"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tövbe etmeye yüzüm yok!

Said YÜKSEKDAĞ
25 Ocak 2019, Cuma
Günahın her türlüsünün olduğu, eski kavimlerin helâk olmalarına sebep olan bütün kötülüklerin yaşandığı bu zamanda bizler de nefsimize uyabiliyor günaha, harama girebiliyoruz.

Hatta bazen oluyor ki bir günahı işledikten sonra def’alarca tövbe ediyoruz. Buna rağmen aynı günahı bir daha işleyebiliyoruz. Bir daha tövbe ediyoruz, ama yine aynı günaha girebiliyoruz. Bir daha tövbe, bir daha günah derken resmen kısır döngü yaşıyoruz. Bu da bizleri mânen olumsuz etkileyebiliyor. Bu kısır döngü bizlere “Ben nasıl bir insanım böyle? Meğer kalbim ne kadar da bozukmuş? Bir daha nasıl tövbe edeceğim! Tövbe etmeye yüzüm yok artık!” gibi sözler söyleterek bizi, tövbe etmekten uzaklaştırıyor ve ümitsizliğe sevk ediyor.

Nefis ve hissiyatın, akla ve kalbe hâkim olmasıyla ve şeytanın da telkinatıyla kendimizi suçluyor, kötülüyor ve karamsarlığa kapılarak maalesef ümitsizlik yelkenlerini açabiliyoruz. İşte bundan dolayı “Tövbe etmeye yüzüm yok!” diyerek tâ kıyamete kadar açık kalacak olan tövbe kapısını kendimize kapatmış oluyoruz. Ne hazîn bir durum değil mi? Hâlbuki biz mü’minlerin hayatında yer dahi almaması gereken ümitsizlik hastalığını ne yazık ki iliklerimize kadar sirayet ettirmişiz. Yâ Rabbim! Ne olursun meded et!

Evet, biz mü’minler bu ümitsizlik illetini bir an evvel hayatımızdan def’ etmeliyiz. Bunun için Cenâb-ı Hak’tan yardım istemeli, O’na sığınmalı ve O’nun dâvetine icabet etmeliyiz. Peki, nedir bu dâvet? Kur’ân-ı Hakîm ile bizlere seslenen Cenâb-ı Hak, “Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” buyurarak bizleri huzuruna çağırıyor ve her dâim ümitvar olmaya dâvet ediyor.

Dâvet gayet açık ve net değil mi? Ne hâlde olursak olalım ve her ne kadar tövbe konusunda lâkayd olup, def’alarca aynı günahı işlemeye devam etmişsek de asla ve kat’a Allah’ın rahmetinden ümidimizi kesmeyeceğiz. Hem O’ndan ümidimizi kesersek ne yapacağız ki? Hâlimiz daha mı iyi olacak? Tabiî ki, hayır! Hem O’ndan başka kime gideceğiz ki? Hangi kapıya yöneleceğiz? O’ndan başka hak ma’bud yok ki, gidip iltica edelim. Bir Allah’ımız var, bizi bizden daha iyi tanıyan ve bizi bizden daha çok seven. Hem öyle bir İlâh ki rahmeti gazabını aşmıştır. O, hiç şüphesiz Ğafur’dur, Rahîm’dir, Settar’dır, Tevvab’dır ve Afüvv’dür. Biz yeter ki O’nu iyi tanıyalım, O’na sığınalım ve O’na olan ümidimizi sarsacak “Nasıl tövbe ederim? Tövbe etmeye yüzüm yok artık!” gibi hezeyanlara kapılmayalım.

Samimî bir şekilde dergâh-ı İlâhîye ellerimizi açıp “Yâ Rab! Nefsime uydum. Kendimi ümitsizliğe attım. Ama sen benden ümidini kesmedin. Beni huzurundan kovmadın ve beni terk etmedin. Hani Sen, “Ey kullarım! Benden ümidinizi kesmeyin” buyurarak bizi huzuruna dâvet ediyorsun ya. İşte ben de bu dâvetine icabet edip, hatalarımla, günahlarımla Sana geldim. Bir kez daha huzurunda tövbe ediyorum.

N’olursun bu dâvetin hürmetine tövbemi kabul et, günahlarımı affet ve ümitsizlik hastalığını benden def’et.” diyerek niyazda bulunalım.

Rahmet Peygamberi olan Resûl-i Ekrem’in (asm) tövbe hakkındaki “Bir kul can çekişmeye başlamadığı sürece, Allah Teâlâ onun tövbesini kabul eder.” (Tirmizî, Daavât, 98) ve “Kul tövbe ettiğinde, Allah onun günahlarını, amellerini kaydeden hafaza meleklerine unutturur. Aynı şekilde onun günahı işleyen organlarına da unutturur. Günah işlediği yerdeki suç delil ve izlerini de yok eder. Tâ ki, Allah’ın huzuruna vardığında, günah işlediğine dair, aleyhinde şâhidlik edecek hiçbir şey bulunmasın.” (İbn-i Asâkir) müjdelerine nâil olmak duâsıyla…

Okunma Sayısı: 5648
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Said Yüksekdağ

    15.2.2024 02:31:44

    Sayın Mert Bey. "Birisi Allah beni affetmez. Tövbe etmeye yüzüm yok" derse kendini ümitsizliğe sevk eder ve tövbesinin kabul olunmayacağını düşünmeye başladığı için kendi iç dünyasında tövbe kapısını kapatır. Cenab-ı Hakk'ın katında ve Onun huzurunda tövbe kapısı kıyamet gününe kadar açıktır. Allah her daim bizi tövbeye davet ediyor.

  • Mert İnamoglu

    26.1.2024 15:27:48

    Allahtan ümit kesilmez! Peki birisi Allah beni affetmez ve tövbe etmeye yüzüm yok dese Tövbe kapisi gerçekten kapanir mi. Tekrar geri cevab vere bilirmisinis

  • Said Yüksekdağ

    16.2.2019 22:08:35

    Müstefid olmanıza sevindim Ahmet Bey.. Allah sizden de razı olsun..

  • Ahmet uğur

    26.1.2019 13:57:07

    Allah razı olsun kardeşim eline ve diline sağlık çok müstefid oldum

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı