"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir yağmur görüntüsü

Sebahattin YAŞAR
26 Aralık 2018, Çarşamba
Durum ilginç.

Bilgisayar ekranında bir yağmur görüntüsü. Zihnim muhteşem bir hızla sayfaları çevirmeye başladı.

Saniyeler içinde kendimi sırılsıklam ıslanmış bir vaziyette buldum. Hayalen, kayıtlar saniyeler içinde bir yerlere taşıdı beni. Sırılsıklam ıslanmış bedenimin duygularını hissetmeye başladım. Ve yine saniyeler içinde kendimi o duyguları yazarken buldum.

Hiçbir göz açıp kapamanın, sesin, dokunuşun duygusuz olmadığını anlıyorum. Siz farkında olmasanız da, o görüntü taşıdığı duygu ile birlikte hemen kayıtlara geçiyor. Olumlu veya olumsuz fark etmiyor. Siz onlardan hangisini büyütüyorsanız o sizin oluyor. Her kayıt bir parçanız oluyor. Siz oluyorsunuz. Duygu parçacıkları size hükmetmeye başlıyor.

Ama kim bilir bu kayıtlar ne zaman, hangi hengâmede karşınıza çıkacak?

Haberiniz yok, kayıtta bir şeyler var. Siz uyurken hayatın devam etmesi gibi bir şey bu. Bir yere düşmüş tohumun kıvamını bulup canlanması gibi bir şey. Kaydettiğiniz görüntünün alâkasız unsurları da kaydetmesi gibi bir şey. Ya da amaç cümlenizi beslemesi için kurduğunuz bir başka cümlenin daha hızlı büyüyüp asıl cümlenizi gölgede bırakması gibi bir şey. O alâkasız şeyler de sizin oluyor, ama farkında değilsiniz.

Hiçbir işitilen, dokunulan, göze çarpan şey kaybolmuyor. Kayda geçiyor. Baktım geçti, duydum geçti, dokundum geçti olmuyor. Bir bakış hayat tabakanızı değiştiriyor, ruhunuzu yıkıyor. Ya da bir bakışta batabiliyorsunuz.

Bir gün, alâkasız bir zamanda, ansızın karşınıza çıkar ve sizi üşütür, serinletir, terletir, acıtır, sızlatır, ağlatır, güldürür, yakar, yıkar bu kayıtlar. Cızz eder yüreğiniz. Ya Cenneti ya da Cehennemi yaşatır size.

Şu an ıslak bir şekilde, sırılsıklam yağan yağmurun altında ceketimin kenarından yağmur sularının şıp şıp diye damladığını duyuyorum. Saçlarımdan süzülen yağmur sularının burnumun ucundan aşağıya doğru süzüldüğünü hissediyorum. Bu cümleleri yazarken -abartmayayım, ama- bir mendile bile ihtiyaç duyduğumu söyleyebilirim. Merak ettiğim; bu kayıt ne zaman yapıldı? Ve neden, şimdi ortaya çıktı? O kayıtlara gitmiş gibi, yeniden mutlu oldum.

Bilinçaltı programlarında metot bu mu yoksa? Odaktaki obje ve çevresine ekilmiş tohumlar… Yıkımın da yapımın da, derin bir düşünce ürünü olduğunu anlıyorum. Zihninizde gezinen görüntüler, şuurlu/şuursuz onaylı kayıtlarınızdır.

Okunma Sayısı: 1570
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı