"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Birbirimizi nasıl sevmeliyiz?

Said YÜKSEKDAĞ
20 Ekim 2018, Cumartesi
“Biz muhabbet fedaileriyiz, husûmete vaktimiz yoktur”1 diyerek muhabbete yani sevgiye değer veren Bediüzzaman Hazretleri “Muhabbet şu kâinatın bir sebeb-i vücûdudur”2 buyurmaktadır.

Evet, bu kâinatın var olmasının sebebi “Levlâke levlâke lemâ halaktü’l-eflâk”3 yani, “Sen olmasaydın (Ey Habîbim) şu kâinatı yaratmazdım” diyen Allah’ın, Habîbine olan muhabbetidir. Bizi de O’nun (asm) vesîlesiyle halk etmiştir. Bu sebeple bizler fâni mahbûbata ve geçici hevesâta değil, Allah’a ve Habîbine sonsuz muhabbet beslemeliyiz.

Allah’a ve Habîbine muhabbet beslediğimiz ve sevdiğimiz gibi, birbirimize de muhabbet beslemeli ve sevmeliyiz. Peki, birbirimizi nasıl sevmeliyiz? Tabiî ki severken Cenâb-ı Hakk’ın rızasını gözetmeliyiz. “Neden Allah nâmına olmalı, öyle bir kaide mi var?” diye soracak olursak eğer, buna farklı cevaplar alabiliriz. Öyle bir şart ve kaide yok tabiî. Her insan istediği gibi sevebilir, fakat biz Mü’minler özellikle de bu duyguyu en güzel ve heyecanlı çağda yaşayan Mü’min gençler, sevdiği zaman Allah nâmına sevmeli. Allah nâmına sevmeli ki, elem vermesin, acı çektirmesin bilâkis değerli olsun ve kıymetlensin, ahirette de bâkî ve ebedî bir sevgi olsun.

“Allah nâmına olmazsa eğer ne olur, bize bir zararı mı var?” diye merak eden gençlerimiz olacaktır. Muhabbetimiz Allah nâmına olmazsa eğer mecâzî olur. Yani bu fânî dünyaya münhasır kalıp, fânî ve geçici bir muhabbetten ibaret kalır. Hele ki sevdiklerimize olan muhabbetimiz gayr-ı meşrû ise; bu muhabbetten dolayı sevdiğimizin bize karşılık vermemesi, kıskançlık elemi, firak elemi gibi merhametsiz bir azaba da müstahak oluruz. Zarara kendi rızamızla girdiğimiz için de merhamete lâyık olamayız. Zira “Gayr-ı meşrû bir muhabbetin cezası merhametsiz bir azap çekmektir”4 buyurmaktadır. Bediüzzaman Hazretleri (ra) Kısaca muhabbetimiz Allah nâmına olmadığı zaman bu muhabbet bize zarar verecektir.

Allah, kalbimize sonsuz sevebilme kabiliyeti vermiş. Bu sayede sevdiğimiz zaman bir sınır olmaksızın sevebiliyoruz. Ama bizim ömrümüz kısa ve her vakit Azrail (as)  ruhumuzu teslim alabilir. Yazık olmaz mı kalbimizin bu muazzam yeteneğini fânî bir mahbup için kullanmaya. Allah bize, kendisini sonsuz sevelim diye bu yeteneği vermiş. Çünkü, O Allah ki Mahbub-u Bâkîdir, Ezelî ve Ebedîdir. Allah’ın dışında olan her şey yani mâsiva ise fânîdir. Bu yüzden sadece Allah’ı sonsuz seveceğiz. Eşimizi, ailemizi, akrabalarımızı, arkadaşlarımızı, dostlarımızı, yaratılan her şeyi de Allah nâmına seveceğiz. Sevdiğimiz bir kimseye seni seviyorum değil de, seni Allah nâmına seviyorum diyeceğiz. Böyle dediğimiz zaman hem sevdiğimiz memnun olur, hem de Allah râzı olur inşâallah. Ayrıca muhabbetimiz hiç bitmez ve giderek de artacaktır. Böyle bir fırsatımız varken sevdiklerimize mecâzî ve geçici bir muhabbet beslemek akıl kârı değildir. Mâdem akıl kârı olmadığını öğrendik, o zaman Allah’ın bize vermiş olduğu bu sonsuz sevme duygusunu yanlış yere sarf etmemeliyiz. 

Rabbim bizleri, sevdiği her şeyi Allah nâmına seven, mecâzî aşktan uzak duran ya da mecâzî olan aşkı hakîkî aşka inkılâb eden Mü’min gençlerden eylesin. 

Âmin, âmin, âmin…

Dipnotlar:

1) Tarihçe-i Hayat, Said Nursî, Yeni Asya Neşriyat 2013, s. 94.

2) Sözler, Said Nursî, Yeni Asya Neşriyat 2013, s. 574.

3) Hadîs-i kudsî: Aclûni, Keşfü’l-Hafa, 2:164.

4) Mektûbat, Said Nursî, Yeni Asya Neşriyat 2013, s. 304.

 

Okunma Sayısı: 2936
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı