Yeni Asya gazetesinde Perşembe günleri yayınlanan Medrese-i Yusufiye köşesinde neşriyat ile alâkalı yazılar yazıyor. 10 yıldan fazla bir süredir de Medrese-i Yusufiye hizmetleri birinci meşguliyeti. “Cenâb-ı Hak’tan niyazım da neşriyat hizmetleri ile meşgul olurken ruhumu teslim almasıdır” diyen Okur, geçtiğimiz yıldan itibaren de Türkiye Neşriyat Komisyonu Sekreterliği görevinde bulunduğunu belirtiyor. Okur, Türkiye Neşriyat Komisyonu Sekreteri olarak, neşriyata ve önemine dair görüşlerini aktardı. Buyrun..

Türkiye Neşriyat Komisyonunun kuruluş amacı ve faaliyet sahaları nelerdir?

Hizmetlerimizin basılı, sesli, görüntülü neşriyat faaliyetleri ile ilgili komisyondur. 

Vazife ve selâhiyetleri hizmet kitapçığında aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:

1- Risale-i Nur Külliyatı’nın basılması, neşredilmesi ve yayılmasını sağlar. 2- Yeni Asya Gazetesi, dergiler ve Yeni Asya Neşriyat ait yayınların satışı, tanıtımı ve abone işlerini organize eder. 3- Yeni Asya Gazetesi ve neşriyatının, ihtiyaç duyan herkese ulaştırılmasını sağlar. 4- Diğer kuruluşlarla irtibata geçerek neşriyatın yaygınlaştırılmasını sağlar. 5- Neşriyat hizmetlerinin gelişmesi için yeni metotlar geliştirir. 6- Hizmet bölgelerindeki gazete dağıtımı ve abone faaliyetlerini sürekli takip edip eksiklikleri gidermeye çalışır. 7- Diğer heyet ve komisyonların faaliyetlerini destekler

Ne kadar süredir Türkiye Neşriyat Komisyonu Sekreterliği görevindesiniz? Komisyon bu dönemde ne gibi faaliyetlerde bulundu?

Yaklaşık 1.5 yıldır bu görevdeyim. Ancak Komisyon üye seçimlerimizi 5-6 ay evvel tamamlayabildik. Ciddî manadaki ilk toplantımızı 7 Temmuz’da gerçekleştirdik. 7 Temmuz’da Türkiye Neşriyat Komisyonu’muz toplandı. Memleketimizin muhtelif bölgelerinden ve merkezimiz İstanbul’dan katılan üyelerimizle güzel bir toplantı gerçekleştirdik. Ana gündem maddelerimiz ise; 1- Neşriyat hizmetlerindeki çalışmalar nasıl arttırılabilir? 2- 1960’lı yıllardan itibaren Yeni Asya Neşriyat’ın merkezi konumundaki İstanbul’a desteklerimiz yeterli mi? 3- Gençlerimizi hizmetlerimize daha fazla nasıl sahip çıkarttırabiliriz? 4- Teknolojik gelişmelerinden neşriyat hizmetleri konusunda ne kadar faydalanabiliyoruz?

Bu 4 ana madde içinde görüştüğümüz konulardan sonra çeşitli kararlar aldık ve bunları uygulamaya başladık.

Komisyonun belirli zamanlarda toplanma gibi bir takvimi var mı?

2-3 ayda bir defa toplanıyoruz. Ortalama 2 ayda en az bir defa toplantı yapmanın faydalı olacağına inanıyoruz.

Türkiye Neşriyat Komisyonu olarak yakın ve uzun vadede planlarınız nelerdir?

Tabelâ Komisyonu olmak istemiyoruz. Neşriyat Komisyonunu cemaatimizin gündemine taşımak ve neşriyat hizmetlerimizin lokomotifi yapmak istiyoruz. Bu konuda ben ve komisyon üyesi arkadaşlarım elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bölge toplantılarına katılıp, il neşriyat sekreterleri ile bir gün önceden bir araya geleceğiz. Cemaat fertlerimizden neşriyat hizmetinde aktif olanlar ile irtibatı geliştirip, ortak hizmet etmenin yollarını bulup, neşriyat hizmetlerimize bu tarzda destek olmak istiyoruz. İnşallah 2 yılımızın sonunda gayretlerimizle neşriyat hizmetlerimizin belirli bir mesafe bir aldığını görmek istiyoruz. Daha çok gayret göstererek cemaatimizin en küçük biriminden en büyük birimi olan umumî temsilciliklerimize kadar gündeminin neşriyat hizmetlerinin olmasını temin edebileceğimizi düşünüyoruz.

BÜROLARA SAHİP ÇIKMAK HERKESİN GÖREVİYDİ

Türkiye Neşriyat Komisyonu Sekreteri olarak okurlarımıza bir mesajınız var mı?

İstikametli, 48 yıllık yayın hayatı boyunca kimseye eğilmeyen, çizgisinde kırıklık olmayan, mazlûmların yanında, zalimlerin karşısında olan kahraman cemaatimizin yayınlarına olan ilgisinin ve alâkasının, bu dik duruşlarımızın ve sarsılmamalarımızın devam etmesi için artması gerekiyor. Bu hususta bizlerin ve cemaatimizin mutlaka gayret göstermesi gerekiyor. Bugün de YENİ ASYA markalı yayınlara dün olduğu gibi çok daha fazla ihtiyaç var.

1982 yılından itibaren bilfiil neşriyat hizmetlerinin içinde bulundum. Evvelinde ise 1973 yılından itibaren neşriyat hizmetlerini birlikte olduğum ve etrafımdaki Nur Talebesi ağabeylerimin lisan-ı halleri ile verdikleri derslerden takip ettim. 1977 yılında üniversiteye kayıt yaptırınca günlük gazete ve yeni çıkan her kitabı almak şeklindeki sorumlulukla da maddeten tanışmış oldum. 

Üniversite yıllarımdan sonra 1992 yılına kadar etrafımızdaki cemaatimizin neşriyat hizmetlerimize benim gözümle bakışı şöyle idi: Gazete ve diğer yayınların, cemaatin her ferdi adeta birer gönüllü pazarlamacısıydı. Esnafların dükkânında göze batacak şekilde küçük bir satış yeri oluyordu. (Duruma göre satış veya hediye). Günlük gazete, yeni çıkan kitaplar, dergiler, yeni çıkan her kitabımızdan en az birer adet almak olmazsa olmazdı. Gazetede çıkan yazıları etrafına okumak, beğendirip abone yapmaya çalışmak vazgeçilemeyen vazifelerdendi. Risale-i Nurlar’dan vecizeli levhaları her cemaat mensubu dükkân ve evlerine asmayı güzel bir hizmet bilirdi. Çantasında, arabasında, ceketinin cebinde, gömleğinin cebinde kitabı, hediyelik küçük kitapları, dergileri bulunurdu. Cemaatin genelinde kitap hediye etmek çok güzel bir gelenekti. Evlenen kimseler başta olmak üzere, her türlü güzel faaliyetlerde kitap hediye etmek güzel âdetlerdendi. Yeni Asya bürosu olarak isimlendirdiğimiz satış yerlerinde sadece Yeni Asya markalı yayınları satılırdı. Buralara maddî-manevî sahip çıkmak herkesin göreviydi. Çarşıya veya büronun yakınına gelince buraları ziyaret etmemek büyük eksiklikti. Neşriyat hizmetleri için harcanan birçok giderler hizmetlerin bütçesinden karşılanırdı.

BEDİÜZZAMAN BEŞLEMESİ’Nİ BİR DAHA OKUYALIM

Buna paralel olarak İSTANBUL MERKEZİMİZ’de hem neşriyat çeşidinin, baskı kalitesinin, muhtevasının sadece memleketimize değil, dünyaya hitap etmesi, teknolojiyi takip etmesi, kadro yetiştirirken uzun yılları hedef alması, merkez olarak cemaat üzerindeki etkisi, matbaa makinelerinin en son model oluşu, katıldığı kitap fuarlarının gözdesi olması, kitap fuarlarında kitap imza kuyruklarının en uzununun olması…

Yukarıda saydığım maddeleri arttırmak mümkün. Belirttiğim kadarına bile dikkat edersek çok şey ifade eder. Ancak bu şanlı mazimizi yaşlılarımız unutuyor. Gençlerimiz ise bilmiyor.

Yaşlılarımızı, gençlerimizi birer defa daha Bediüzzaman Beşlemesi, Nur Hareketi serilerini okumaya dâvet ediyorum. Geleceğimize güzel hatıralar bırakmak bugün daha çok gerekli. Çok daha fazla ihtiyaç var ve daha kolay. Yeter ki doğru hedefi belirleyip 21. Lem’a’daki İhlâs düsturlarını maddî ve manevî hayatımıza uygulayabilelim.

TEKLİFLERE AÇIĞIZ

Son mesajım, neşriyat hizmetlerinde sizlerle beraber olmak istiyoruz. Tekliflere daima açığız. Önümüzdeki günlerde geniş kesimlerden neşriyatımıza talep olacağını düşünüyoruz. Yarınlara birlikte hazırlanalım. Memleketimizin üzerindeki kara bulutların dağılacağı günler yaklaşıyor. Gelecek güzel günlerde Yeni Asya’nın her çeşit maddî manevî ürününe çok ihtiyaç olacak. Bizim maddî manevî ürünümüzün çok kaliteli olduğunu bilmemiz yetmez. Bize talipli olacak kimselerin bizle ilgili kanaatleri nasıl? Onlara duyurabildik mi? Hangi  televizyon, gazeteler, sosyal medya vs. reklâm vasıtalarından faydalandık?

Bu araçların kullanılması vasıtası ile hizmetlerimizin kazancını değerlendirebildik mi? Reklâm (ilânat) konusu bizim önemli bir görevimiz olmasına rağmen ne kadarını yapabiliyoruz? Sadece cemaatimize hitap eden vasıtalarda ilânat yapmak ne kadar yeterli? Fikri faaliyetlerimizi yaparken Risale-i Nurlar’a uygun olup olmadığını değerlendiriyor, uygun değilse kesinlikle o faaliyetten vazgeçiyoruz. Aynı hassasiyeti maddî yatırımlarımız için gösterebiliyor muyuz? Merkezimiz İstanbul’da ihtiyaç olan eleman ve teknolojiyi hizmetlerimizin önceliklerine alabiliyor muyuz? 1992 yılından itibaren yapılan hizmet binalarımızın hizmetimizin içindeki yerini belirleyip, âtıl halde bulunanların gelirlerini neşriyat hizmetlerine kullanabiliyor muyuz? Bu ve benzeri soruları arttırmak mümkün. 

Röportaj: Arda Birlik

Okunma Sayısı: 4841
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı