"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Aynayı yok etmek, kusurları yok etmez

Sebahattin YAŞAR
04 Haziran 2018, Pazartesi
Övülmeye düşkün insan, eleştirilmeye kapalı. Nefsi kollamaktır bu.

İnsan, nefsini avukat gibi savunuyor. Onu kusursuz görüyor.

Öyle ki kusurunu gösterene de düşman oluyor.

Bir programımızın sonunda beyefendi, yanıma yaklaşıp; “Benim hakkımda size bilgi mi verdiler? Sohbet boyunca benim problemlerimden bahsettiniz.” diye ciddî ciddî yakındı. “Böyle bir şey yok.” dediysem de ikna olmadı. 

Zaman zaman kelimelerle diktiğiniz elbise çok kişiye tıpatıp uygun hale geliyor. Mü’minin mü’mine ayna olması, insanın kardeşinde kendini görmesidir. Aynaya yansıyan görenin kendisidir. Ayna, gerçekleri gösterir.

Kusurlar göründüğünde aynayı değil, kusurları yok etmeli insan. İnsan da aynadır. Mü’minde gördüğü kusurlar aynı zamanda kendidir. Kusurları, omuzundaki akrebi gösterir ayna. Vesile anlamlı insan için. Görene değil, Gösterene çevirmeli nazarları. Aynayı kırmak, kusurları yok etmiyor.

Kimse ayna karşısında kendini korumaya almamalı. Okuyucu yazar, yazar okuyucu için aynadır. Aynalar yalan söylemez. Eleştiren muhatap, kendini görmeye fırsattır. Susturmamalı senin gibi düşünmeyenleri. Yoksa, körlük olur.

Yırtık bir elbiseye kimse talip olmuyor. Herkes üzerinde temiz, düzgün, yakışan elbiseler görmek istiyor. Ama elbisenin temiz olması için de kimse gereken itinayı, gayreti göstermiyor. 

Temiz elbise, temiz ruha temizdir. Kirli bedeni, temiz elbise örtmüyor.

Aynaya düşman olunmaz. Ayna, kusuru yok etmez; aynayı yok etmek de kusuru yok etmez. 

Her insan birer aynadır; aynayı değil, gösterdiği kusurları yok etmeli.

Okuyucu yazar, yazar okuyucu aynasında kendini görür. 

Yazar da, okuyucu da yerine göre birbirine elçidirler. 

Elçiye zeval olmaz.

Okunma Sayısı: 2445
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdullah TUNÇ

    4.6.2018 08:30:46

    Kusurları kabul etmeme,nefsi muhasebe yapmamanın,daime nefsi temize çıkarmanın esa sebebi şu satırlarda net olarak görülüyor. " Ey nefis,sen muhabbetini kendi nefsine sarf ediyorsun.Sen,kendi nefsini kendine ma'bud ve mahbup yapıyosun. Her şeyi nefsine feda ediyorsun.Adeta bir nevi rububiyet veriyorsun "Sözler,sh,576 Evet ifadeler dehşet verici;mefsi ma'bud ve mahbup yapmak,nefse bir nevi rububiyet vermek... Nefsin bu dalalete sevk eden haletinden kurtulmak için çok derin cerrahi bir ameliyata ihtiyaç vardır. Nefsi,.Risale-i Nur'un nurlu tabibinin şefkatli cerrahi ellerine teslim etmek gerekiyor. Bu cerrahın elindeki neşter ancak şerir nefsi tedavi edebilir!...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı